Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Nisan '14

 
Kategori
Güncel
 

Haşim Kılıç, AYM Başkanı değil de, sanki bir siyasi partinin genel başkanı gibiydi...

Haşim Kılıç, AYM Başkanı değil de, sanki bir siyasi partinin genel başkanı gibiydi...
 

Davet edilen misafirlere hakaret edilir mi?


SANKİ ANAYASA MAHKEMESİ'NİN KURULUŞ GÜNÜ DEĞİL DE, BİR SİYASİ PARTİNİN MECLİS GRUBU TOPLANTISIYDI...

Konuşmayı yapan da, AYM Başkanı değil, sanki bir muhalefet partisinin genel başkanı idi... Yaptığı konuşmanın içeriği de, genelden çok özele inen eleştirilerle dolu idi...

Düşünün, örneğin bir "doğrum günü" partisi düzenliyorsunuz, dostlarınız davet ediyorsunuz.. Daha çaylar içilmeden pastalar yenilmeden bir konuşma yapıyorsunuz... Yaptığınız konuşmayla, davet ettiğiniz insanları hayretler içinde bırakıyorsunuz; "hakaretin biri bin para"...

Ya da bir okul müdürünün, haftanın ilk gününde okul bahçesinde topladığı öğrencilere, disiplinsizliklerle ilgili, gerektiği zaman zaman da isim vererek yaptığı "fırça çekmeyi" de içeren bir konuşma benzeri...

Haşim Kılıç da, aynısını yaptı... Davetliler daha oturdukları koltuklarını ısıtmadan onlara verdi veriştirdi. Davetliler şaşırdılar, suratları asıldı... Sanırım çoğu, babalarından bile böyle azar işitmemişlerdir.

Haşim Kılıç'ın davetlilere söyledikleri, kullandığı ifadeler, hem insani, hem siyasi ve hem de hukuki nezaket kurallarını alt üst eder nitelikteydi...

Haşim Kılıç'ın yaptığı konuşmada benim dikkatimi çeken en önemli yan, "gömlek değiştirme" konusudur... Kılıç, bu ifadeyi kullanırken, "sözüm ona" isim vermeden birisine gönderme yapıyor...

"Değişim ve gelişim" insana özgü bir olgu olmakla birlikte devlete de özgü bir kavramdır... Keşke bütün siyasilerimiz, önyargılarını bırakıp, gelişen dünyanın farkında olsalar da "önyargılarını" sepete atsalar...

M. Kemal Atatürk, askeri üniformasını çıkarıp sivil kıyafet giymeseydi ve de saraydan bir kızla evlenip bir Osmanlı paşası olarak yaşamını sürdürseydi ne olurdu acaba?

O zaman, Haşim Kılıç da, olsa olsa, bir Osmanlı kasaba mahkemesinde "kadı" olurdu...

Başbakan da, değişen dünyanın farkına varamamış olanların arasından sıyrılmış ve üzerindeki "milli görüş" gömleğini çıkarmış ve yeni bir gömlek giymiş...

Ama görüyorum ki, Haşim Kılıç, kim bilir ne zaman giydiği gömleğini hala çıkarmamış... Yıllardır giydiği aynı gömlek  sanırım oldukça kirlenmiştir... Keşke yakın çekimlerde gömleğinin yakalarına baksaydım...

Haşim Kılıç bu konuşmayı bir basın toplantısında yapsaydı biraz hoş görebilirdim; ama bu konuşmayı resmi bir kuruluş günü  töreninde yapmış olmasının affedilecek bir yanı yoktur...

cdenizkent

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..