Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Kasım '13

 
Kategori
Tarih
 

Hatti Uygarlığının; Anadolu'nun en eski Uygarlığı olduğunu biliyor musunuz ?

Hatti Uygarlığının; Anadolu'nun en eski Uygarlığı olduğunu biliyor musunuz ?
 

hATTİ uYGARLIĞI


Hatti Ülkesi – Hatti Uygarlığı

MÖ 2500–2000/1700 yıllarında Anadolu'da yaşamış bir uygarlık.

&

Anadolu’da en eski uygarlık hangisidir?

Hititler diye biliyordum ki değilmiş, belkide biliyordum ama unutmuşum! Hatti İmparatorluğuymuş. Acaba ben Hatti ile Hititler’i mi karıştırdım diye düşünürken; öğrendim ki bir çok kimse de öyle düşünüyormuş. Hatta benim gibi ilgi duyanların haricinde bu işin içinde olanlar bile zaman – zaman karıştırmışlar.

Hatti Uygarlığı mademki Anadolu’nun en eski uygarlığı araştıralım o zaman dedim. Bakalım neler bulacağız.

Hatti Ülkesi; Mezopotamya yazılı kaynaklarında, Akkad Sülalesi döneminde yani

M.Ö. 2350 – 2150 kullanılan bu anlandırma ve 7. Yüzyül Asur yıllıklarında;

M:Ö: 630 tarihlerine değin süregelmiş.

O zaman anlaşılan o ki Anadolu 1700 yıl boyunca Hatti Ülkesi olarak biliniyormuş.

Daha sonraları yani M.Ö. 2000 tarihlerinden itibiaren Anadolu’yu istila etmeye başlayan Hind-Avrupalı Hititler bile yurtlarından söz ederken Hatti Ülkesi diyorlarmış.

Hattuşa yani Boğazköy tabletlerini ilk okuyanlar bu tabire rastladıkları için başka bir dil kullanan bu yeni kavme de Hatti adını takmışlar.

Tarih boyunca karıştırılan bu iki uygarlık Hattiler ve Hititler birbirinden dil ve ırk bakımından tamamiyle ayrıymışlar.

Bazı tabletlerde Hitit dilinde yazılanlar arasında yazdıran bir rahipten söz eder ve onun Hattice söyledikleri şunlardır dermiş. Ya da şimdi Hattice konuşor diye yazılıymış. Hatti dilinde çok fazla bilgi sahibi olunmadığı halde ancak böyle ufak anlatımlardan fikir sahibi olunabilinmiş. Bunların yanı sıra bazı alıntılarda dağ, nehir, kent, tanrı adlarından, dinsel ve mitolojik konulu metinlerden de Hatti dili kalıntıları elde edilmiş.

Bir örnek verebilirsek;

Gökten düşen Ay Tanrısı konulu olup Hatti ve Hitit dilinde yazılmış metin.

Böylelikle bu dilin temeline inilmiş ve Hattice’nin Hind -  Avrupa ve Sami dillerinden ayrı kendine özgü bir olduğu anlaşılmıştır.

Hititler; Hattilerin dil anlamında etkisinde kalmışlar. Bazı tanrı isimleri Hattice olmuş.

Wuruşemu olan Hititlerin Güneş Tanrıçası,

Kocası Fırtına Tanrısı,

Çocukları, Nerik ve Zipplanda’nın fırtına tanrıları,

Kızları Mezullaş ve torunları Zentuhiş Hatti kökenliymişler.

Hititler’in bir çok efsane anlatıları Hatti Uygarlığına aitmiş.

Gökten Düşen Ay Tanrısı adlı mitos, Bir ay tutulması ve yağmur fırtınasının mitolojik anlatımı, masal biçiminde oluşu aynı zamanda çok da etkili olması ona çok güzellikler katmış.

Anadolu’nun en eski dili olan Hattice ve Türkçe çevrimi:

“Kaşku ( Ay tanrısı ) gökten düştü. Şimdi o Kilammar ( Tapınak ) üstüne düştü. Ancak onun kimse görmedi. Şimdi Tanrı ( Gök tanrısı ) onun arkasından yağmur saldı. Ve arkasından yağmur sağanakları gönderdi. Onu korku aldı. Onu korku aldı.

Hapantalli ( tanrıça ) aşağıya onun yanına gitti. Onu sürekli okudu – üfledi. Katahziwuri ( tanrıça ) gökten ne düştüğünü gördü ve şunu söyledi:

“Ay tanrısı gökten düştü. Kilammar üstüne düştü”.

Gök tanrısı onu gördü. O zaman onun arkasından yağmur sağanakları saldı. Onu korku aldı. Onu korku aldı. Hapantalli aşağıya onun yanına gitti, o zaman onunla konuştu:

“Gidiyor musun? Ne yapıyorsun?”.

Anladığımız kadarı ile Hattiler Anadolu’nun halkıymış ve 3. Binin ortalarından itibaren krallıklar ve beylikler olarak idare olunuyorlarmış.

Daha sonrasında bu krallıklar ve beylikler Hititlerin eline geçmiş.

Öğrenildiğine göre Hititler zamanında da nüfusun büyük bölümü Hattilermiş.

Söz konusu Hitit askerleri M.Ö. 2000 tarihlerinde yapılmış olan Hasanoğlan Gümüş Heykelciğinin fizyonomisini andırmaktadırlar.

İşaret ettiğimiz tip Tell Brak’da bulunmuş heykelciklerin başlarına büyük yakınlık göstermektedirler.

Bu arada Hattilerin Anadolu’nun orta ve güneydoğu çevrelerinde olduğu düşünülüyormuş.

Bu da gösteriyorki; Hititler, Hattilerden aldıkları zengin kültür mirası ile büyük bir uygarlık olmuşlar.

Nazan Şara Şatana

BİRAZ DAHA SÖZ EDERSEK:

Anadolu Yarımadası'nın bilinen en eski adı Hatti Ülkesi

İlk defa Mezopotamyayazılı kaynaklarında Akkadsülalesi döneminde (MÖ 2350–2150) kullanılan bu adlandırma, MÖ 7. yüzyıl Asuryıllıklarında görüldüğü üzere, MÖ 630 tarihlerine değin süregelmiştir.

Böylece Anadolu en az 1500 yıl boyunca Hatti Ülkesi olarak tanındı.

Anadolu'da Hattilerden sonra yaşayan Hititler yaşadıkları ülkeden söz ederlerken, Hatti Ülkesi deyimini kullandılar.

Bu ve bazı arkeolojik bulgular nedeniyle uzun yıllar boyunca Hititlerve Hattilerin aynı ırk ya da akraba ırklar oldukları varsayıldı.

Hititlerin Hi Hattuşatabletlerini ilk okuyan filologlar hep bu tabire rastladıkları için, bambaşka bir dil konuşan bu yeni kavme de Hatti adını taktılar. Sonradan yine tabletlerden Hint-Avrupalı bir kavim oldukları anlaşıldı. Kussar kentinde yaşayan yönetici sınıfın biraraya getirdiği halk kendini Nesicekonuşan Nesililerolarak anıyordu.

Hititbiçimindeki adlandırma, bilim çevrelerinde yayıldığı için kalıcı oldu. Kendilerini Nesiliolarak adlandıran bu grubun yanı sıra Anadolu'da Luvilerve Palalaradı ile tanınan gruplar vardı.

Zaten filologlarHatti sözcüğünü olduğu gibi almayıp, onun Ahd-i Atik'de zikredilen "Heth" ve "Hittim" şeklinden esinlenerek AlmancaDie Hethiter, İngilizceThe Hittities, FransızcaLes Hittities ve İtalyancaGli Ittiti deyimlerini ürettiler.

Türkçe'de önceleri Etisözcüğü kullanıldı, şimdi ise Hititdeyimi yerleşti. Anadolu Hatti sanatının Hititler tarafından alındığını ve köklü Hatti geleneğinin Hititlerde yaşadığını görürüz. Hatti yer isimleri, şahıs isimleri, efsaneleri Hitit kültüründe yer bulmuştur. Gerek Alaca Höyük gerekse son yıllarda yapılan arkeolojik kazılar Hatti kültürünün gücünü ortaya koymaktadır. Anadolu'ya ne zaman geldikleri bilinmeyen, belki dağınık gruplar halinde gelmiş olan Hititler bu gücün bir parçası olmuşlardır. Hitit Krallığı'nın hâkim yönetici sınıfı olan ve Hatti geleneği taşıyan Hitit kralları Anadolu'yu teokratik tabanlı, bir feodal yapı içinde yönetmişlerdir. Anadolu'daki Hatti beylikleri bir Protohistorya(Öntarih) uygarlığıdır. Başka bir deyişle onlar henüz yazı kullanmadıkları için tarihsel sürece ait değildirler. Ancak bu beyliklerin konuştuğu dil, inandıkları din, yaşattığı örf ve adetleri hakkında Hititleryolu ile birçok bilgiye sahip bulunmaktayız. Bu nedenle Hatti beylikleri öntarih (protohistorya) uygarlığının güzel bir örneğidir.(alıntı)

 

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....