Hayal etsen

Gözlerinizi kapatın.

Bir sahildesiniz.
Gökte güneş parıldıyor.
Gökyüzü mavi ve berrak.
Deniz sanki eşsiz manzarayı fısıldıyor.
Kıyıda ışıldayan taşlar eşlik ediyor bu güzelliklere.
Hafiften bir rüzgar esiyor.
Sıcak dokunuşlarını içinize hissettiren.

Şimdi; sahilde büyük bir taş bulun, üzerine oturuverin.
Başlayın cebinizdeki taşları çıkarmaya.

Önce en büyük ve siyah olanı fırlatın.
Bu hayatınızdaki kötülükleri simgeliyordu.
Bir daha geri gelmesin diye en uzaklara attığınızdan da emin olun.
Denizin derinliklerinde kaybolsun.

Sonra tek tek atın taşlarınızı.
Her taşta olan gücünüzle bağırın.

Bu boşa geçirdiğim günlerin için.
Bu başarısızlıklarım için.
Bu adaletsizliklerim için.
Bu üzüntülerim için.
Bu korkularım için.
Bu sebebsiz gözyaşlarım için.
Bu yapamadığım hallerim için.

Taşlarınız bittiyse...
Sahilde ki en güzel taşları toplayın.
Şimdi; bu taşları adlandırın.

Bu sağlığım için.
Bu huzurum için.
Bu mutluluğum için.
Bu hayallerim için.
Bu yarınlarım için.

Hepsini bir anda fırlatın .
Aynı anda ulaşsınlar denize.

Bir mucize gerçekleşsin...
Bu dilek taşları hiç ayrılmasın.
Dalgalar onlara dokunmasın.

Artık gözleriniz açın hayata...

Hayaller bir yere kadar.
Derin bir nefes alın.

Haydi!

Koşun artık, hayatın içine.
Unutmayın geride kalanlar için, asla üzülmeyeceksiniz.
Bugünün değerini arttırarak yarınlar için yaşayacaksınız.
Yaşamanıza yeni bir yol çizeceksiniz.

Yol haritanız olacak bu hayali de yanınıza almayın unutmayın...