- Kategori
- İnter-rail
Hayalin ötesine yolculuk

el yazmaları bilgisayardaki yazmalardan daha mı gerçektir? peki ya bilgisayardaki el yazmaları ?
bir yazının "nasıl olması gerektiği" ne dair hepimizin kafasında türlü farklı fikir var.
Hiçbiri tek başına doğru olamayacak, tek başına "yazı"yı temsil edemeyecek fikirler bunlar.
kimine göre yazı "bişeyler vermeli"dir.
kimine göre yazı "bilgiyle dolu olmalı"dır
kimine göre yazı " imla kuralları yerinde, biçimsel olarak da mükemmele yakın" olmalıdır.
(ya da imla kuralları yerinde biçimsel olarak mükemmel olmalıdır ??)
kimine göre yazı "bana kendini okutmalı"dır.
kimine göre yazı "hiç bi şey anlatmamalı"dır
kimine göre yazı "espiritüyel olmalı"dır
......................
sonsuzuncuya göre de yazı kesinlikle "başka bişey olmalı"dır
bana göre de yazı, yazan kişinin düşünüş biçimine ve onu oluşturan geçmiş deneyimlerine özgü bir ifade tarzı ve
anlatım özelliği taşıdığı sürece özgün,
herkesin aklında benzer imgeleri, yaşanmışlıkları çağrıştırdığı ya da oluşturduğu sürece toplumsal,
ve hiç kimsenin henüz varlığını dahi düşünmeye başlamadığı evrenleri gezerek hiç gerçekleşmemiş
deneyimleri kurgulayıp düşlediği
ve düşleyerek deneyimlediği sürece gerçektir.
yazı, hayal ötesi bir deneyimdir.
aynı zamanda yazı, hayal kurmanın da ötesinde bi "deneyim"dir. bu yüzden yazmak, hayal kurmanın
deneyimlenmesidir.
ya da yazmak, deneyimin düşlenmesidir. "Düşlem"in yazma eylemine dönüşmesidir ya da.
hepsinden öte
yazı, is an ultra-dream experience, bu yüzden yazmak, hayal edilenin ötesindeki yaşanmışlıktır.
writing, is a "hayal ötesi" experience.
yazı, bir experience beyond dreaming.
ya da
almanca söylemeye çalışayım;
Die Schrift ist eine Erfahrung über die Phantasie also, Schreiben ist eine Phantasie über die
Erfahrung.
diyorum ki, (demek istemiştim ki)
yazı, fantazinin ötesinde/üstünde bi deneyimdir, öyleyse yazmak, deneyimin üstünde/ötesinde bi
fantazidir.