Hayat, Kısa ve Anlamsız.

Cevapsız çağrılar üstüne (erkek)
E- Alo.
E- Efendim. Evet, benim hatırladım.
E- Sağol bende iyim hep bildiğin gibi işte hayat
E- Beni mi çok özledin? Garip ben özlemedim, sanırım tekrar hatırlamadığımdan. Beynimde hiçbir zaman yitik bir anı gibi kalmadığın için sanırsam.
E- Sende mi unutmadın beni? Yapma!!
E- Doğru söylüyorsun sen terk etmiştin beni
E- Hani bir çocuk vardı, ne oldu ona? Sevemedim gitti be onu halbuki çok önemli bir ortak noktamız bile vardı. 'SEN'
E- Ondanda mı ayrıldın?
E- Desene artık bir ortak noktam kalmadı çocukla, iyi ki sevmemişim yoksa şimdi birde onu unutma çabaları başlayacaktı. Ziyanı yok alışırsın sen.
E_ Ne ne?
E_ Sahil kasabası kundaklandı yavrucum oradakiler öldüler...
E_ Tamam olur. Sen hayal etmeye devam et.
E_ Üzülme bukadar sen güçlü bir kadınsın onuda unutturacak biri çıkar karşına.
E_ Hoşçakal(?) mı?
E_ Neyse demogojiye gerek yok git artık.

Cevapsız çağrılar üstüne (kadın)
K_ Canım...
K_ Nasılsın? Benim Defne.
K_ Hatırladın mı?
K_ İyim nasıl gidiyor hayat?
K_ Çok özledim seni.
K_ unutamıyorum bir türlü seni.
K_Her seferinde yüzüme vurma artık, ayrıldık bitti o.
K_Bırak şimdi onu bunu, hani bir yer vardı gidecektik Muğla'da sahil kasabası. Gitsek diyorum oralara, tekrar alevlendirsek külleri.
K_ Nasıl yani ? Seninle birlikte hayal kurmama bile izin vermiyorsun artık..
K_Hayatım altüst olmuş. Bunalımdayım, hercai içim, ölüm bile aşk kokuyor bana.
K_ Madem öyle sen bilirsin, yoruldum artık. Hoşçakal sevgilim. Bir tek seni sevdim bunu asla asla unutma.

İşte ilişkilerimiz ve hazin sonları birileri ölüyor veya ölmek istiyor. Arıyorsun bulamıyorsun bulduğunda da....
Kişiye göre konuşmalar değişebilir. Ben yaşadığımı yazdım.