Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Şubat '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Hayatımı, yeniden yaşayabilseydim eğer...

Hayatımı, yeniden yaşayabilseydim eğer...
 

''In connue de la Seine,''


Yaşamın çabukça tükenen gününe karşı, sonsuz yaşamın gecesinin ne denli uzun ve bilinmez olduğunu çağrıştıran, yaşamı güzellikler, iyiliklerle zenginleştirip, aile ve dostlarınızla dolu dolu yaşamamızı anımsatan, anlamlı ve duygulu dizeler var aşağıda... Bakalım sevecek misiniz?...

Emma Bombeck Avusturalya'da kanserden öldü. Ölümünden hemen önce de şunları yazdı:

''Hayatımı yeniden yaşayabilseydim eğer;

hastayken yatağa girer dinlenirdim. Ben olmadığım zaman herşey kötüye gidecek diye

düşünmezdim.

Gül şeklindeki pembe mumumu saklamaz yakardım...

Daha az konuşur, ama daha çok dinlerdim...

Yerler kirlense , masa örtüm lekelense bile, daha çok arkadaşımı akşam yemeğine davet ederdim...

Oturma odasında TV seyrederken patlamış mısır yer, şömineyi yakmak isteyen birisi olduğunda, ona
engel olmazdım...

Yerler leke olacak diye korkmazdım. Bana gençliğini anlatmak isteyen dedeme daha çok vakit

ayırırdım.

Kocamın sorumluluklarını daha çok paylaşırdım...

Saçım bozulmasın diye, arabanın camının açılmasını önlemezdim.

Eteğimin lekelenmesine aldırmadan çimlere otururdum...

TV seyrederken daha az, hayata bakarken daha çok, ağlar ve gülerdim...

Ömür boyu garantilidir denilen hiçbir şeyi satın almazdım...

Hamileliğimin biran önce sona erip, doğum yapmayı dilemek yerine, hamile olduğum her anın tadını

çıkarır ve içimde bir canlı yaratmanın ne kadar harika olduğunu fark ederdim... Bu o kadar nadir bir

olay ki... Mucize gibi bir şey...

Çocuklarım beni öpmek istediklerinde, asla, ''önce git ellerini, yüzünü yıka'' demezdim...

Onlara daha çok, ''Seni seviyorum'' ondan da daha çok ''Özür dilerim'' derdim...

Ama başka bir hayat verilseydi, en çok yapacağım şey; her dakikasını değerlendirmek olurdu...

Dikkatle bak.

Gerçekten gör.

Yaşa. Vazgeçme.

Küçük şeyler için şikayet etmekten vazgeç...

Bana benzemeyenler, benden daha çok şeye sahip olanlar ve kimin ne yaptığı, beni ilgilendirmezdi...

Bunun yerine ilişkileri güçlendirmeye çalışırdım...

Sahip olduğunuz, ruhsal, fiziksel, duygusal herşey için Tanrıya şükredin...

Tek bir hayatımız var ve bir gün sona eriyor...

Umarım her gününüzü değerlendirirsiniz.''


Bir dost;)


Evet bu yazıyı da bir dostum göndermiş... Ben de blog dostlarıyla paylaşmak istedim. Sevgiyle. Dostça

selamlarımla.

6.Şubat.2009 / Tarabya,


 
Toplam blog
: 392
: 4592
Kayıt tarihi
: 12.03.07
 
 

İstanbul doğumluyum. Sağlıklı beslenme, yüzme, doğada yürüyüş ve çevre özel ilgi alanlarım. Şiiri ve..