Hayvan fabrikası

HAYVAN FABRİKASI

Tüyleri ürperirdi bu topraklardan geçen bütün medeniyetlerin, bu hayvan fabrikasını gördüklerinde. Hiç bu kadar dibe vurmamıştı, hiç bu kadar rezil bir öfkeyle ırzına geçilmemişti. Adını siz ne koyarsınız bilmiyorum. Bu ülke, bu topraklar hiç bu kadar alçakça paylaşılmamıştı.

Hayır yanlış anlamayın, bu toprakların altında, 10.000 yıl önce duvar ustasına, nasıl düzgün duvar yapılır ve yaptığı duvar yıkılan usta nasıl cezalandırır diye taş tabletlere yazılan eski kanunlar bulunuyor.

Hayır yanlış anlamayın Sinan diye bir mimar tarafından yapılan camilerin gölgesinde büyüdü şimdi bu toprağı ucuz beyaz fayans kaplı, altı süpermarket ve yufkacı dükkanı olan ucube camilerle dolduran (benimde malesef hemşerim) laz mütahitler.

Hayır yanlış anlamayın, bu ülke hiç bu kadar hızlı, seri, tek tip ve olabildiğince yoz insanlar üretmedi. Eserinizle gurur duyun Cumhuriyet tarihinin tüm yöneticileri, tüm bürokratları. Tam kapasite çalışan, krizden etkilenmeyen bir Hayvan Fabrikasında yaşıyoruz şimdi. Hiç bir şeyin değeri yok... Hiç bir mirasın anlamı yok... Tüm heykeller boyansın, tüm tapınaklar yıkılsın dökülsün, üzerinde yaşadığımız tüm medeniyletlerin üstüne dökelim kurumuş dölümüzü. Hepsini satalım, hepsini unutalım, çocuklarımız bilmesinler bin yılllık Anadolu Uygarlıklarının izlerini..

Biz bu topraklara tarih boyunca gelmiş en acımasız düşmanlarız sanırım. Hiç bir iz bırakmadan ve var olan tüm izleri yok etmek için uyanıyoruz her sabah...