Haziran'da Rapsodi

Bir yaz daha geldi ellerine. Kuru, sarı, tozlu bir sonbahar yaprağı gibi. Okullar kapandı, şehirler boşaldı, yazlıklar açıldı, sular ısındı. Bir yaz daha geldi oturdu yüreğinin üstüne. Ve eski yazları anımsar oldun belki yaşın ilerliyor ondandır. Bir koku, bir şarkı, bazen bir akşam üstünün ılıklığı, serinliği seni alıp götürüyor eski yazlara. Hangi yıl olduğunu hatırlamadığın ama o köftenin tabaktaki duruşunu çok net hatırladığın bir yaz var mesela. Ya da neredeyse üç sahil kasabasında 3 ay geçirdiğin ama mutsuz olduğun o yazı da hatırlıyorsun. Bir yaz daha geldi ellerine. Ve sen hala sıcaklardan şikayet ediyorsun.

Leylekler yok artık nicedir çatılarda. Leyleksiz yazlara, lezzetsiz domateslere alıştık. Deniz suyu dalgalı, havalar çok sıcak, insanlar çok soğuk, herkeste bir telaş. Sigara dumanları kaplıyor göğü konuşmadan. Mendil satan çocuk, mısırcı kadın, ışıkta bekleyen dilenci yazdan umutlu bu yıl sanki.

Adımı heceliyorum şimdi o sınıfın içinde. İlkokulda o gün o sırada oturmuş heceliyorsun adını ve o an aklında aynen tekrarlanıyor. İlker Tortop ismini hecelemen gerekiyor, uğraşıp duruyorsun. Mürekkepli kalemle el yazısı yazmak zoruna gidiyor bu arada. Camdan dışarıya bakıyorsun. Farkında değilsin yılların ne çabuk geçeceğini. İnsanların gerektiğinde ne kötü olacağını, Dünyanın başına neler geleceğini bilmiyorsun. Çocuksun işte! İsmini hecelemekle meşgulsun, komiksin.

Hangi yaz en güzeldi? Hatırlamıyorsun. En iyi yaz ödülünü verecek adayın bile yok. İçten, pazarlıksız, saf ve naif bir yaz bul haydi! Zorla kendini ve bunu yap. İçinde sadece iyilerin olduğu, hiç hırpalanmadığın, hata yapmadığın, hesap tutmadığın, göğre bakarak ıslık çaldığın bir yaz bul! Yol kenarında, otoyolda, bahçede, damda, boru içlerinde kedi yavruları bulduğun günlerden biri o yazın içinde  olsun mesela.

Rüzgar sadece bu kasabada böyle eser. Ve şehirde insanlar terden boğulurken bu yerde üşümek gayet doğaldır. Su masmavi ve lacivert ötesi. Bu yaz diğerlerinden farklı olur mu? Olsa ne olur? Şu kimseye eyvallah etmeden yürüyen kediye bak mesela. Bu kadar çaresizlik arasında yavrularını büyütüyor ve sadece anı düşünüyor. Şu an yarını düşünmek onun için anlamsız. Ve aslında akıllıca.

Bir yaz daha yürüyor. Sokaklarda, damlarda, serçelerin kanadında ve insanların yüreğinde rapsodi yaparak. Uzayıp gidiyor yollar, sevgililer birbirlerinin gözüne  bakarken...