Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ağustos '12

 
Kategori
İnançlar
 

Her geceyi Kadir, her geleni Hızır (Aleyhissellam) Bilmek

İnanarak ve sevabını Allah-ü Teâlâ’dan umarak, Kadir gecesini ihya edenin geçmiş günahları affolur.[Buhari, Müslim]

“ Resulullah efendimiz, Kadir gecesinde, (Allahümme inneke afüvvün kerimün tühıbbül afve fa’fü anni) duasını okumayı bildirmiştir. (Ya Rabbi, sen affedicisin, kerimsin, affı seversin, beni de affeyle) demektir”.

Kadir günü ve gecesine kavuşturan Rabbimize bin şükür olsun diyerek hamdla söze başlamak isterim. Feyz ve bereketin gani gani dağıtıldığı bu mübarek gecede dileğim odur ki; tüm hayırlı muratlarımız kabul olsun, hayırlı olmayan dileklerimiz ise kalbimizden sökülüp alınsın.

Okuyanın da yazanın da faidelenmesi açısından bu konuda bilir kişilerin yazılarından yararlanarak acizane bir iki kelam etmeye çalışacağım. 

Ramazan-ı şerif ayı içinde bulunan en kıymetli gece olarak bildiğimiz kadir gecesi, bazı âlimlere göre Mevlid gecesinden sonra en kıymetli gecedir. Kadir Gecesi, Muhammed aleyhisselamın ümmetine mahsus bir gecedir. Başka Peygamberlere böyle bir gece verilmemiştir. 

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

“Allah-ü Teâlâ, Kadir gecesini ümmetime hediye etti, ondan önce kimseye vermedi.” [Deylemi] 

Resulullah efendimiz, “Beni İsrail Peygamberlerinden 80 yıl Allah-ü Teâlâ’ya ibadet eden oldu” buyurunca, Eshab-ı kiram hayret ettiler. Peygamber efendimiz, daha önceki ümmetlerden bin sene cihad eden insanları düşünüp, “benim ümmetimin ömrü kısadır, az ibadet ederler” diye üzülünce, Allah-ü  Teâlâ, “Kadir gecesi senin ve ümmetinindir” buyurup Habibinin kalbini ferahlandırdı. Üstelik ömür de bir defa değil her yıl her Ramazan’da bin aydan daha hayırlı olan bu geceyi bize hediye eyledi. (İ. Malik) Cebrail aleyhisselam gelip; “Ya Resulallah, senin ümmetin bu Peygamberlerin, 80 yıllık ibadetine şaşarlar. Allah-ü Teâlâ sana ondan iyisini gönderdi” diyerek, “Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır” mealindeki âyeti okudu. (Tefsir-i Mugni) 

Kadir gecesi hakkındaki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: 

“Dört gecenin gündüzü de gecesi gibi faziletlidir. Allah-ü  Teâlâ, o günlerde dua edenin isteğini geri çevirmez, onları mağfiret eder ve onlar bu günlerde bol ihsana nail olurlar. Bunlar, Kadir gecesi, Arefe gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi ve günleri.” [Deylemi]

Kadir Gecesi Neler Yapmalıyız?

Kadir gecesinde, bir kere Kadir suresini okumak, başka zamanda Kur’an-ı kerimi hatmetmekten daha sevabdır.

Kadir gecesinde bir tesbih [Sübhanallah], bir tahmid [Elhamdülillah], bir tehlil [La ilahe illallah] söylemek, yedi yüz bin tesbih, tahmid ve tehlilden kıymetlidir.

Bu gece koyun sağımı müddeti kadar [az bir zaman] namaz kılmak, ibadet etmek, bir ay bütün geceleri sabaha kadar ibadetle geçirmekten daha kıymetlidir.) [Tefsir-i Mugni]

Kadir gecesi üç defa “La ilahe illallah” söyleyen müslümanın, birincisinde bütün günahları bağışlanır. İkincisinde Cehennemden kurtulur, üçüncüsünde Cennete girer. [Tefsir-i Mugni] 

Kadir gecesinin kıymeti nedir ve 27. gece olduğu kesin midir?

Kadir gecesi Ramazan ayı içindedir. Kadir gecesinin hangi gece olduğu, kesin olarak belli değildir. Âlimlerimiz, “Allah-ü Teâlâ, rızasını taatte, gazabını günahlarda, orta namazı beş vakit namazda, evliyasını halk arasında, Kadir gecesini Ramazan ayı içinde gizlemiştir” buyuruyorlar. 

O halde Allah ü Teâlâ’nın rızasına kavuşmak için, hiçbir iyiliği küçük görmemeli! Gazabı günahlar içinde saklı olduğu için, hiçbir günahı küçük görmemeli; orta namazı kaçırmamak için, beş vakit namazı vaktinde kılmalı; evliya halk arasında gizli olduğu için herkese iyi muamele etmeli. Her geleni Hızır, her geceyi Kadir bilmelidir.

V.Necat’taki hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: 

“Allah indinde en kıymetli gece, Kadir gecesidir”.

Bin aydan daha kıymetli olan Kadir gecesinin hayrından mahrum kalan, her hayırdan mahrum kalmış sayılır.

Kadir gecesi ile ilgili hadis-i şeriflerden birkaçı da şöyledir: 

“Kadir gecesini Ramazanın son on gününde arayın”. [Müslim]

Kadir gecesini, Ramazanın son on gününün 21, 23, 25, 27 ve 29 gibi tek gecelerinde veya Ramazanın son gecesinde arayın. Sevabını umarak Kadir gecesini ibadetle geçirenin günahları affolur. [İ.Ahmed]

“Kadir gecesi Ramazanın 27. gecesidir” .[Ebu Davud]

İmam-ı A’zam hazretleri, Kadir gecesinin, Ramazanın 27. gecesine çok isabet ettiğini bildirmiştir. (Kadir gecesine rastlamış olan bir geceyi ihya eden, Kadir gecesini ihya etmiş gibi sevap kazanır) hadis-i şerifini düşünerek sık sık vaki olan 27. gece ihya edilirse, o gece Kadir gecesi olmasa bile, büyük sevaba kavuşulur. 

Kadir gecesini soran bir zata, Peygamber efendimiz, (Bu yıl Kadir gecesi Ramazanın ilk gecesi idi geçti. 27. geceyi ihya et! Ramazanın 27. gecesini ihya edene, vücudundaki kıllar sayısınca, hac, umre, şehid ve gazi sevabı verilir) buyurdu. Başka birisine de, (Bu yıl Kadir gecesi geçti, fakat Ramazanın 27. gecesini ihya et! Kadir gecesi sevabına kavuşursun. Şefaatten nasipsiz kalmazsın) buyurdu. Hazret-i Âişe validemize de, (13. gece idi geçti. Kadir gecesini kaçırdıysan, 27. geceye kavuşursun. O geceyi ihya edersen, ahiret yolculuğu için azık olarak o geceki ibadet sana yeter) buyurdu. Hazret-i Âişe validemiz, (Resulullah, Ramazanın son on gününde çok ibadet ederdi) buyuruyor.

Mübarek vakitlerde, günahlardan titizlikle uzak durmalı, taatları, ibadetleri ve her çeşit hayratı artırmalıdır. Zira Allah-ü  Teâlâ, tarafından sevilen kimse, faziletli vakitlerde faziletli amellerle meşgul olur. Buğzettiği kul ise; faziletli vakitlerde kötü işlerle meşgul olur. Kötü işlerle meşgul olanın bu hareketi azabının daha şiddetli olmasına ve Allah-ü  Teâlânın, ona daha çok buğzetmesine sebep olur. Çünkü o, böyle yapmakla vaktin bereketinden mahrum kalmış ve onun hürmet ve şerefini çiğnemiş olur. 

Bu geceyi ihya için ilim öğrenmeli, mesela ilmihal okumalı, kaza namazı kılmalı, Kur’an-ı kerim okumalı, dua, tevbe etmeli, sadaka vermeli, Müslümanları sevindirmeli, bunların sevaplarını ölü diri bütün müminlere göndermeli! Kadir gecesini ihya edenin, Ramazan orucunu tutanın, haccı kabul olanın, bütün günahları affolursa da, namaz, oruç ve kul borçları ödenmiş olmaz. Bunları kaza ederek, ödeyerek borçtan kurtulmak gerekir. 

Resulullah efendimiz, Kadir gecesinde, (Allahümme inneke afüvvün kerimün tühıbbül afve fa’fü anni) duasını okumayı bildirmiştir. (Ya Rabbi, sen affedicisin, kerimsin, affı seversin, beni de affeyle) demektir.

Bin aydan faziletli, ne kadar kadri yüce! 

Sayısız günahkâr kul, affa uğrar bu gece. 

Dünyada kardeşin kardeşi kırdırdığı, her yerde insanların acımasızca katledildiği, dört bir yanımızdan yardım çığlıklarının yükseldiği bu elim günlerde herkesin  “Müslüman, Hristiyan, Musevi, Alevi, Sünni, Türk, Kürt, Arap” diye ayrımlara gitmeden, bir olmanın insan olmanın yüceliğine ererek dua etmesi gerekmektedir.  Duaları işiten Rabbimiz elbette cömertlerin en cömerdidir ve ellerimizi boş çevirmeyecektir.

Dua buyuranların bu gecede bizi de hatırlaması ve dualarına bizi de katmasını, iyilerin evliyaların, enbiyaların yüzü suyu hürmetine cümle günahlarımızın affı için bizi de yüreklerinin bir köşesine koymalarını umut ederim. 

Kadir Gecemiz mübarek olsun.

kaynak: http://www.dinimizislam.com/detay.asp?Aid=2007

Neslihan Sultan PALA

neslisul07@hotmail.com

 

 

 
Toplam blog
: 35
: 2068
Kayıt tarihi
: 03.09.11
 
 

1970'li yıllarda başlayan yaşam serüvenimde yazmak daima benim için itici bir güç oldu. İstanbul ..