- Kategori
- İlişkiler
Her yaşta bir umudu olmalı insanın…

12/08/2011
Biz yaşlı yerine ‘genç büyükler’ demeyi tercih ediyoruz. Çünkü Genç olmak dinamik düşünmekle başlar. Kişi kaç yaşına gelirse gelsin düşüncelerde genç olması demek hayallerinin ve yaşama sevincinin halen devam ettiğini gösterir. Yaş almış olmak aynı zamanda süzülmüş bilginin, yaratıcılığın, muhakeme yeteneğinin de büyüdüğünü, geliştiğini gösterir.
Araştırmalar, sağlıklı yaşlıların sağlam zihinsel ve duygusal güçlerini alıkoyarken fiziksel özelliklerinde yalnızca az bir miktarda düşüş gösterdiğini ortaya çıkarıyor. Unutmayalım ki, beyin hücreleri yaşam boyu oluşur.
Yaşlanmadan önceki süreçte ve yaş alırken yapılması gereken yol ve yöntemleri Dünya Yaşlılık Derneği, bakın ne güzel anlatmışlar web sayfalarında.
Hepimiz biliyoruz ki, yağlı, bol salçalı, hamur işleri, tuzlu yemekler herkese zararlıdır. Beslenmeyi bir şölene de çevirebiliriz. Özellikle dikkat edilmesi gereken husus vücudun her gün alması gereken vitaminleri, mineralleri almaya özen göstermektir. Esasında orta yaşlardan itibaren dengeli beslenmeye önem verdiğimiz takdirde ileri ki, yaşlarda bu yatırımın karşılığını zinde bir vücutla elde ediyoruz.
‘Yaşlı bakım uzmanlığı’ ve hijyen koşullarına uyan bir anlayış ile tüm incelikleri göz önünde bulunduran yaşlıyı, hemşireyi ve ailesini destekleyen yöntemler bütünü ile hareket etmek ve uygulamaktır. Temiz hava, günlük aktiviteler kişiyi hem hayata bağlar hem de bedenin dinç kalmasını sağlar.
Yaşlanmayla birlikte bedenin fizyolojik özelliklerine uygun egzersiz programları geliştirilerek hem yaşlanmayla ve hareketsizlikle kişinin gündelik yaşamına etki eden engelleyici faktörleri ortadan kaldırmak çok önem arz eder. Vücudun daha sağlıklı, hastalıklara karşı daha dirençli olmasını sağlamak bilimsel bakımdan mümkün görülmektedir. Bu nedenle hayatın her safhasında olduğu kadar yaşlılıkta da egzersiz önerilmektedir.
Kuşkusuz stres her yaşın kendine özgü bir sorunu. Yaşam avuçlarımızın arasından su misali akarken her zaman her şey istediğimiz gibi olmayabilir. Bazen olaylar, bazen kişiler, bazen de bizim dışımızda gelişen koşullar moralimizin bozulmasına neden olabilir. Önemli olan her koşulda ve şartta yeniden iç dengelerimizi bulabilecek enerjiyi yaratabilmek için kendimize bir fırsat vermektir. Enerjimizi nasıl pozitife çevirebiliriz. Herkesin kendine göre bir yolu olabilir bu konuda. Mesela: resim yapmak, müzik dinlemek o notalarla coşup ruhumuzu yıkamak, saksıda çiçek yetiştirmek, örgü örmek, bir çeşit yaratıcılığımızı kullanmak dahası sevmek insanın hücrelerinin yenilemez mi? Güzel bir film seyretmek, bir arkadaşımızla karşılıklı bir sohbet, içilen çaylar, atılan kahkahalar bizi hayata bağlamaz mı?
Tabi bütün bunları bilinçli bir şekilde uygulamak kişiyi yaşlılık evresine geçerken ve yaşlanmadan önceki dönemlerini de iyi değerlendirirse mucizeler yaratabiliyor. Yaşlılarımızı yani derneğin kullandığı gibi genç büyüklerimizi ihmal etmememiz gerektiği anlayışıyla;İLESAM Genel Başkanı Mehmet Nuri Parmaksız ve Dünya Yaşlılık Derneği kurucusu Umut Çınar ve Çayyolu Platformu Başkanı İlhan Tezel, Çayyolu Platformu Başkan Yardımcıları Nuray Yerlitaş ve Nursel Gündüz, İlesam Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi İlter Yeşilay eşliğinde son derece güzel bir buluşmaya ev sahipliği yapıyor Ümitköy Huzurevi ve sakinleri.
Huzurevinin resim atölyesini gezmek ayrı bir güzellik kattı gezimize. Üreten, çaba gösteren, sanatla iç içe olan insan hiç yaşlanır mı? Sadece yaş alır. Bu güzel çalışmalarını 1 Ekim 2011 Dünya yaşlılar gününde, Dünya Yaşlılık Derneği ile İLESAM’ın birlikte yaptıkları organizasyonda “ZAMANI TERSİNE KURANLAR” ödül töreninde, ayrılacak stantlarda sergileneceği sözü veriliyor.
Karşılıklı sohbetimizde bir kere daha şunu hatırlatıyor genç büyüklerimiz, zamanı yaşadığından ziyade nasıl yaşadığın önemli. Bebeklikten, çocukluğa, gençliğe, erişkinliğe derken bu arada bir işin, eşin, oluyorsa çocukların ve önünde zevkle, mutlulukla ya da kederle, acılarla, hastalıklarla geçirdiğin bir ömür geriden sana el salıyor. Tebessüm ederek el sallaması dileklerimizle diyerek bütün genç büyüklerimizi sevgi ve saygıyla ellerinden öpüyoruz. İyi ki varsınız sizlerin tecrübesi, sabrı, şefkati sevgisi olmasaydı bizler bu günlere gelemezdik.
e-mail: belginturan@gmail.com