Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mart '11

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Hisseli harikalar kumpanyası

Bir işyeri bu kadar mı komik olur. Daha doğrusu kimse komik olsun diye davranmıyor. Aksine herkes çok bilinçli ve hırslı şekilde iş yaşamlarını sürdürüyor görünüyor. Ama sadece görünüyor. Ancak bu garip primitif nafile çabalar insanı güldürüyor. 

İnsanlar çeşitli türlerden. 

Bir kısmı hiçbir şey bilmiyor ama ona patronluk yapanın daha da hiçbir şey bilmemesi nedeniyle kendini geçer akçe olarak satıyor. Satış o biçim. Sonra kendisi de olaya inanıyor. Havasına hava katıyor. Seni beni beğenmiyor. Bu grup bir şey yapmayıp mangalda kül bırakmayarak en iyi durumlarda saygıdeğer pozisyonlarda yaşamlarını sürdürüyorlar. Genelde her dönemin insanı oldukları için değişen dönemlerle pek de zarar görmüyorlar. Yani her daim varlar. Taa ki emekli olana kadar. Ama bu şahıslar kendilerine çok ihtiyaç olduğuna fazlasıyla inandıkları için emekli olmayı gündeme bile getirmiyorlar. 

Başka bir kısmı dedikodudan kendini alamıyor. Her şey dedikodu konusu. Onun eteği, onun bıyığı, diğerinin kaşı bu esnada gelsin kahveler çaylar . Çok şükür sigara yasaklandı da nefes alabiliyoruz. Bazen o ortamda bulunmuş olmakla bile dedikodunun kaynağı kabul edilebiliyorsunuz. Hatta konuyu dahi bilmemiş olmanıza rağmen o haberi yaymakla suçlanabilirsiniz. İş yerlerinde ortamları “haydi ben sıkıldım” deyip terk edemiyorsunuz. Mecburen o ortamın bir parçası olmaya çalışıyorsunuz. Çok eğreti duruyorsunuz ama olsun. 

Bambaşka bir kesim vardır. Bilgilidir az buçuk ama bunlarda kimseyi beğenmez . Memleketi kurtaracakmış gibi en büyük bilim adamı havasında dolaşırlar. Bilim adamıysan bu kadar değerliysen git ortamını bul yahu..Kasım kasım kasılarak devlet dairesinde ne dolaşıp duruyorsun? 

Kimisi de 50 kişilik iş üretip , iş ürettikçe hatası bulunan( diğerleri iş yapmadıkları için hata da olmuyor tabi ki) beli bükülmüş üst makamlara zıplamak için çok kişinin merdiveni olmuş tipler. Bunlar artık yakınmazlar durumu kabullenmişlerdir. Hatta iş olmadığı zamanlarda başka yere sürüleceği konusunda kaygılanmaya başlarlar. 

Bazıları da yarı zamanlı memurdur. Her şey işe gelmemek için bahanedir. İş boş zamanlarında şöyle bir uğradıkları yerdir. Başkaları 1 saat yok olsa soruşturma açılır. Bu tipler hep arazidir Kimsenin haberi olmaz. Yani işin ilmini almışlar. Ali KIRCA , TRT deyken bir gün bakan erkenden gelip TRT nin kapısında yoklama yapmış. Geç kalanların çırası yanmış, ancak hiç gelmeyenlerden kimse sorgulanmamış. 

Bazı yöneticiler çalışanları arasına nifak tohumları atar ki birlik bütünlük olmasında insanlar birleşip kendine cephe almasın. Mobingin bini bir para. 

Hele hele yeni işe başlayan sıfır km memurlar var. Çok enteresan biçimde ukalalar. Sanki onlar gelmiş de Kurum kurtulmuş gibi havalardalar. Eskiye tecrübeye ne saygı var ne itibar. Bu yeni jenerasyonun ortak özelliği. Herhalde bizler öyle yetiştiriyoruz. Şunu da kabul etmek gerekli ki yıllardır devlete taze eleman alınmıyordu. Sadece memurlar Kurumlar arasında gezinip duruyorlardı. Bu da devleti köhneleştiriyordu. İtiraf edeceğim yeni çocuklar gerçekten çok donanımlılar. Ancak biraz saygılı olmak zorundalar. 

Bir de yaşı ilerlemiş yaş haddinden emekli olmamak için mahkeme kararı ile yaşını küçültmeyi bile düşünebilecek kadar kararlı ve istekli gözü çıtırlarda gezen amcalar var. Yorumu size bırakıyorum. 

Teknik ve İdari personel arasındaki gerginliğe hiç girmeyeceğim. “Hepimiz kardeşiz dağlar oy oy …“ diye türkü söylemek istiyorum. 

Devletin bir dairesinde neyi paylaşamadıkları belli olmayan insanların hırs çekişmeleri, ayak oyunları sizce de komik değil mi? 

 
Toplam blog
: 80
: 640
Kayıt tarihi
: 06.07.10
 
 

Fizik Mühendisiyim. Ankara'da oturuyorum.Türkiye' radyoaktif kaynak giriş ve çıkışını takip eden bir..