Hocayla Cep Telefonları Hakkında Sohbet…

“Hayırlı Cuma’lar hocam”

“Hayırlı Cuma’lar evladım. Hoş geldin.”

“Hoş bulduk hocam. Nasılsınız?”

“Allah’a şükür evladım. İyiyim,  sen nasılsın?”

“Ben de iyiyim hocam da yalnız sinirlerim çok bozuk.”

“Neden evladım?”

“Şu cep telefonları yüzünden. Tamam toplu taşıma araçlarında herkesin elinde telefon bir yerlerle konuşuyorlar, mesaj çekiyorlar. Tanımadığımız insanların en gizli sırlarını bile duyuyoruz da, camide cep telefonlarını ellerinden bırakamıyor. Siz bu durumdan şikayetçi değil misiniz?”

“Hiç olmam mı evladım. Her namaz başında cep telefonlarınızı kapatın diye uyarıyorum ama, yine de tam namazın ortasında cep telefonları çalıyor. Ben de bıktım.”

“Ben artık, hangi camiye gitsem, hoca vaaz verirken, eline bir kağıt veriyorum. Kağıdın üzerinde, namaz sırasında cep telefonlarınızı kapatmaları için ikaz edin, yoksa biz günaha giriyoruz” yazıyor. Gerçekten namaz sırasında birinin cep telefonu çalarsa, içimden küfür ediyorum, benim de namazım gidiyor, bir de günaha giriyorum.”

“Haklısın evladım ama, bu insanlar anlamıyorlar işte.”

“Hocam, bir de Cuma hutbesi sırasında adam, cep telefonuyla mesajlaşıyor, Facebook’da fotoğraflara bakıyor. Hutbe sırasında bunları ikaz edersem, günaha girer miyim?”

“Evet evladım. Cuma hutbesi dinlemek, namaz kılmakla eş değerdedir. Birine sus demek bile insanın namazını yok eder, günaha sokar. Bu bakımdan en iyisi bir şey dememek. Ama hutbe sırasında cep telefonuyla ilgilenmek, çok büyük günahdır.”

“Hocam en iyisi camilere jammer, yani sinyal kesici koymak. Bence en iyi çözüm bu.”

“Haklısın evladım. Madem insanlar sözden anlamıyor. Böyle yapmak en iyisi. Ne yazık ki, insanlar Allah’ın huzurunda bile kul ile irtibatlarını kesemiyorlar. “

“Neyse hocam, en azından size içimi döktüm. Bu jammer konusunu siz de bir inceleyin de, belki Diyanet bu işe bir el atar.”

“Tamam evladım. Allah insanı şaşırtmasın.”

“Amin hocam. Dinlediğiniz için çok teşekkürler. Allah’a emanet olun.”

“Sen de Allah’a emanet ol evladım. Güle güle.”