- Kategori
- Futbol
Hollanda Türkiye’ye İlaç Oldu

Öncelikle ani bir şekilde aramızdan ayrılan spor basınının önemli kalemlerinden Onur Belge’ye Tanrı’dan rahmet; ailesine, sevenlerine ve basın camiasına başsağlığı ve sabır diliyorum.
Bu yazı yazıldığı saatlerde Dağlıca’da çok sayıda şehit ve yaralı olduğu haberi geldi. Ancak sayı belli değildi. Tüm şehitlerimize rahmet, yaralılara acil şifa diliyorum.
Letonya maçından sonra avantajını ve moralini kaybeden Türkiye, Hollanda’yı 3-0 mağlup ederek büyük bir avantaj yakalamış oldu.
Fatih Terim, sahaya farklı bir diziliş ve kadroyla çıktı. 4-1-4-1 şeklinde sıralanan mili takımımızda Şener ve Oğuzhan ilk on birdeydi.
Letonya maçındaki puan kaybından sonra pek çok kimse Türkiye’nin ilk saniyeden itibaren rakibine saldıracağını düşünmesine rağmen millilerimiz akıllı bir taktikle sakin ve dikkatli oynadılar. Hollanda’nın üzerine şuursuzca gitmediler.
Esasen Hollanda Teknik Direktörü de Türkiye’nin üzerlerine saldıracağını düşünmüş olmalı ki, buna göre bir dizilişle ve kadroyla takımını sahaya sürdü. Amacı hızla üzerine gelecek Türkiye’yi orta alanda durdurmak ve kapacağı topları iki kanattaki hızlı adamlarıyla buluşturmaktı. Zaten eksik olan Hollanda bir de teknik direktörünün yanlışları eklenince işimizi oldukça kolaylaştırdı.
İşte bu ortamda istekli ama sakin oynayan milli takımımız henüz 8.dakikada Arda’nın güzel pasında topla buluşan Oğuzhan’ın şık vuruşuyla 1-0 öne geçti.
26.dakikada Hollandalı futbolcuların büyük hatasını iyi değerlendiren Arda, kalecinin kapattığı köşeden topu ağlarla buluşturarak ikinci golümüzü attı.
2-0’dan sonra Hollanda daha fazla kalemize gelmek istediyse de iyi organize olamadı. İlk yarının son bölümünde ise oyun tamamen bizim yarı sahamızda ve hatta ceza sahası çevremizde oynanmaya başladı. Ancak Hollanda istediği golü bulamadı.
İkinci yarı da benzer biçimde başladı. İlk yarıyı zor tamamlayan Arda, 56.dakikada yerini Volkan Şen’e bıraktı. Ancak Volkan Şen’in oyunda kaldığı süre içerisinde gösterdiği performans bana ‘’ keşke Volkan’ın yerine Gökhan Töre oyuna girseydi ‘’ dedirtti.
Hollanda atakları karşısında milliler sakinliklerini korurlarken Fatih Terim, 65.dakikada Hakan Çalhanoğlu’nu çıkarıp Mehmet Topal’ı oyuna aldı. Böylece orta alanı ve savunmayı güçlendirirken 4-2-3-1’e dönmüş olduk.
70’den sonra millilerimizde stres iyice artmaya başladı ve bunun bir sonucu olarak da itirazdan dolayı arka arkaya sarı kartlar gelmeye başladı. Bu arada yorulan orta saha, özellikle de Oğuzhan topları rakibe kaptırıyor ve takımımız ileri çıkmada sorun yaşıyordu. Bu bölümde Oğuzhan’ın yerine Olcay ya da Gökhan Töre’ nin girmesi gerekiyordu. Ancak Fatih Terim, Oğuzhan- Olcay değişikliğini ancak 82.dakikada yaptı.
85.dakikada ise soldan neredeyse tüm sahayı kat eden Caner, rakibinden faul yaparak sıyrıldı. Fakat hakem gözünün önündeki açık faule devam deyince topu Burak Yılmaz’la buluşturdu ve Burak Yılmaz da maçın skorunu belirleyen golü attı.
Bu galibiyetle önemli bir avantaj elde ettik. Artık ipler bizim elimizde. Ekim’de Çek Cumhuriyeti ve İzlanda ile karşılaşacağız. Alacağımız sonuçlar durumumuzu belirleyecek. Ancak an itibariyle Hollanda’nın önünde büyük bir avantajımız olduğu kesin. Hollanda’nın bu eksik kadrosu ve bu kenar yönetimiyle başarılı olması çok zor. Ancak son iki maçları oldukça kolay rakiplerle olduğu için altı puanı alacaklarını zannediyorum.
Dileğimiz ay yıldızlıların son iki maçtan da başarıyla ayrılıp grubu üçüncü tamamlaması yönünde. Geçmişteki hataları tekrarlamazsak bu sonuç çok da zor değil. Yeter ki, doğru taktik ve doğru oyuncular seçilsin.
https://twitter.com/tolgaersari
https://www.facebook.com/tolgaersari
Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır