Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ağustos '09

 
Kategori
Felsefe
 

İhanete Uğrayan Devrim - Lev Davidoviç Trotskiy

İhanete Uğrayan Devrim - Lev Davidoviç Trotskiy
 

kitap kapağı


Asıl adı Lev Davidoviç Bronstein olan proleter devrimci, Marxist kuramcı Lev Davidoviç Trotskiy (1879-1940), sosyalist harekete 1896 yılında katıldı. 1905 Devriminde Peterburg Sovyetinin önderiydi. Ekim’1917 Devriminin organizatörlerinden, Kızıl Ordu’nun kurucularındandır. Çarlık rejiminde iki kere sürgün edilmiştir. İlk Sovyetler Birliği Parlamentosunda Dış İlişkiler Halk Komiseri (Dışişleri Bakanı), daha sonra Savaştan ve Denizlerden Sorumlu Halk Komiseri olarak görev yapmıştır, aynı zamanda Politbüro üyesidir.
 
Marxizmden temel bir kopuş olan “tek ülkede sosyalizm” fikrini reddetmesi ve uluslararası sosyalist devrimi savunması ile Stalin ve yandaşlarından ayrılan Trotskiy, parti içi sol muhalefetin önderliğini üstlendi. 1927’de Komünist Partiden ve III.Enternasyonal’dan ihraç, 1929’da SSCB’den sınırdışı edildi ve  İstanbul Büyükada’ya sürgüne gönderildi. Sürgünde Stalin karşıtı siyasal faaliyetlerine devam etti. Fransa, Norveç ve son olarak Meksika’da yaşadı. 1940 yılında Meksika’da sürgünde, Ramon Mercader adlı bir SSCB ajanı tarafından başına buz baltası vurularak öldürüldü.

Trotskiy, Ekim devriminin Lenin’den sonraki ikinci büyük önderidir. Trotskizm, Marxist düşüncenin önde gelen okullarından biridir. Marx’ın “toplumsal devrimi Fransızların başlatacağını, Almanların sürdüreceğini, İngilizlerin de tamamlayacağını” düşüncesini benimser. Lenin’in 1919’da söylediği; “Çok açık bir gerçek ki, kesin zafer, ancak dünyanın tüm ileri ülkelerindeki proletarya tarafından kazanılabilir. Biz Ruslar, İngiliz, Fransız ya da Alman proletaryasının sağlamlaştıracağı bir işe başlıyoruz.” sözünde belirtildiği şekilde, dünya sosyalist devrimine inanır.

İhanete Uğrayan Devrim, ilk olarak 1936 yılında Almanca (ama Almanya dışında) ve Fransızca olarak yayınlandı. Kitabı bu dillere çevirenler, iki ünlü devrimciydi: Rudolf Klement, Victor Serge.
 
İhanete Uğrayan Devrim, “Sınai büyümenin temel göstergeleri” başlığı ile başlar. Trotskiy’e göre; “Rusya’nın proleter devrim yoluna girmiş olması, ekonomisinin sosyalist dönüşüm için ilk olgunlaşan ekonomi olmasından değil, kapitalist bir temelde daha fazla gelişmesine olanak bulunmamasındandır.”

Rusya’nın, sosyalizme geçişi için henüz şartların olgunlaşmamış olduğunu iddia eder: “Eğer Marx kendi döneminin en gelişkin kapitalizminin üretici güçlerinin toplumsallaştırılmasının temelinde kurulacak topluma komunizmin alt aşaması adını veriyor idiyse, açıktır ki, bu niteleme bugün hala teknoloji, kültür ve dünya nimetleri bakımından kapitalist ülkelerden çok daha yoksul olan Sovyetler Birliğine uygun değildir.”...”Marx hiçbir zaman geri bir ülkede bir proletar devrimini öngörmedi.”... “Marx’ın terimini kullanırsak, ‘komunizmin alt aşaması’ en gelişkin kapitalizmin yaklaşmış olduğu düzeyde başlar.

Stalin’i, ileri kapitalizmin çok eskiden çözmüş olduğu ekonomik ve kültürel sorunları yalıtılmış halde iki onyıl boyunca çözmek zorunda kaldığı takdirde Sovyet devletinin nasıl bir karakter kazanacağı sorusuna değinmemekle suçlar.
 
“...Öte yandan devrim; üretim araçlarını devletin elinde yoğunlaştırarak, yeni ve eşi görülmemiş derecede daha etkin sınai yöntemlerin uygulanmasına olanak verdi.”

Sovyetler Birliği ile diğer gelişmiş ülkelerin sanayi üretimleri, elektrik üretimi, kişi başına üretim, taşıt sayısı gibi değerlerle karşılaştırmalı olarak sunulur: “1925 yılında Sovyetler Birliği, elektrik enerjisi üretimi açısından on birinci sıradaydı; 1935 yılına ise önünde yalnızca Almanya ve ABD bulunuyordu. Kömür üretiminde Sovyetler Birliği onuncu sıradan dördüncü sıraya yükseldi; çelikte, altıncılıktan üçüncülüğe; traktör üretiminde birinci sıraya yükseldi. Sovyetler Birliği şeker üretiminde de birinci sıradadır...Kara taşımacılığı konusuna işler daha da kötüdür. Amerika’da bir kamyon yılda altmış, seksen, hatta yüz bin kilometre kateder; Sovyetler Birliğinde bu rakam yalnızca yirmi bin, yani ABD’dekinin üçte bir, dörtte bir oranında. Her yüz araçtan ancak beşi çalışır haldedir; geri kalanlar ya onarılmakta ya da onarım beklemektedir. Onarımların maliyeti, yeni imal edilen tüm araçların maliyetinin iki katıdır.”

Yollarımızdaki tahribat olağanüstü. Moskova-Yaroslav arasında en önemli karayolumuzda otomobiller saatte ance on kilometre hızla gidebiliyor.

Mülkiyetten yoksun olanlar, onu yaratmaya ve savunmaya eğilim duymazlar. Çoğunluk, azınlığın çıkarlarının korunmasını kendine dert edinemez.

Stalin’in “Sosyalizm henüz tümüyle tamamlanmadı”, sözünü “tümüyle ne demek ? Yüzde 5’mi eksik, yüzde 75 mi?” diyerek eleştirir.

Stalin neden kazandı?” bölümünde şu teoriyi ortaya atar: “Genel kural olarak, devrimin ilk döneminde kendilerini kitlelerin başında buluveren öncüler, ilk adımlarını atanlar ve sürükleyiciler ilk gericilik dalgasının kurbanı olurken, devrimin dünkü düşmanlarıyla birleşen ikinci plandaki kişilerin ön saflara çıkmaya başladıkları görülür... İşçi sınıfının en parlak temsilcileri ya iç savaşta öldüler ya da bir miktar daha yükselerek kitlelerden kopuverdiler.
 
Kitabın dipnotları da dahil olmak üzere her satırında faydalı bilgi edinmek mümkün. Kullanılan dilin akıcı ve sade olduğu söylenemez. Boş zamanlarını değerlendirmek için okunacak bir kitap olarak düşünülmemelidir. Gerçekten öğrenmek, karşılaştırma yapmak isteyen meraklılara kesinlikle tavsiye edilir.
 
İhanete Uğrayan Devrim, Lev Davidoviç Trotskiy, Alef Yayınevi, 1.baskı Eylül 2006
 
Toplam blog
: 70
: 2722
Kayıt tarihi
: 28.12.08
 
 

1992 yılından beri yurtdışında yaşıyorum. Moskova Maksim Gorki Edebiyat Enstitüsü mezunuyum. Mosk..