İki kelam iki sohbet

hoşgeldin dostum

bende hep çok kalan, gittiğinde çok durmayan

otur gel şöyle.

deniz kenarında bir taş üstünde

yak bir cigara, yak

bilirsin içmem ben. Bilirsin dalar dalar giderim

kolay kolay konuşamam uzun uzun

hele ki bir anlatmaya başlayıvermiyim

dilim kılıç olur sesim kın

anlat dostum, anlat

çıkar heybendekileri

kaç kırgınlık getirdin heybende

kaç pişmanlık ve kaç yürek

bile bile, sessizce

bilirim çok yürüdün heybenle

gel iki sohbette iki gözyaşında bağlayalım

heybelerimizi...