ilişkiler bozulmuş..

Küçük ve büyük ölçekli işadamlarımız, yani esnaf, küçük esnaflarımız' ın bir kısmı hala geçmiş on, onbeş yıl önceki piyasa canlılığını beklemekteler..
Ülkemiz 12 eylül sonrası değişimi ile serbes piyasa politikasını uygulamış ve piyasa koşullarına hazırlıksız yakalanmıştı..

1995 yılına kadar kaba tabir ile, kimin ne yaptığı belli değildi..
Bir taraftan eflasyon nimetinden yararlanmak isteyen esnaflarımız, bir taraftan çek senet mafiaları..ve piyasaların canlılığı nedeniyle birçok insanımızın iştahını kabartmıştır..

"Kazandıkca kazanıyım"felsefesi hakimdi o yıllarda..
İnsanlarımız rakamlarla uyuyor, rakamlarla uyanmaya başlamıştı..
Kimsenin kimseyle umurunda değillerdi adeta..

Birçok ilişkiler bozulmuş, feodal bağlar çözülmüş, kırgınlıklar, hatta aile faciaları meydana gelmeye başlamıştı..
Tek güç'ün "para"da olduğuna inanmaya başlamışlardı adeta..
On yıl gibi uzun bir sürede hep devam etmişti karmançormanlıklar...
Kazanan insanlar, piyasa canlılığının hep böyle devam edeceğini sanarak, kazançlar'ını değerlendirme yerine plansız, proğramsız harcamalar yapmışlar ve geciş dönemi yaşayan ülkemiz, geçişini tamamlamış ve son birkaç yılda normal seyrine başlamıştır..

Hala..o eski piyasa hareketlerini bekleyen insan ve esnaflarımız var..
Piyasalar'ın durumu budur arkadaşlar..herkes bu piyasa koşullarına göre hareket etmesini öğrenmesi gerek..
Artık herkes "para"nın bir araç olduğunu bilmesi gerek.Para"GÜÇ" değildir.."Güç" yaptığınız yatırımlarda değil, bıraktığınız güzel insan ilişkilerindedir...

Sevgiler