- Kategori
- Kültür - Sanat
İlkelliğe dönüş mü yoksa?
İnsanoğlu kendi zekasıyla doğanın diğer öğelerinden farklı olan yönlerini (Gülmek, Ağlamak, Düşünmek, Üretmek, Eğitim, Yaşananlardan ders almak vs. gibi.) zaman içerisinde ortaya koymayı başarmıştır. Aynı İnsanoğlu Sanatta ilerlemiş, Şiirler yazmış, Müziği keşfetmiş, Resimler yapmış, Coğrafya demiş, Fen demiş, Tarih demiş, Hukuk demiş, Adalet demiş ve zamanla Ordu demiş, Devlet demiş demişte demiş ve yine dedikçede gelişmiş sosyalleşmiş toplumsallaşmıştır.
Paylaşmanın nimetlerine ulaşmıştır. Bütün bunların sonucunda da Uygarlıklar ve Medeniyetler oluşmuş, gelişmiş ve gelişe, gelişe günümüz koşullarına gelinmiştir. Kimin suların altında balık gibi yüzmüş, kimin göklerin uçsuz bucaksız boşluğunda kuş gibi uçm uştur. Yani İnsanoğlu doğanın bütün güçlerini emrine ala, ala deyim yerindeyse doğanın gözle görünür efendisi olmuştur. Yine aynı şekilde günümüzde neredeyse kendi Cennettini oluşturmuştur.
Mağara insanı ve ilkelliğinden günümüze çok özet geldiğimin farkındayım, ammavelakin bütün bu süreçlerin sonunda günümüz Küresel dünyasında Medeniyet ve Toplumsallaşma, Adaleti, Barışı, Huzuru ve İnsan haklarını temin ve tehtitleride ortadan kaldırmak adına gerek BM, gerek AB ve gerekse de Nato ve AİHM gibi saymakla bitmez Uluslararası örgüt ve örgütler kurulmuşlarken bir türlü anlam veremediklerim adı altındaki binlerce sorundan en azından birkaçını irdeleyip paylaşmak istedim.
Bunlar ne midir;
Mesela günümüzde bile halla engüçlü enzayıfı ezebilmektedir. Dünyanın en güçlü ülkesi (Feodal Ağası) dünyanın diğer bir ucundaki en zayıf ülkelerden birini itip-kakarak, köle-efendi ilişkilerini daha farklı boyutlarda oynayabilmektedir.
Sonra yine Bilim, Kültür, Uygarlık ve sağduyu bu kadar gelişmişken her nedense gelişmiş onca teknoloji ve bilimsellik Barışı, Huzuru, İnsana hizmeti teminden çok, ters tepip günbegün daha yıkıcı silahlar geliştirebilmektedir.
Son olarakta, İnanç ve Ahlak değerleri (Maneviyat) için oluşup gelişmiş dinlerin mensupları her ne hikmetse kaynaşıp bütünleşecekleri farklılıklarından ötürü zenginleşip dostluklar ve ortak değerler geliştirecekleri yerde hemen hemen aynı içerikli dini metinlerine sırf farklı metot ve yöntemlerle inandıklarıdan dolayı günbegün yine farklı boyutlarda birbirlerini anlamaktan çok düşmanlıklar oluşturup geliştirmişlerdir ve bu olumsuzluk günümüzde halla farklı boyutlarda devam etmektedir.
İşte bütün bunlardan yola çıkarak (Tabi bunların örneklerini çoğaltmak mümkündür) yine soruyorum; yoksa İnsanoğlu bütün medeni vasıflarını ve meziyetlerini bir kenara bırakıpta yok sayarak ta enbaşlara (İlkelliğe) yeni baştan büyük bir dönüşmü yapmaktadır.
21/08/2008 - 17:50