- Kategori
- Deneme
İnanmamak ötekilik mi?
Er ya da geç bazen uzun yaşam planlarımızın tam ortasında, sanki hergün çekilen piyangolarla artık demir alma'günü gelir bu limandan. Sallansa da göremeyeceğimiz mendillerin, kolların, giden için mi, bizim için mi olduğunu karıştırdığımız yolculuklar. İnanmanın, yaşarken zahmet etmediğimiz insana, hiç olmazsa el sallasaydık dediğimiz son yolculukla da ilgili olduğunu düşünürüm. Bugünü de gördüm demeden gitmeye kıyamadığımız, anti age programlarını yarıştırdığımız, daha erken, şimdi olmaz'larımıza aldırmayacağını bilip, yaşam boyu küskünlükle, mecburi hizmetlere yöneldiğimiz ölüm korkusu, inanç ların bir yerilerinde açık gizli bizimledir diye düşünürüm. Burası mı rüya, yoksa başka rüyalarda uyanmak mı ölüm, karmaşasını başka türlü aşamayınca mı inançların bir yerinde durup, hiç olmayacakmış yanılsamasına sığınırız, huzur buluruz.
İnanmayan 'ötekine' duyduğumuz öfke, sarılacak birşeyi olmadan duruşunun, bize fazla gelmesinden midir? Kimbilir o da kendini aldatmalardan vazgeçmiştir belki. İnandıkları, bizim gördüklerimizden farklıdır yalnızca.