İpek dokulu başarılar

Adı ne kadar ilginç değil mi? Başarının ipekle dokunmuş olması öncelikle okuyucuyu düşündürüyor. Kitap da zaten şu sözlerle başlıyor : '' İpek son derece ince, hafif, yumuşak, esnek, ışıltılı ve değerli bir malzemedir ve görünümünün aksine şaşırtıcı derecede sağlam ve dayanıklı".

Çelikten daha sağlam, pamuktan daha hafif, kauçuktan daha esnek olan ipek adeta mükemmel bir bileşimdir. Tıpkı kadınlar gibi.

Aslında kendi de ipek dokulu başarılara imza atan bir gazeteci yazar olan Sedef Kabaş'ın yeni kitabından söz etmek istedim.

Gün geçtikçe çelişkiler yumağı haline dönüşen ülkemizde kadın olmak kadının en büyük sorunu hala. Hem de aşılamayan bir sorun. Gazetelerin 3. sayfa heberlerinde yer alan töre cinayetleri ya da kadına uygulanan baskı ve şiddet haberlerinin arasından, gerçekten bir ipek yumuşaklığı ile sıyrılabilen bir eser olmuş ''İpek Dokulu Başarılar '' kitabı sevgili Sedef Kabaş'ın. Herşeyden önce çok kısa sürede ortaya konulmuş bir çalışma değil, çünkü kitapta yaşamlarından kesitler sunulan başarılı kadınları '' Portreler'' ve ''Sesli Düşüneneler '' programlarında konuk ettiği kadınlar arasından seçmiş. 40 başarılı kadınla yaptığı röportajlarla onların hayatlarından kesitler sunmuş.Röportajlardan oluştuğu için de kitabı nehir söyleşi tadında okumak da mümkün.

Kitabın kendi deyimiyle '' Sedefleme'' bölümünde ise çok güzel saptamalara yer vermiş. Bunlardan özellikle 2 tanesi beni çok düşündürdü, ilgilenenlerle paylaşmak istedim ve aynen aktarıyorum :

'' 21. yüzyılın Türkiye'sinde, kadınlar hala okumuyor ya da okutulmuyor. Okuma yazma bilmeyen kadınlarımıızın sayısı 4 milyon 625 bin, yani Norveç'in toplam nüfusundan daha fazla.

'' 21. yüzyılın Türkiye'sinde, kadınlar hala çalışmıyor ya da çalıştırılmıyor. 13 milyon kadın, sadece '' ev işleriyle '' meşgul, yani İsveç ve Finlandiya nüfusunun toplamından daha fazla''.

Kadın olarak işimiz zor gibi sanki. Her nerede ve ne koşullarda olursak olalım, kadın olarak günümüz Türkiye'sindeyürüdüğümüz yolu ayaklarımıza taş dolu torbalar bağlı olduğu halde yokuş yukarı çıkar gibi yürüyoruz. İşte İpek Dokulu Başarılar biz kadınların aslında düz yolda yorulmadan koşabilecek güce de sahip olduğumuzu kanıtlıyor. İlk kadın valimiz, İlk süper starımız, Türk sinemasının sultanı, Avrupa'nın en güzel kızı, dünya çapındaki keman virtiözümüzü ve seramik sanatçımızı okudukça gurur duyuyoruz. Biz de varız, biz de yapabiliriz, yapmalıyız diyoruz. Cesaretimiz artıyor.

Sedef Kabaş'ın kalemine ve yüreğine sağlık. Kendisinin de ''İpek dokulu başarıları'' hiç bitmesin.