İşçi'yim ama 1 Mayıs'da çalışıyorum.

1 Mayıs işçi bayramı, işçi ve emekçiler tarafından birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü olarak tüm dünya çapında kutlanan bir bayramdır. Ülkemizde daha önce ilk defa 1923 yılında resmi olarak kutlanan bayram bu senede mecliste kabul edilen yasa ile 1 Mayıs resmi tatil olarak kutlanacaktır.

Ben bu blog da ne işçi bayramının nerede kutlanması gerektiğinden, ne çıkacak muhtemel kargaşalardan, ne Taksim ve çevresine yerleştirilen mobesa kameralarından ne de işçi haklarından bahsedeceğim. Çünkü ben işçi olduğum halde bugün çalışıyorum ve sadece 1 Mayıs da benim gibi çalışmak zorunda kalanlar için bu bayram ne ifade ediyor az çok onu anlatmaya çalışacağım.

13 senelik işçi hayatımda bir gün olsun 1 Mayıs bayramını kutlamayan birinin duygularını anlatmak, paylaşmak istedim.

Muhtemelen biz bu ülkenin halkı değiliz, bizim varlığımızı kimse kabul etmiyor ya da yok yok, biz robotuz ya, yaşama, nefes alma, bayram kutlama, bırakın bayramı evde dinlenmek ya da benim gibi çalışan bayanların temizlik yapmak için fırsat yaratma hakkımız bile yok.

Hizmet sektöründe ve özel sektörde çalışmanın zorlukları işte. Ben yıllardır Pazar güneleri dışında sürekli çalıştığım için ekstra tatiller de artık beni etkilemiyor. Bir gün fazla, bir gün az çalışıyor olmam çok fazla bir şey değiştirmiyor benim için, alışmışsın çalışmaya boş oturamıyorsun zaten. Fakat benim anlatmak istediğim ülkemizin koşullarını sadece belli kesimlere hitap ediyor olması. Bugün resmi tatil ve bir çok kişi bu tatilden faydalanıyor.

Tüm devlet memurları, işçiler ve özel sektörde çalışan işçilerin bir kısmı. Özellikle sinir olduğum aldığı maaşı beğenmeyen sürekli rapor kullanan yani kısacası devleti kullananlar bile bu bayramı kutlamak için tatiller ama bir kesim işçi sınıfı bizler çalışıyoruz. Neden çünkü biz hizmet etmek zorundayız.

Özel sektörde bir rapor alın bakalım neler oluyor ya da ne bileyim maaşınızı beğenmeyin ertesi gün kapının önündesiniz yani kısacası işsiz kalıyorsunuz. Sözüm ona son teğet geçen krizde işten çıkarılan işçilere inat yapar gibi birde 1 Mayısı resmi tatil ilan ediyorsunuz aman ne güzel çok sağolun.

Bugün büyük bir çoğunluk ya evinde dinlenerek tatilin tadını çıkarıyor, ya da dünden tatile çıktılar bile. Kendimden örnek veriyorum eşim özel sektörde çalıştığı halde bugün tatil, bırakın bunu bugün çocuğumun kreşi bile tatil yani eşim de çalışıyor olsa ya da çocuğu bırakacak yer olmasa işe oğlumu da getirmek zorunda kalacağım.

Sevgili Hükümetimiz, madem bu günü tatil olarak ilan ediyor o zaman tüm özel şirketleri takip etmeli ve uyarmalı diye düşünüyorum. Yani bugün tatil yapmayıp işçi çalıştıran yer varsa kapatsın dükkanını ya da ceza versin. Tamam kabul ediyorum her yer tatil olsun demiyorum acil ihtiyaçların olduğu yerler zaten açacaktır mağazasını, ama öyle yerler varki bir gün kapatsa kıyamet kopmaz diye düşünüyorum.

Hani bugün çalışıyorum ya, işte bu yüzden kendimi gerçek işçi olarak ilan ediyorum.

Yaşasın 1 Mayıs, yaşasın işçi olupta bir gün bile mola verme hakkı olmayan ve süreki çalışmak zorunda olanlar, yaşasın emeğinin hakkını alamayanlar. Yaşasın benim de yerime işçi bayramını kutlayanlar...

Sevgilerimle...