Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ekim '18

 
Kategori
Üniversiteler
 

İstanbul Üniversitesi Bilgisayar Öğretmenliği Öğrencisi Ahmet Sarıkaya ile...

İstanbul Üniversitesi  Bilgisayar Öğretmenliği  Öğrencisi Ahmet  Sarıkaya  ile...
 

Ahmet Sarıkaya


İstanbul Üniversitesi  Bilgisayar   Öğretmenliği Öğrencisi  Ahmet  Sarıkaya: ”Akıllı insanlar hatalarından ders alır, daha akıllı insanlar başkalarının hatalarından da ders alırlar”

 

SORU-Bize  kısaca kendinizi  tanıtır  mısınız? Hangi  okullarda okudunuz bugüne kadar?

AHMET SARIKAYA-  Merhaba, Öncelikle bana böyle bir imkanı sunduğunuz için teşekkürler. Ben Ahmet Sarıkaya,1993 yılının Kasım ayında Tokatta doğdum. Ailemin en küçük bireyiyim. İstanbul Üniversitesi Bilgisayar Öğretmenliği okuyorum. Olumlu düşünen, her olaya çözüm odaklı bakan, hayalleri olan, olumsuzluğa olumsuz bakan biriyim.

Sulusaray ilçesi Malum Seyit Tekke Köyünde Şehit Sadık Bezer İlköğretim Okulu'nda okudum. Ortaokulu ise köye 15 km uzaklıkta olan Yeşilyurt Yatılı Bölge Okulunda okudum. Böylece en büyük tutkum olan gezmeye başlamış oldum. Liseyi Tokat Anadolu Ticaret Meslek Lisesinde okudum.

Ön lisansı ise Cumhuriyet Üniversitesi Koyulhisar MYO'da Bilgisayar Programcılığı bölümünde okudum. Ardından 2 yıl eğitim hayatına ara vererek çeşitli işlerde çalıştım. İşte bu noktada hayatımda bir şeyler değişmeye başladı kitap okuma alışkanlığı kazandım, hayatta bir anlam aramaya başladım. Türkiye’ de bir çok şehir gezdim ve kişisel gelişimin farkına vardım aslında" insanın yaptığı en iyi yatırım kendisine yaptığı yatırımdır" düşüncesiyle artık okumaya ve öğrenmeye odaklı yaşamaya başladım. 2017 de Dikey Geçiş Sınavı ile Siirt Üniversitesi Bilgisayar Öğretmenliğine yerleştim Öğrenci değişim Programı hakkı kazanarak İstanbul Üniversitesi’ne geçtim.

 

SORU- Neden İstanbul da  okumak istediniz?  Neden  Bilgisayar Öğretmenliği?  Bu okulu tercih etmeden  önce ve şu an duygularınız arasında  ne farklar var?

 AHMET  SARIKAYA- Lisede hayalim İstanbul Teknik Üniversitesinde okumaktı. İstanbul tarihi, sosyal, kültürel yani her alanda en güzel ve büyük şehirlerden biri Öğrenci olarak bu şehirden öğrenebileceğimiz çok şey var. Ayrıca her türlü fırsat ve imkanlar daha kolay. Farklı ülkelerden insanlar, farklı diller. Kendini yetiştirmek isteyen kişiler için çok fazla fırsat var. Eğitim hayatı içinde sürekli seminerler, projeler, sosyal ve kültürel faaliyetler oldukça iyi.

  Ben insanın yaptığı işi hayatın birçok alanında aktif olarak kullanabilmesi taraftarıyım. Geleceğe yönelik düşündüğümüzde bilgisayar sürekli gelişen hayatın merkezinde olan bir bölüm iyi ki bu bölüm ve de iyi ki öğretmenlik.

 İstanbul’a geldiğimde ilk günler biraz sıkıntılı olsa da iyi ki gelmişim dedim. İlk karar verirken bu durumlarda zorlansanız da hayalleriniz peşinden gitmeli yeni limanlar keşfetmekten korkmamalısınız. Şimdi İstanbul u değerlendirme vakti. Kendimi geliştirmek için birçok aktivite peşinde koşuyorum. Tabii biraz da geziyoruz.

 

SORU- Yazmayı seviyorsunuz. Sebebi nedir?

AHMET SARIKAYA- Hocam yazmak bir çiçeğe su vermek, çaya şeker atmak, yemeğe tuz atmak  gibi hayata anlam katan bir olay.  Aslında insan hep bir şeyler anlatmak ister bazen davranışıyla, bazen bakışlarıyla, susarak veya haykırarak bazen de bizim gibi yazarak. Yazmak okumakla ve hayatın içinde var olmakla alakalı. Biraz okuyan, gezen, çalışan ve de hayattan ders çıkaran herkes bir şeyler yazabilir. Sosyal medyada bir iki cümle yazardık ama benim yazma tutkum 5 ay süresince Tekirdağ' da bir fabrikada çalışırken çok vaktim oluyordu ben de zamanı değerlendirmek adına yazmaya başladım yazdıkça daha çok yazasım geldi.  Bir şeyler anlatmak, birlerinin hayatına dokunmak istiyorum, hem eleştiri hem de övgüler alıyorum çok memnunum. Bir kitap aldım ve benim yazdıklarıma benzer yazıları olan bir kitap işte o gün kitap yazmaya karar verdim. İnşallah en kısa zamanda kitap yazmayı düşünüyorum. Kişisel gelişim, eğitim, aile ile ilgili konuları ele alacağım.

 

SORU- Siz  tecrübeli ve bilgili insanlarla yüz yüze ve sosyal medyada  iletişimi çok seviyorsunuz. Çok  insan  sıkılıyor fazla  iletişimden. Siz eler  kazanıyorsunuz  iletişimi güçlü insan olmaktan?

   AHMET SARIKAYA- Ben her türlü sıfattan önce insan insana iletişimden yanayım. Yani pek çok insanla iletişim kurmak isterim ki bir insanla konuşmak ona değer vermektir aynı zamanda.

 Bir söz vardır " Akıllı insanlar hatalarından ders alır, daha akıllı insanlar başkalarının hatalarından da ders alırlar." Bu şekilde düşünecek olursak da tecrübeli ve bilgili insanlarla konuşmak çok akıllıca. Ben alanında uzman veya bilgili insanlarla iletişimden çok faydalı bilgiler öğreniyorum, onların yıllarca biriktirdiği tecrübeleri bizim hayatımıza da bir yön vereceğini düşünüyorum. Ama genelleme yapmak istemiyorum bazı insanlar öğrenmeye kapalı olduğu için bu tur iletişime kapalılar.

  Hiç bir zaman ben biliyorum, kimse bana bir şey öğretemez tavrına bürünmedim büyük küçük her insandan öğrenebileceğim bir şeyler olduğuna inanırım. Burada diğer olay isi, bilenlerden öğrenip bilmeyenlere anlatmak. İletişim hayatın her alanında var bende bunu faydalı şekilde kullanmaya çalışıyorum.

  İletişimi güçlü olmak hayatın her alanında size avantaj sağlayacaktır ki ben bunu farklı illerde gezerken görüyorum. Gittiğim yerlere hemen uyum sağlayabiliyorum.

 

SORU- İstanbul’da  öğrenci olmak zor  mu? Zorlukları nasıl aşıyorsunuz?

  AHMET SARIKAYA- İstanbul’da okumak iki şekilde ele alabiliriz bu şehirde yaşayan biri olarak ve dışardan gelen birisi olarak. Burada yaşayan kişi biraz daha avantajlı dışardan gelen kişiler ise farklı bir şehirde acemilik çekecekler bu durumun sıkıntılı olmaması için iletişimi kuvvetli, girişken, kendine güvenen biri olmalısınız. 
Ben öğrencilik hayatımda birçok farklı şehirlerde kaldım geçen yıl Siirt’teydim bu yıl İstanbul aslında karşılaştığımız zorluklar benzerdir. Zorluklara karşı olumlu bir tavır almanız gerekir ve sabretmek lazım yani büyük şehir için hazırlıklı olmalısınız.

    Zorluklar hayatın her alanında olacaktır. Asla olumsuz şartlara teslim olmamak, olaylara karşı çözüm odaklı olmak ve sabredip yolunuza devam etmeniz gerekir.

 

SORU- Çok kitap okuyor musunuz? Çok okumak size ne kazandırıyor?

 AHMET SARIKAYA- Kitap okumak bizlere her zaman önemli olduğu söylenmiştir ki asıl mesele bunu anlamak. Ben kitap okuma alışkanlığını okula ara verdiğim,  iş hayatına atıldığım dönemde kazandım amacım kelime haznemi geliştirmek değil para kazanmaktı ve para kazanmadan kitap okuma alışkanlığı kazanmış oldum. Daha sonra iletişim kabiliyetimi artırmak için okudum ve faydasını gördüm. Kitap okumak benim için insanın kendini tanıması, geliştirmesi, başka insanları anlaması ve kendini anlatmasıdır. Kitap okumak ancak okuyunca anlaşılacaktır ve ne için okuyacağınızı bilmelisiniz.

 Bir çok yerde sözünüzün dinlenmesi, kendinizi rahat ifade etmeniz, karşınızdaki kişiyi kolay anlamanızı kısaca hayatı kolaylaştırır da diyebiliriz.

 

SORU- Çok genç işsizlikten yakınıyor. İşsizliği aşmak için ne yapmalı gençler?

  AHMET  SARIKAYA-  İnsanlar iş bulmaktan ve atanamamaktan yakınıyorlar çok doğru bence bu insanların çoğu kendini geliştirmemiş, kolay iş sahibi olayım, devlet memuru olayım, en iyisi olmasam da olur diye düşünen, hayatta büyük hedefi olmayan insanlar.
Bunun çözümü ise kişinin kendini geliştirmesi, ikinci bir mesleği olmalı, en az 1 yabancı dil öğrenmeli ve profesyonelliğe oynamalı veya da farklı çözüm yolları üretmeli. Yani hayatını şekillendirmeli, kendini geliştirmeli. Sınırları zorlamalı en iyisi olmak için çalışmalı.

 

SORU- Keşke yapmasaydım dediğiniz neler oldu?

 AHMET SARIKAYA- Tam benlik bir soru öğrencilik hayatından gidersek önceleri pasif, sadece okula giden, sınavlardan geçer not alayım yeter diyen bir öğrenciydim. Sosyal, kültürel, spor aktivitelerinden uzak durdum. İnsanlarla olan iletişimim çok azdı, Kulüpler veya kendimi geliştireceğim hiçbir etkinliğe katılmamıştım. Biraz kitap okuyunca ve okula ara verince keşke demeye başladım. Şimdilerde bulduğum her fırsata ve etkinliklere katılıyorum, Okula sadece not almak için gitmiyorum. İyi bir öğretmen olmak için okulu ve zamanı en iyi şeklide değerlendirmeye çalışıyorum. Keşke dememek için hayatımız ve hedefimizle ilgili sürekli arayışlar içerisinde olmalıyız, fırsatları değerlendirmekten kaçınmamalıyız. 5 yıl sonrayı düşünüp iyi ki yapmışım diyeceğimiz işleri planlamalıyız. 

 

SORU- Önünüzde nasıl bir kariyer hedefiniz var?

AHMET SARIKAYA-   1yıl içerisinde bir kitap yazmayı planlıyorum buna yönelik çalışmalarım var.

Öncelikle öğretmen olup daha sonraları yüksek lisans ve doktora ve Milli Eğitim Bakanı olmak hedeflerim arasında. 

Çok güzel ve  aydınlatıcı samimi  bir röportaj oldu Ahmet seni  tebrik ederim.

 

 
Toplam blog
: 1096
: 1558
Kayıt tarihi
: 28.12.07
 
 

1967 Tokat'ın  Pazar ilçesi doğumluyum. İşitme engelliyim. İstanbul Üniversitesi iktisat Fakültes..