İşte kocamın gerçek yüzü!

Koca kelimesi pek şık olmadı değil mi? Peki eşimin gerçek yüzü ve gerçekler;
Onun en önemli özelliği saygıdır. Doğasında, genlerinde, içinde, iliklerinde... Ne güzel ne şanslıyım. Ama en çok da kızım şanslı böyle bir babaya böyle bir değere sahip olduğu için...

Gururla söylüyorum çevremde hiç bir çocuk hiç bir eş bizim gördüğümüz saygıyı görmüyor, kızımın babadan gördüğü saygı benim için çok önemliydi. Çünkü gelecekte ki eş adayında babayı arayacağı için, babanın özelliklerine yakın bir erkek olacaktır, yoldaşı yol arkadaşı...

Ne güzel şimdiden damadımın profili hazır. Evde baba; saygı dolu, sevgi yumağı, sorumluluk sahibi, demokrat, aydın olduğunda, yarın kızımın karşısına bu özelliklere zıt biri çıktığında ne bulacak ortak nokta olarak, adamın kirpiklerine, yirmilik azı dişine yada dizkapaklarına mı aşık olacak...

Ve şimdilerde iyi biliyorum ki kişi evinde neyi eksik görüyorsa onu aramaya yola koyuluyor. Dün İngiltere'den yeni dönen kuzen Aslı ile sohbet arasında ki saptamadan bahsetmek istiyorum.

- "Yok Sevda abla yokkkk, ailem burnumda tüttü , çıldırdım İngilizlerin o soğuk toplum ve aile sistemi hiç bana göre değil , iyi oldu gittim burnumun dibindekilerin güzelliğini kaybedince anladım. Meğer ne kusursuz , ne paylaşımcı, ne sevgi dolu sıcacık bir aileye sahipmişim " dedi..

Şimdi şu pencereden de bakmak lazım Aslı'nın hayatında ki öncelikler listesinde; eğitim, aile, arkadaşlar geliyor. Çünkü sevgi, paylaşım, saygı evinde var, neyden kaçacak, kimden kurtulmak için alel acele kararlar verecek pat diye kim olursa , ne olursa olsun evleneyim, çocuk doğurayım mantığı olabilir mi böylesi bir düzende...

Ne Aslı'sı Ayşesi yaaaaa.. Ben canım kocamdan, eşimden, arkadaşımdan bahsedecektim ve hatta bahsediyordum. Pardonnnn konuya dönelim.

Yaşasınnn kuşlar böcekler, lay lay lommm , ilk günkü kadar aşığız birbirimize, acaippp romantik ve heyecanlıyız her akşam eve girerken yada evden çıkarken geberiyoruz heyecandan tir tir titriyoruz demiyorummm elbette...

Şu siyah süt olayını en derinlerine kadar yaşadım tabii ki . (loğusalık depresyonu) allahıma binnn şükür alnımın orta yerinde kafam kadar da nur topu gibi bir zona da çıkardım.. Belli bi saatten sonra öyle oluyo vallahi.. Zor yani doğuracak ve doğurmayı düşünen benim gibi kartttpostal aplalara duyurulur hani :) allaaaım yarebimmm yine koca güme gitti.. (yok yokkk bu yazıyı kesin okumamalı yoksamm rezil olcammm) yine şımardım mı ne?

Neyse kelebek büyüdü 26 aylık. Yavaş yavaş herşey yoluna giriyor. Ve o kara günlerde anlayamadım çerçevede ki görüntümü, dönüp şimdi baktığımda hiç de güzel bir resim yok o çerçevede ama nezaketinden , saygısından o kendi çerçevesinde hep asil ve aynı çizgideydi..hala da öyle.

Her tezin bir antitezi vardır, daha derinlere girsem çürütmek isteyen birileri illa ararsa kusur bulur . Elbette onun da kusurları var, ama onu değersiz ve önemsiz yapacak kadar değil.

Altını çizmek istediğim konu saygıydı. Ve ben bu adamı bu yüzden çok seviyorum.. Kocasını seven, önemseyen, saygı duyan her kadının çok da şanslı olduğunu biliyorum. O kadar az kadın var ki bu kategoride, umarım herkesin dünyası bu renktir...Işıl ışıl, pırıl pırıllllll....