İyi ki doğdun Barcelona

Pazartesi akşamı, ligimizde zirve mücadelesi veren iki takımın kıyasıya olmasını beklediğimiz karşılaşmalarını, doğrusunu söylemek gerekirse “sıkılarak” izledik. Maçın çok uzunca bir süre golsüz devam etmesi bir kenara, maçta o kadar çok pas ve pozisyon hatası ile başarısız son vuruş vardı ki, iki takım da adeta üst üste üç pas yapamadan maçı tamamladı.

Karşılaşmanın son anlarında, Kayserisporlu futbolcuların bireysel hatalarından gelen iki gol de maçın seyir zevkini artırmaya değil sadece doksan dakika sonunda Bursaspor’un üç puan alan taraf olduğunu göstermeye yaradı.

Bu karşılaşmadaki kısırlık ve çaresizliğin en üzücü tarafı bu futbolun Spor Toto Süper Lig’in ikinci ve üçüncü sırasındaki takımlar tarafından sergilenmesiydi ve aslında bu durum ülke futbolumuzun sorunlarını tüm çıplaklığıyla göz önüne sererken, Bursaspor’un başarısız Şampiyonlar Ligi performansının da tesadüf olmadığını göstermeye yetti.

Hemen hemen bu keyifsiz maçın bitti anlarda, Bursa Atatürk Stadı’ndan yaklaşık 2.250km ötede, sadece tatsız başlayan pazartesi akşamımızı değil adeta tüm senemizi ve futbola bakışımızı güzelleştirecek bir karşılaşmanın başlama düdüğü çalıyordu.

Ev sahibi Barcelona, Nou Camp’taki mücadelenin ilk dakikasından, uzatmaların son saniyesine kadar, üstüne üstlük dünyanın en pahalı ve en zengin kulübüne karşı, o denli üstün ve dört başı mamur bir futbol oynadı ki eminin bu oyun, maçı takip eden 450 milyon futbolseverin gözünü ve gönlünü açmakla kalmayıp onlara bu güzel oyunu bir kat daha sevdirdi.

Barcelona’nın Real Madrid karşısındaki modern değil çağlar ötesi futbolunun biz ancak baş döndürücü pas trafiği yönünü çözebildik fakat sanıyorum Katalan ekibinin genel performansı için “kusursuz” ifadesini kullanmak çok daha doğru olacaktır.

29 Kasım gününün Barcelona futbol takımı için bir diğer önemi de o günün kulübün kuruluş günü olmasıydı. Dolayısıyla bordo mavililer ezeli rakipleri karşısındaki bu tarihi zaferi tam 111. kuruluş yıldönümlerinde elde etmiş oldu.

Şimdi düşünüyorum da sergilediği futbol ile sadece kendi taraftarlarını değil dünyadaki tüm futbolseverleri heyecanlandıran; onlara kendi takımlarını, liglerini ve sonuçta futbolu sevdiren; bize günümüzün değil adeta yarınların futbolunu sergileyen ve gerçek futbolun ne olduğunu gösteren Barcelona olmasaydı bu duyguların hiç birini yaşamayacak, bu güzelliklerin hiç birine sahip olamayacaktır. İşte bu nedenle; iyi ki doğdun Barcelona!