Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Mart '09

 
Kategori
Haber
 

İzlenen yolculuk mu yolcu mu

İzlenen yolculuk mu yolcu mu
 

foto/ ezgiumut


Hangi haberdeydi hatırlamıyorum kişilerin evi aranıp tutuklanırken akbillerine de el konmuş. O zaman ilgimi çekmişti daha. Evdeki akbile neden el konur? Şu andaki akbillerdeki hafıza, kişinin hangi otobüslere bindiğinin saat kaçta bindiğinin bilgisinin ne kadarını kayıt eder bilmiyorum. En azından ardı ardına binilen araçlarda, ikinci basışta bir indirim söz konusu olduğuna göre bu çeşit belleği de var bu kartların. Bir de tabi kişinin kimliği iliştirilmiş olanlar var. Bunlarda adı gibi vatandaşlık nosu gibi kişisel kimlik bilgileri elektronik ortama da kayıt ediliyor muydu bilmiyorum. İstanbul belediye başkanının haberini verdiği yeni "akıllı kartlar" yolculukları daha iyi izleme olanağı verecekmiş. *

"Yolculukları izlemek" demek "yolcuyu da izlemek" anlamına gelebilir mi?

Son teknolojiymiş, İstanbulkartmış* vs vs... Böylesi bir kart pek mükemmel yararlar sunar gibi görünürken bir yandan da kişilerin yaşamlarının bir bölümünün başkaları tarafından kayda alınmasını sağlayan bir araca dönüşmesi durumunu da çağrıştırıyor ister istemez.

Belediyedeki veya yeri her neresi ise özelleştirilmiş bir kurum bile olabilir orada bilgisayar merkezinin başında bulunan kim olduklarını hiç bir zaman bilemeyeceğimiz bir kaç görevlinin, "akıllı kartı" kullanan kişinin günlük yaşantısı ve yolculuk alışkanlıkları ile ilgili bilgilere sahip olmasının, kişi hak ve özgürlük çemberlerini iyice daraltma ve izni olmadan kayıt altına alma gibi sakıncaları da beraberinde getirebileceğini düşündürdü bana.

Bizim çok akıllı akbilden çok, çukurlarına düşmeden üzerinde doğru dürüst yürüyebileceğimiz, çamurunda kayıp kafa gözümüzü yarmadan yürüyebiliceğimiz yollara ve yaya kaldırımlarına ihtiyacımız varken, koskoca meydanlardaki trafik ışıklarının bozuk senkronizasyonun düzeltilmesini beklerken, 2010 Avrupa Başkenti diye seçilen bir şehirde gece saat 9.30 da biten otobüs hatlarından sıkıntılıyken, cahil çöpçülerin topladıkları çöpleri yakarak güya temizlik yaparken havayı nasıl kirlettiklerinin görülmesini ve engellenmesini beklerken, havadaki kükürtdoksit oranının azaltıcı önlemler ve ölçümler yapmasını beklerken, deniz kıyısındaki şeridin bir sis bulutu halinde çöken pis yağ ve kızartma kokularından arındırılmasını beklerken, belediyenin; kişilerin özel yaşamı sayılan "yolculuk bilgilerini" saklayan kartları kullanıma sürmesi düşündürücü.

Bu kartların kişi kimlik bilgileri ile bağlantılı olarak kaydedilmesi durumunda , kişi yaşamının gizliliğinin korunması ilkesini çiğneyen, çok ciddi bir tehdit unsuruna dönüşebileceğini düşünüyorum.

Evet kullanılması elbette bir tür konfor sağlayacaktır, bundan şüpheniz olmasın, yoktur zaten -ne saçma şeyler yazmış bile demişinizdir-, tıpkı kişilerin yıllarca hapis yatmalarına delil gösterilen kişisel bilgilerin, kişiye özel bilgilerin, sökülüp zorla alındığı kişisel bilgisayarların kullanımı kadar rahat.

Bilim kurgu filmlerindeki insan bedenine sabitlenen çipli prangaları anımsadım nedense....

ezgiumut 2009 3 14

http://www.milliyet.com.tr/Yasam/SonDakika.aspx?aType=SonDakika&Kategori=turkiye&KategoriID=15&ArticleID=1070650&Date=13.03.2009&b=Akbil artik tarih oluyor&ver=31

 
Toplam blog
: 566
: 1338
Kayıt tarihi
: 11.07.06
 
 

Edebiyatla ilgileniyorum. Ayrıca amatörce belgesel film çalışmaları yapıyorum ve kültürel etkinlikle..