Kadın Manifestosu..

Ey kadınlar, dışarı çıkın ve konuşun. Gevezelik etmeden konuşun. Sokrates’ in söylediği gibi önce konuşmasını, sonra susmasını bilerek konuşun. Ev hanımlarına, çalışan bayanlara da değil bu söylediğim. Gerçeği bilip de susmayı tercih eden ve sistemin suyuna giden ikiyüzlü tüm hemcinslerim için söylüyorum bunları. İstekleri, kırılganlıkları ve arzuları olan bir vücudunuz olduğunu bilin ve ona göre yaşayın.

Sizi daha çok kadın ve anne olmaya iten her şeyden vazgeçin. Kadın olmak istediğinizde sadece siz istediğiniz için kadın ve dişi olun. Aslolanın kadın değil, insan olmak olduğunu bilin.

Göğüslerinizin sadece süt vermek için değil, size zevk veren bir organ olduğunu, dudaklarınız ve kulaklarınızın bu dünyayı algılamakta birer araç olduğunu bilin.

Bir erkeğe sahip olmanın, bacak arası ile bedel ödemek ile aynı anlama gelmediğini, aynı zamanda kendi vücudunuza inanmak ile aynı anlama geldiğini bilin lütfen.

Çocuklarınızı iyi eğitin. Bilin ki siz kendi hayatınıza ve bedeninize sahip çıkmaz iseniz, çocuğunuza öğreteceğiniz tek şey, bu hayatın paraya dayanan mekanizmasıdır

Ve sadece bu yüzden, kendisine saygısı olmayan bireyler var olacaktır toplumda. Yitik, bitmiş ve gitmiş.

Ey , sevgili hemcinslerim, kitap okuyun, televizyonlara hapsetmeyin kendinizi, sosyalleşmeyi sadece internet başında vakit geçirmekten ibaret sanmayın. Göz teması kurun muhakkak insanlarla .

Bir erkeğin koynuna girmenin bedelini ekonomik sebeblere dayandırmayın. ‘Siz kendinize yetiyorsunuz, ekonomik özgürlüğüm olsa boşanırdım’ çığlığınız olmasın. Boşanın gerekiyorsa. İstemediğiniz hiçbir şeyi hayatınıza sokmayın.

Çalışan kadın da, ev hanımı da olsanız ÇOK KISKANÇIM masalı ile erkekler üzerinde oynadığınız manevi baskıları kaldırın. Çünkü  kıskançlık çok sevmek değildir. İnsan sevdiği oranda özgür bırakır. Bunu bilin. Ve dışarıda her türlü iletişim aletlerinden uzak arkadaşlık ilişkileri kurun. Sohbet konularınız da lütfen bir zahmet örgü, tv, kim ne yapmış tadında olmasın. Muhakkak zevk alacağınız konular bulursunuz konuştukça. Hayat sizin için ben bilmem eşim bilir tadında olmasın lütfen.  

Seks bitmiş ise, tekrar tekrar deneyin. Hayatınızda zevk alacağınız bir oyun haline getirin onu. Gazla çalışan erkeklere zevk almadığınız halde büyük yalanlar söyleyerek onların egolarını tatmin etmeyin. Zavallı olacaklarsa olsunlar. Onlar da öğrensinler, hayatın gerçeklerini.  Fikri olan organın sadece çocuk için lazım olmadığını öğrenme şansı verin onlara. Yatakta sen harikasın yalanının aslında şunu demek istediğini bilin, ‘Sen bir şey bilmiyorsun, benim içimdeki çocuğu dışarı çıkaramadın, ama ben yalan söylemek zorundayım, sen bununla yüzleşip ekmek parası için çalışamazsın’ demeyin. Bırakın yüzleşsinler sizde kendinize yalan söylemeyin.

Ve siz kadınlara sesleniyorum, ikili ilişkilerinizde bunu yaparsanız, partneriniz, eşiniz veya sevgilinizin kurduğu başka ilişkiler sizi yıpratmaz. Anlamaya çalışırsınız. Sorular çok saf ve eğlence dolu olur. Hayatın size güldüğü oranda siz de ona gülersiniz.

Sevgilerimle AYRIKOTUM