- Kategori
- Haber
Kamusal alanda türbanı serbest bırakmak özgürlük değildir

Türban yasak diyorlar, türban yasak değildir. Ülkemizde ne eşarp, ne başörtüsü, ne türban ne de çarşaf, hiçbiri yasak değildir. Kamusal alanda ise bir yasaklama değil bir sınırlama vardır.
Bir okulda öğretmenler, öğrenciler ve diğer çalışanlar başlarını kapatamazlar, şu anda yaygın olan ifadeyle, türban takamazlar. O okulda (ki kamusal alandır) öğrencilerin başını kapatmalarına izin verilmemesi öğrencilerin özgürlüklerini kısıtlanması değil, birçok öğrenci için bir özgürlüktür. Aile baskısı, mahalle baskısı, tarikat baskısı gibi nedenlerle başını kapatmak zorunda kalabilecek birçok kızımız bu kısıtlamalar sayesinde başlarını kapatmama özgürlüğüne sahip oluyorlar. Öğrenciler, öğretmenler ve çalışanlara izin verilmezken okula veli toplantısına gelen anne, anneanne veya babaanne dilediği gibi başını kapatabilir. Bu konuda hiçbir kısıtlama yoktur.
Herhangi bir devlet dairesinde (ki kamusal alandır) çalışanlar başlarını kapatamazlar ancak orada işi olan her yurttaş orada dilediği şekilde kapanmayıp veya kapanıp işlerini yapabilir.
Mahkemede (ki kamusal alandır) yargıç, savcı, avukat ve diğer görevliler başlarını kapatamazlar. O göreve ait üniformaları üzerlerinde bulundurmaları gereklidir. Mahkemede sanık, tanık veya izleyici dilediği gibi giyinebilir. Dilediği gibi başını kapatabilir.
Hiç kimse ülkemizde türban yasak demesin, doğruyu söylememiş olur. Ülkemizde türban serbesttir, yalnızca kamusal alanda o kamusal alanla doğrudan ilintili kişiler için kısıtlamalar var. Bu kısıtlamalar olmak zorundadır. Ya olmazsa... Düşünmeden bu konuda düzenlemeler yapmaya kalkanlar, anayasayı bile buna alet etmek isteyenler ülkemizi büyük çıkmazlara sokabilirler.