Kanuni Sultan Süleyman'ı yakından gördüm

Bugün MUHTEŞEM YÜZYIL’daydım.

 

Saraydaydım, haremdeydim, mutfağında, hamamında, odalarındaydım.

 

Onların giysilerini gördüm, mücevherlerine hayran oldum.

 

Müzik dizidekiydi, dekor dizidekiydi.

 

Her yer Muhteşem Yüzyıl’dı, her yer Kanuni Sultan Süleyman’dı.

 

Sultanlar, şehzadeler, onların yaşam alanları vardı. Hürrem’in getirildiği gemide denizi gördüm, sallanan gemide Hürrem’i hissettim. Dizinin sahneleri, dinlediğim müzikle bütünleşti, biranda onların yanındaydım, biranda dizinin içindeydim. Heykeller o kadar gerçektiler ki, sanki adım atacaklar, Halit Ergenç’in muhteşem sesi ile Kanuni’ye ses verecek, ‘Destur’ denilecekti.

 

Bir kez daha takdir ettim Timur Savcı’yı.

 

Bir kez daha alkışladım, bu yapıtlara gönül verenleri, emek verenleri iltifatlarla andım.

 

Bu elbette bir bütün işiydi. Bu ekibin bir arada tek nefeslerinin büyük ve güçlü olmasından kaynaklanmıştı.

 

Rüzgâr gibi değil, fırtına gibi esmişlerdi. Sadece bizde mi esmişti, bora fırtına? Dünyayı sarmamış mıydı MUHTEŞEM YÜZYIL hayranlığı?

 

Turistlerin hayranlıkla baktıklarını gördüm, uzaklardan gelenlerin dikkatlice incelemelerini izledim.

 

Eser bırakmak böyle bir şey!

 

Timur Savcı ve tüm ekibini gerçekten kutlamak gerek.

 

Bu ileri görüşlü olmanın güzel bir örneği.

 

Biz bu gün Fatihcan’la ve Elif’le birçok güzel duyguyu hissederek gezdik MUHTEŞEM YÜZYIL müzesini.

 

Bence gitmeli ve taaa uzaklardan gelen ihtişamı görmelisiniz.

 

Nazan Şara Şatana