Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Haziran '07

 
Kategori
Haber
 

Kargaların gerçeği

Kargaların gerçeği
 

Blog yazmaya yeni başladığım zamanlarda aklımda olan bir konuyu, haberleri okuyunca yeniden hatırladım ve paylaşmak istedim.

Her sabahın köründe sahilde yaptığım spor amaçlı yürüyüşte, genellikle sokak köpekleri, martı ve kargalarla güne başlarım. Sevgi paylaşımında bulunup, şakalaşırız çoğu zaman.

Bir sabah kendi halimde yürürken, insanlara ve doğaya sevgi dolu gözlerle bakarken, birden bir karganın üzerime doğru dalışa geçtiğini görüp dehşete kapıldım. Ne oluyor diye şaşkınlık içinde kendimi korumaya çalışırken, karga ayaklarıyla başıma sertçe bir darbe indirmişti bile. Kafamda şapka olduğuna şükrederek, hızla kendimi yola atmıştım, yolun diğer tarafına geçme telaşıyla. O anda yoldan araba geçmemesi şansım olmuştu, yoksa arabayı falan görecek durumda değildim.

Bu olay o kadar sarstı ki ilk edapta beni. Neden, diye düşündüm bütün o yürüyüş boyunca. Ben onları seviyordum, bunu nasıl olurda sezemezlerdi. Aynı yoldan nasıl geçecektim dönüşte. Acaba içerdeki yoldan mı gitmeliyim diye düşünüyordum. Ama bu korkuyla yaşayamazdım. Her gün geçtiğim bu yoldan bir şekilde gitmeliydim ve bu olayın nedenini bulmalıydım.

Yürüyüşten evime dönerken, saldırıya uğradığım yolun karşı tarafından gidiyor, bir yandan da kargaları izliyordum. Benim o noktadan geçişimden itibaren bir saat geçmişti. Ama iki karga, o noktadan geçen herkesi hala bıkmadan usanmadan korkutuyor ve o insanları oradan uzak tutmaya çalışıyorlardı. Nasılda fark etmemişim oradan geçerken. Meğer yaralı küçük bir karga varmış geçtiğim yola yakın. Bütün dertleri, o yaralı yavrularını korumakmış.

İnsanların kimi parmak sallıyor, kimi korkuyor, kimi ise şaşkın ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Bu olayı yaşadığımda hatırlamıştım. Yıllar önce, iş yerinin bahçesine düşen karga yavrusuna yardım eden bir arkadaşın, uzun zaman dışarı her çıkışında, anne ve baba karga tarafından taciz edilişine tanık olmuştum. Onu unutmuyorlardı, her kapıda görünüşünde sesleri kendilerinden büyük çıkarak ortalığı velveleye veriyorlar, üzerine saldıracak gibi dalışa geçiyorlardı. Oysa aynı kargalar, bizim ve kedilerin o bahçede oluşuna aldırmıyorlardı. Yuvadan düşen iki yavru karga kendilerini kurtarana kadar, anne ve baba karga tarafından haftalar boyu korunmuşlardı.

Yavrularının tehlikede olduğuna inanan kargaların, saldırgan olduğunu düşünüyorum. O nedenle toplumu korkutmanın, dehşete düşürmenin anlamı yok bence. Sadece birazcık daha dikkatli olmalıyız belki etrafımıza karşı. Sonuçta doğadaki en tehlikeli yaratık, yavrusu tehlikede olan canlıdır değil mi?


 
Toplam blog
: 75
: 1357
Kayıt tarihi
: 27.12.06
 
 

Her daim doğa ile yaşayan biriyim.. Çünkü işim doğa ile iç içe olduğu gibi evimizde de doğa ile bera..