Karışık Düşünceler

Karışık düşünceler içindeyim.Nereye baksam yürek burkan gorüntüler, acı çeken  çaresiz insanlar.Neden bunca acı? Ne için? Aklım almıyor. Her şey menfaat uğruna .

Son günlerde ekrana fazla takılıyorum. Sabah kuşağın da Müge Anlı. Öğleden sonra Esra Ceyhan ve yürek burkan hayat hikâyeleri, acı veren kayıplar  ölümler. Herkesin yaşam tarzı farklı olsa da çekilen acılar ve duygular aynı. 

Esra Ceyhan'ın yayınlamakta olduğu konu , kaybolan ve usûlsüzce evlâtlık verilen çocuklar ve akıbeti.

Dikkatimi çeken şey , bu olayların geçtiği yer devlet kurumu Adana Meydan Doğum Evi. Elbette kurumlar hata yapmaz. Fakat bu kurumları yöneten ve orada çalışan insanların insanca duygular dan uzaklaşıp maddiyat uğruna başkalarının hayatını karartmaları.

Bir çok annenin çocuklarını para karşılığı bir başka aileye verilmesi kadar viçdansızlık olabilirmi. Doğum esnasında anneye yapılan iğne ile günlerce kendine gelemiyen kadının sonrasında çocuğun ölü doğdu denmesi ne vicdana ne ahlâka nede insanlığa sığar."Ana yüreği " diye boşa söylenmemiş bir söz var. Anne yavrusunun ölüp ölmediğini hissetmezmi? Bu anaların yürekleri yıllarca yanmış. Şüphelenenler yıllarca evlâdını gözü yaşlı aramış. Nasıl bir vicdana sahip bu kişiler?

Ekrana bağlanan gözü yaşlı seyirci'nin anlatmış olduğu olay içler acısı. Şöyle ki!  İki genç bir yerde karşılaşırlar. Araların da duygusal bir yaklaşım oluşur. Ve birlikte oldukca samimi günler yaşarlar. Gün gelir evlenmek için karar alırlar. Her şey çok güzel ve sorunsuz gelişir. Tam düğün zamanı kızı evlâtlık veren ve her iki aileyi de tanıyan kadın şaşkınlık için de ve meçburiyet karşısın da gerçeği açıklamak zorunda kalır. Her iki genç kardeş olduklarını öğrenince bunalıma girer. Kız bir kaç yıl hastanede psikolojik tedavi görür. Yıllar sonra başkası ile evlenir fakat halâ kendini toparlayamaz.  Evlâtlarına sağlıklı bir anne olamamaktan yakınıyordu bunları gözü yaşlı anlatırken

Bu insanların vebali, gözyaşları bu günlerde gün yüzüne çıkıyor. İlâhi adalet karşısında kimse duramaz. Saklı hiç bir şey kalmıyor. Can yakanın canı yanıyor. 

Ben bunları izlerken duygularım ve düşüncelerim karışık ,insan olduğum için insanlığımdan utanıyorum. İnsanın insana yapmış olduğu zulmü hayvanlar yapmıyor.

Karışık duygular, karışık düşünceler için de kurulan yaşamlar karışık toplumları oluşturur. İnsanlar bu gün herşeye sahip olsalar da insanca duyguları ve düşünceleri kaybetmiş duruma geliyorlar. Ve bizi biz yapan değerlerden uzaklaşıyorlar.

Karışık düşünce ve duygulardan uzak bir toplum olmamız dileğimle hep birlikte inşaallah..

                       Hatice Büyükarı...