Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Eylül '15

 
Kategori
İnançlar
 

Kendi nefsi için değil, Allah rızası için yaşamak…

Kendi nefsi için değil, Allah rızası için yaşamak…
 

Kuran’da Rabbimiz bize insanın yaratılış amacını çok açık bir şekilde bildirmiştir. Dünyaya geliş amacımız Allah’a kulluk etmektir. Allah insanların hangisinin güzel davranışta bulunacağını denemek için dünya hayatını yarattığını bizlere şöyle bildiriyor:

Şüphesiz Biz insanı, karmaşık olan bir damla sudan yarattık. Onu deniyoruz. Bundan dolayı onu işiten ve gören yaptık. Biz ona yolu gösterdik; (artık o,) ya şükredici olur ya da nankör. (İnsan Suresi, 2-3)

O, amel (davranış ve eylem) bakımından hanginizin daha iyi (ve güzel) olacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, üstün ve güçlü olandır, çok bağışlayandır. (Mülk Suresi, 2)

Allah’ı düşünmeden yaşayan insanların birçoğu da yaratılış amaçlarını unutarak hareket ederler. Asıl sonsuz hayatları ahireti unutup, sırf bu dünya için yaşamayı amaç edinirler. En büyük hayalleri hep dünyaya yönelik olur. Halbuki bir insan biraz bile düşünse asıl hayatı olan ahiret için hazırlık yapması gerektiğini çok rahat anlar.

Allah dünya hayatını her açıdan çok geçici ve eksik yaratmış. En güzel insanın güzelliği çok kısa süre sonra hiç kalmıyor, çok büyük mevkilere gelen bir insan bir vesileyle işini kolayca kaybedebiliyor, insanın yüzü, vücudu, kıyafetleri hatta iç organları bile zamanla eskiyor. Eski dinçliği, gücü kalmıyor. Dünyanın en zengin insanı da gün geliyor ve o kara toprağın altına giriyor. Hem de yanında ne güzelliğini, ne kazandığı malları ne de prestijini götüremeden.

Dünya hayatı bu kadar geçiciyken insanın sadece kendi nefsi için yaşaması tabiki o insan için çok büyük bir kayıp olur. 60-70 senelik hayatını sonsuz bir hayata tercih etmekle Allah’ın rızasını, cennetini tamamen kaybetmiş olur.

Kendi nefsi için değil, Allah rızası için yaşamaksa dünyanın en güzel, en zevkli nimetlerinden biri. Bir insan tüm hayatını Allah rızası için yaşadığı müddetçe Allah insanın kalbine çok güzel bir huzur veriyor. Ama kendi nefsi için yaşayan insanlar da fark ettiyseniz hiçbir zaman hiçbir şeyden gerçek anlamda zevk alamıyorlar. Çünkü içinde Allah rızası olmayan her yaşam biçimi insana o iç huzurunu veremez.

Allah dünya hayatını özellikle insanların hoşuna gidecek şekilde yaratmıştır. Güzel mekanlar, güzel insanlar, kıyafetler, para, güç, şöhret; bunların hepsi özel olarak yaratılmıştır. Tüm bunlar Allah’ın bir denemesidir. Hepsinin bir sonu vardır. Ama cennette son yoktur. Cennette insanlar sonsuza kadar çok güzel yaratılırlar, nimetler sonsuza kadar kesintisiz devam eder, mekanların en güzeli ve bizim aklımıza bile gelmeyen birçok nimet hayal bile edemeyeceğimiz mükemmellikte sonsuza kadar devam eder. Bu nedenle insanın Allah’ın sonsuz cennetini kazanabilmesi için yapması gereken dünya hayatı veya kendi nefsi için değil Allah için yaşamaktır.

Allah’ın dünyada yarattığı tüm güzellikler hepsi birer nimettir. Ama önemli olan bu nimetleri yaşarken Allah’ı unutmamaktır.

Rabbimiz asıl hayatın cennette yaşanacağını, bu nedenle tüm çabamızın da sonsuz yaşam olan cennete yönelik olmasını hatırlatmıştır. Bu konudaki Kuran ayetlerinden bazıları şöyle:

Bu dünya hayatı, yalnızca bir oyun ve '(eğlence türünden) tutkulu bir oyalanmadır'. Gerçekten ahiret yurdu ise, asıl hayat odur. Bir bilselerdi. (Ankebut Suresi, 64)

Gerçek şu ki, ebrar olanlar (iyiler, doğru olanlar), elbette nimetler içindedirler. Tahtlar üzerinde bakıp-seyretmektedirler. Nimetin parıltılı-sevincini sen onların yüzlerinde tanırsın. Onlara mühürlü, katıksız bir şaraptan içirilir. Ki onun sonu misktir. Şu halde yarışmak isteyenler, bunun için yarışsınlar. (Mutaffifin Suresi, 22-26)

Allah dilediğine rızkı genişletir-yayar ve daraltır da. Onlar ise dünya hayatına sevindiler. Oysaki dünya hayatı, ahirette (ki sınırsız mutluluk yanında geçici) bir meta'dan başkası değildir. (Ra'd Suresi, 26)

Orda diledikleri herşey onlarındır; Katımız'da daha fazlası da var. (Kaf Suresi, 35)

Ayetlerden de gördüğümüz gibi Allah cennette bizim için yarattığı sınırsız nimetlerin yanında dünya hayatı çok geçicidir.

Şunu da unutmamamız gerekir ki; bir insan Allah’ın rızasını gözetmeksizin sadece kendi nefsi için yaşarsa, Allah insanın tüm yaptıklarını boşa çıkaracaktır. Dolayısıyla dünya hayatı için çalışıp yaptıkları her şey boşu boşuna yapılmış olacak. (Gaşiye Suresi, 3). Ama hayatı boyunca Allah rızası için yaşayanlar ise sonsuza kadar mutlu olacaklardır.

 
Toplam blog
: 16
: 1464
Kayıt tarihi
: 22.10.14
 
 

İstanbul doğumluyum. Orta okul ve liseyi Nişantaşı Anadolu Lisesi’nde okudum. Boğaziçi Üniversite..