Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Keser Döner Sap Döner

Keser Döner Sap Döner
 

İnsan ne oldum değil ne olacağım demeli. Hakikaten de keser dönüyor, sap dönüyor, gün geliyor hesap dönüyor. Bu lafı çok sevmeme rağmen hayatıma entegre edemedim gitti.

Mesele daha çok aile içi bir mevzu olduğundan ve ağırlıklı olarak benim dert yanmamın satırlara yansıması olacağından ilgi duymayanlar okumayabilir. Hani sonra “ulan bize ne senin aile sorunlarından” deyip bir de siz gelmeyin üstüme :)

Bilmeyenler ve bizi (sanal da olsa) tanımayanlar için kısa bir bilgi geçmem gerekiyor. Efendim evvelce de kimi yazılarımda bahsettiğim gibi bizim burada baş editör zevce hazretleridir. Hatta en baştır kendileri.

Ben yazımı yazdıktan sonra bilgisayardan çıktı alırım ve zevce hazretlerinin masasına koyarım. Zira yazıyı ilk önce onun okuması ve “okey” vermesi gerekiyor. Aksi halde başıma umulmadık işlerin gelme tehlikesi var. Nitekim kendileri bilimsel bir toplantı için seyahatteyken ilk evvel zat-ı alilerine okutup okeylettirmeden yayınladığım bir yazıdan ötürü az sıkıntı çekmedim. O konuya fazla girmeden sadede geleyim.

İşte bizim sistemimizde tarafımdan kaleme alınarak ve çıktısı alınan yazının zevce hazretlerinin masasına bırakılmasını müteakip, kendilerinin uygun bir vakitte yazıyı gözden geçirmeleri ve gerekli düzeltmeleri yapmaları ve “tamamdır” anlamına gelen bir çentik ile durumu tarafıma bildirmeleri ile döngü tamamlanır. Yani yazı yayımlanmaya hazır demektir.

Zevce hazretleri yoğun gündemi içerisinde bazen benim yazıyı okumayı geciktirir. Sabah vakitlerinde bırakılan bir yazının ertesi sabaha kadar “okey” almadığı yani incelenmediği olur. Ekseriyetle 24 saat içinde onay geldiğinden yazının yayımlamasında aman aman bir gecikme olmaz. Tabi 24 saati gecikmeden saymazsak :)

Lakin gelin görün ki Show TV’de yayınlanan Yetenek Sizsiniz yarışmasının yarı finalini müteakiben kaleme aldığım Aref Ghafouri’nin Sırrı Nedir başlıklı yazıyı da akşam üstü vaktinde tamamlayarak zevce hazretlerinin masasına bıraktım.

Akşam kendileri işten gelince eşyalarını bırakmak üzere çalışma odasına girdiler. Bir müddet kaldıktan sonra “yazıyı okudum” diyerek çıkageldiler. Şok oldum. Konu Aref olunca onay sistemi jet hızıyla işledi. Zaten zevce hazretlerinin Facebook sayfasına göz attığımda Aref’in videosunu paylaştığını ve bol gülücüklü mesajlar yazdığını gözlemledim.

Bu bana iki yıl öncesine götürdü. Bildiğiniz gibi bundan iki yıl önce Eurovision Şarkı Yarışmasında bizi temsil edecek olan Hadise kızımız şarkısını yılbaşı akşamı seslendirmişti. Bunu konu eden birkaç yazı kaleme almıştım, parantez içinde veriyorum ki isteyen okuyabilsin (Zengin Olmanın Sırrı ve Hadise'ye Yasak Geldi).

O tarihte Hadise yüzünden zevce hazretleri tarafından bendenize ekran yasağı getirilmişti. Şimdi yüce mahkemeden aynı şeyi ben talep ediyorum. Aref ortalıktan kaybolana kadar zevce hazretlerine ekran ve İnternet yasağı konulmasını istirham ediyorum.

Tabi buna kimin gücü yetecek bilmem :)

Sevgi, hürmet ve muhabbetle..

Murat HACIOĞLU

www.murathacioglu.com

http://twitter.com/murathacioglu

 
Toplam blog
: 656
: 1708
Kayıt tarihi
: 08.12.08
 
 

Allah kimisine “Yürü ya kulum” demiş. Ben onu “Yürü, yaz kulum” anladım. Yürü anca gidersin manas..