Keyfekeder Duygular

İlkbahar’ı sabırsızlıkla bekleriz ya…

Papatyaların harmonik görüntüsünü özlemle bekleriz ya…

İçimiz kıpır kıpır olur.

Çocuksu bir sevinç kaplar içimizi.

Laleler, yaseminler, karanfiller, güller; menekşeler, manolyalar, açelyalar…

İlkbahar ve yaz arasındaki geçiş dönemi bir başkadır.

Yeniden, yenilenme zamanıdır…

İnsanlar, çocuklar, babalar, anneler, dedeler, anneanneler…

Yeni bir umutla uyanmanın tadıdır; ilkbahar, ilkbahar sabahı…

İlkbahardan yaza geçiş ile başlarız, iyice bir gevşemeye ve rehavete…

Sabahları balkondan taze çiçek kokusunu duymak, güne onunla başlamak…

Sabah; doğa ve doğa’nın güzellikleri ile gözünü yeni güne açmak…

Yazın bunları yaşamak daha bir başkadır.

Kimimiz, belki Alaçatı’da; kimimiz, belki Bodrum Kız Kalesi’nde…

Yeni yeni aşkların ve başlangıçların peşinden buralara gelmişizdir.

Ama, hepsinden de müphem olanı; öyle de olsa böyle de olsa

hayatı duyumsamak, içine çekmek, tüm olumsuzluklara ve kötülüklere

rağmen, yaşamın özünü içine çekmek içindir çabamız.

* * * *

Nice yılları devirmişizdir. Nice dostluklara şahitlik etmişizdir. Geçen bunca yıllarda…

Kâh mutlu olmuşuzdur; kâh mutsuz olmuşuzdur.

Ama, yine de, yılın bu ayları, Temmuz, Ağustos, Eylül… Bir başkadır yaşanmışlıkların ve yaşanacakların içinde…

Dedim ya, insan yaz esintilerini duyumsadıkça, içine bir rehavet ve miskinlik zahir olur.

Yazın bir başkadır gökyüzünün maviliği; güneşin saran sarılığı…

Yaz aşkları, o ise adına  maniler, şarkılar, şiirler yazılan bir başka âlemdir.

Üzerinde hemfikir olduğumuz tek şey, doğanın bize sunduğu zenginlikleri, doyasıya yudumlamaktır.

Hiçbir çıkar ya da ikbal gözetmezsin papatya’yı ya da menekşe’yi koklarken…

Hiçbir çıkarın yoktur, yaz güneşinde ağaçların altında sana dolanan kediden…

Bilirsin, yazın parlayan güneş ışığında keyfekeder gezmeyi, dinlenmeyi, miskinlik yapmayı…

Eğer, çalışıyorsan; kışın çalışmanın sonundaki cefanın yazın sonunda sana rahatlama sunacağını!

Bilirsin ki, yaşam güzeldir. Doğanın bize verdiği her şey’in bir nimet ve külfet eşitliğinden ibaret olduğunu…

Ama, insanoğlu, daha fazla tüketme ve daha fazla hırs ve ihtiras kurbanı oldukça; belleğimizde masalsı izler bırakan baharın ve yazın görsel şölen geçidi; yakın bir süreçte, sadece, anılarımız olacaktır…