Kıbrıs'ta barışın mimarları...

20.02.2009 tarihinde, TRT2’de , TRT Kıbrıs Haber Servisi’nin hazırladığı “Kıbrıs’da barışın mimarları” adlı belgesel filmi izledim.

Bir başka deyişle “özde barışın mimarları olan ve KKTC’de bulunan Türk Barış Kuvvetlerinin” belgeseliydi.

1974’te Kıbrıs Türk Mücahidinin elinde kalan son undan elde ettiği, 40 ekmeği gelen Türk askeri ve Kıbrıs Türk halkıyla paylaşmıştı. İşte o günden bu yana Kıbrıs Türk Mücahidi, Mehmetçikle, vatan topraklarının hangi şartlarda nasıl kazanıldığının bilincinde, yürek yüreğe KKTC topraklarında barışın varlığı için görev yapıyor.

1974’te mücahidin son 40 ekmeğin hikayesi dilden dile dolaşırken, bugün mehmetçik çok şükür en iyi şartlarda ve en güçlü haliyle, en modern tesislerde eğitimlerini yapmaktadır.

KKTC’de bulunan, Türk askeri kışlalarında, modern tesislerinde günde, (6 ton buğday) 60, 000 ekmek ile 14, 500 asker doyuruyor.

Belgeseli izledikçe Kıbrıs Türk Halkı olarak ne kadar şanslı olduğumuzu düşünerek, Kıbrıs’taki Türk askesiyle defalarca gurur duydum.

Serhat Ekinci Albayın, programda da dile getirdiği gibi “Türk askeri, Kıbrıs Türk Halkının ve adanın topyekün gelişmesini hedefliyor. Her subay, Ast. Subay, erbaş ve er, KKTC’de bulunduğu süre içerisinde en az bir ağaç ekmiştir ve o ağaca bakmış bir sonra vatani görev için gelenlere emanet etmiştir.

KKTC’de bulunan Türk Askeri, sadece bir yılda 108, 000 fidan ve son 6 yılda 720, 000 adet fidan dikmiştir.

Türk askerinin, Kıbrıs Türk Halkıyla birlikte yürüttüğü “yeşillendirme seferberliği” aralıksız devam ediyor.

Son zamanlarda belli kesimlerce ortaya atılan ve gerçekle yakından uzaktan ilişkili olmayan bir yargıyı da Türk Askerlerine ve ailelerine sordular.

-“KKTC halkı Türkleri sevmez mi ?”
Türk askerinin cevabı:
-“Bu tamamen yanlış bir bilgilendirme, Kıbrıs Türk Halkı Askerini seven ve sadece ona güvenen bir halktır.” “Bunun doğru olup olmadığını görmek isteyen varsa, gelsin Kıbrıs’ta yerinde doğrusunu görsün” dedi..

KKTC topraklarının sadece %9 kadarı askeri alan olarak kullanılmaktadır. Kıbrıs’ta vatani görevini yapan Mehmetçik ve ailesi çok rahat ve huzurlu.
Hatta bir subay eşi, KKTC’de yaşamın önyargısız bir yaşam olduğunu söylüyordu.

-“KKTC’ye geldik ve Kıbrıs Türk Halkının geçmişte neler çektiklerini öğrendik. Onların acılarını paylaştık .”

Programın akışı içerisinde askeri ailelerin olduğu bir köyde yaşayan bir yabancının askerle ilgili ifadeleri de gurur vericiydi.

-“Asker çok dürüst, nazik ve misafirperver . Askeri aileler halkla uyum içerisinde yaşıyor” diyordu Bayan Due.

Bir vatandaşımız ise endişelerini dile getiriyordu: “ Türk askeri herhangi bir zamanda bu adadan Türk Ordusunu çekerse, bu adada bir tane Kıbrıs Türk’ü kalmaz” diyordu...

Türk Askerinin adadaki varlığı, Serhat Ekinci Kurmay Albay’ın söylediği gibi, “Lozan Barış Antlaşmasının 16. maddesinin yarattığı dengenin muhafazasıdır “.
Dolayısıyle de bulunan ya da bulunacak olan herhangi bir çözümüm sürdürülebilir olup olmadığı önemli.

Türk Askerinin adadaki görevi, işte bunun için devam ediyor.

Anadolunun doğal uzantısı olan KKTC ve Kıbrıs Türk Halkı, bugün öz ve öz Türk ordusu Mehmetçiğin adaya getirdiği BARIŞ sayesinde, huzur içinde, özgür ve güven altındadır.

Dost ola düşman bile, Mehmetçik bu adada asla misafir değildir.
Mehmetçik Kıbrıs adasındaki barışın mimarıdır.

Kalıcı çözüm olmadan da bu adadan gidecek bir mehmetçik yoktur.

Emine Sütcü
20.02.2009