Kilisede mum yakmak

Büyük önderimiz Atatürk'ün Türk çocuklarına armağan ettiği, bugünlerde tüm dünya çocuklarının bayramı olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, dünyada çocuklara armağan edilen tek bayramdır. Milletçe geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza verdiğimiz değerin bir göstergesidir.Bu güzel ve anlamlı günü coşkuyla kutlamamız, nesilden nesile artarak coşan yurt sevgimiz, çocuk sevgimiz, gelenek ve göreneklere bağlılığımız, diğer uluslarca imrenildiği inancındayım.Ne mutlu Türk insanına ve ne mutlu Türk çocuklarına.
23 Nisan gününü özel bir gün olarak kutladığımız gün, başka bir amaçla kutlanması için yıllardır yapılan bir çalışma var.

Büyük Ada'da Aya Yorgi Klisesinde dilek ve temenni günü. Yapılan propagandalara göre, bu gün bu kiliseye giderek mum yakıp, dileklerini bir kağıda yazarak, kilisenin bir yerine bırakanların dilekleri en kısa zamanda oluyormuş. Geçmiş yıllarda sadece Rum vatandaşlarımızın itibar ettiği bu gün, aradan geçen süre içinde yapılan propagandalarla etkisini öyle göstermiş ki, dileklerinin yerine geleceğini inanan binlerce vatandaşımız ada yollarına düşüp, mum yakma yarışına girmişlerdir.

Kalabalığın meydana getirdiği izdihamı bir bölük kuvvetindeki çevik kuvvet zor önlerken, kiliseye girmek için sırada birbirlerini ezercesine ilerliyen insanlar, birbirlerinin kolunu ısıracak derecede kavgaya tutuşanlar ve sıraya girmeden içeriye girmek istiyenlere sarfedilen ağza alınmayacak lafları duyan ve bunları mütebessim bir yüz ifadesiyle kilisenin üst katından izliyen görevliler, büyük bir iş başarmanın zevkini çıkarıyorlar gibiydi. Bizim hurafelere inanan insanlarımızın görüntülerini çeken yabancı medya da, biraz şaşırmış olmalıydı. Müslüman bir ülkede bu kilise sevdası biraz garip kaçmıyor mu?

Önceleri ada ticaretine ve turizmine katkı olarak yorumladığım olay, dün gördüğüm manzarayla tamamen zıt görüntüler veriyordu.Kiliseye çıkan yokuşun başında faytondan indiğinizde sağlı sollu kurulan tezgahlarda satılan incik boncuk, metal ve ametallerden yapılan malzemeler;hastalıktan çocuk sahibi olmaya, ev ve araba sahibi yapmaktan, ünüversitede istenilen fakülteye girilmesini sağlayan sihirli bir güç olarak sunuluyor.Hele o mumların kuvveti inanılır gibi değil, düşünmeden yazdım okur musunuz?

Kırmızı mum aşk için, beyaz mum sağlık için, mavi mum kariyeri yükseltiyor, sarı mum şans dağıtıyor.Lacivert mum yakarsan arabayı kaparsın, pembe mum kısmet açıcı hayalindeki sarışın mavi gözlüyü veya doktor mühendis senden kaçmaz.Turuncu mumu yak istediğin fakülteye kapağı at.Mor mumun alevi sönmeden istediğin semtten evi kap.Hele bir de yeşil mum yakarsan para da sende huzurda.

Kiliseye çıkarkan bir makara ipliği açarak yukarı doğru yürüyenlerin kısmeti öyle açılıyor ki kapatabilene aşkolsun.Yukarı doğru çıktıkça elinde kesme şeker paketi olan insanlardan bir şeker alıp, Allah kabul etsin demeyi unutmayın.Onların dileği olduğundan şeker dağıtıyorlar.Aslında zeytinyağı da götürmek lazımmış ama o biraz pahalı, ucuza kaçmak lazım.

Biraz daha yukarda her milletten misyonerler bedava İncil dağıtıyorlar.Geçmiş senelerde bir misyoner 1-2 koli incil dağıtırdı.Bu yıl baktım misyonerlerin ve İncil kolilerinin adetleri kütüphane kuracak kadar artmış.Hristiyan vatandaşlarımızın sayısı artıyor olmalı.

Zorlu tırmanışı bitirip, kavgalardan ve çelik kuvvet barikatını aştıktan sonra (oradaki görevli polislere küçük bir ikramiye verme imkanı yoksa, bir teşekkür belgesi vermek lazım) girilen kilisede yabancı filimlerde görüldüğü gibi dua edenlere sen kanma kardeşim, biz iki elimizi yukarı doğru açarak dua ederiz.Duvara sürüp uğurlu hale getirdiğin metal parayı sakla bakalım, sana ne kazandıracak?Dileklerini sıraladığın mektuplarını keşke abartmasaydın, o kağıtları okuyanlar gülme krizine yakalanabilirler.

Ama hurafeler ve propagandalar o kadar güçlü ki insanlarımız bunlara kanıyor ve medet umuyorlar.Başkalarının ekmeğine yağ süreceğimize, biraz kafamızı çalıştırırsak, elde edemiyeceğimiz hiç bir şey yoktur.

Nice 23 Nisan'lara Ata'mızın izinde, birlik ve beraberlik içinde kutlamak dileğiyle,
Hoşçakalın...