Kim bu ‘Suriye Demokratik Güçleri’?

“Suriye Demokratik Güçleri” bir yıl kadar evvel zuhur etti. O günlerde, Arap-Türkmen ve Kürtlerden oluşan bir “kuvvet” diye kamuoyuna ilân edildi.

Adı geçen kuvvet yine gündemde… Türkiye’nin “kırmızı” çizgisi olan Fırat’ın batısındaki, uzunluğu 98, derinliği 40 kilometre olan sahayı, yani "Mare Hattı"nı  IŞİD’den ele geçirmek üzere… Yalnız şimdi Türkmenler yok. Milliyet’in verdiği habere göre; 2.750’si Arap, 400’ü YPG’li olmak üzere, toplam 3.150 kişilik bir kuvvet Menbiç’e doğru iki kol halinde ilerliyor. (08 Haziran 2016)

Bu “kuvvet”i Amerika’nın başını çektiği koalisyon güçleri destekliyor. Haberde çok ilgi çekici bir detay var; bu kuvvet, “Türkiye’nin hassasiyetleri dikkate alınarak” oluşturulmuş. Türkiye de buna inanmış olmalı ki bu “kuvvet”in ilerleyişini, top atışlarıyla IŞİD mevzilerini vurarak destekliyor.

Peki, böyle bişey olabilir mi? Yani Arap-YPG işbirliği olabilir mi?

Haddizatında, oluşturulan güçteki “Arap” yoğunluğuna bakacak olursanız, YPG’lilere pek de ihtiyaç yokmuş gibi gözüküyor. Buna rağmen YPG’liler neden bu gücün içinde?

x   x   x

YPG, Arap ve Türkmen köylerini yakmıştı

13 Ekim 2015 tarihli ntv.com.tr’de, Uluslararası Af Örgütü’ne dayanılarak verilen habere göre, “YPG, Arap ve Türkmen köylerini yakarak, sivillerin yaşadığı 14 köyü kullanılamaz hale getirdi ve bölge sakinlerini zorla göç ettirerek insanlık suçu işledi.”

20 Haziran 2015 tarihli Yeniçağ’da ise, “Haseke ve Cezire adlı kırsal bölgelerde bulunan Arap ve Türkmen köyleri YPG tarafından bombalanarak pek çok sivilin öldürüldüğü ve kaçmaya zorlandığı” bildiriliyordu.

Şimdi, hâl böyleyken, YPG’nin Araplarla işbirliği yapmasına imkân var mı?

Biz bunu mümkün görmüyoruz.

ABD, Türkiye sınırının 700 kilometresinde olduğu gibi, söz konusu bölgeye de YPG’yi yerleştirmek için, Türkiye’nin “hassasiyetlerini dikkate alarak”, bu örgütün adını değiştirme operasyonu yapmaktadır.

Kısaca, Demokratik Suriye Güçleri denilen oluşum terör örgütü YPG’nin ta kendisidir.

x   x   x

Faydalı Bilgiler:  Demagoji ve demagog

Yunanca’dan dilimize geçen bu sözcüklar, “halk avcılığı veya halk dalkavukluğu” olarak karşılanır. Yani bir kişinin veya grubun, halkın duygularını, arzularını, taleplerini kamçılayarak, “nabza göre şerbet vererek” gerçek dışı ve abartılı söz ve vaatlerle halkın gönlünü kazanmak ve onu dilediğince yönlendirmek demagoji yapmaktır. Bunu başarabilmek için güzel, etkili, abartılı ve gerektiğinde yalan da içeren konuşma sanatını icra edene de demagog adı verilir.

Anadolu Üniversitesi, AÖF, Siyasî Düşünceler Tarihi(S. 11)