Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Eylül '16

 
Kategori
Şiir
 

Kırık aynam

Kırık aynam sen söyle

İçimin ışıklarının derinliği

Sen söyle beni sevdiğini

Her duyduğumda sağır et beni

Aşka kolaçan eden kalbimle öldür beni

Kırık aynam sen söyle

Kaç damla süzüldü gözlerimden

Kaç kez kıvrıldı umutlarım

Neyi giyinsem o sineme gam ekti

Neyi sölesem saçlarıma ak düştü

Kırık aynam ne olur sen söyle

Belkide umudumun keskinleşti gözlerimde

Belkide ince ince kıydın düşlerimi

Nasıl nasıl yapabildin bunu bana sen söyle

Renk renk oldu görünüşüm bilrim

İçimdeki kederim boğdu beni

Ne gidebildim bir adım öteye

Ne de varabildim sana bir adım

Kırık aynam sen söyle

Şimdi ben tesllimi kimden bulayım

Sen misin gamı diyara  kokunu süren

Baharın gelişiyle can bulan ölü ağaçlar

Benimde ölü bedenim can bulur mu

Yok mu figanım benim

Meftun eyledin beni canı gönle

Dargınım doğduğum güne

Dargınım geçen otuz iki seneye

Sanki her şey yüklendi omuzlarıma

Ve gözlerim yoğunluktan çökmüş gibiyim

Kırık aynam sen söyle ne zaman biter bu nefesin

Yüzümün rengi soldu

Bağrımda alevler toplandı düğüm düğüm

Kimseler işitmesin diye sürme çektim

Kimseler okumasın diye sahte gülüş attım bahara

Sen söyle kırık aynam

Şimdi bu revamı bana

Yıkık dökük bir kentim şehrimde

Tamir edilemez oldum o gönülde

Kaç söz beni ayakta tutar

Kaç umudum kaldı ki yağmalar ömrümü

İşçisi kalmadı bu şehrin

İş kazası geçirdi kalbim

Ve hiç iyileşemeyecek bir yara aldı

Diren yalnızlığım diren

Birgün bu kalbte durur anne olmadan ölür

 
Toplam blog
: 360
: 1251
Kayıt tarihi
: 12.06.09
 
 

İnsanlar için en güzel hediye, hiçbir masrafa ihtiyaç göstermeyen tatlı bir  gülümseyiştir. Hz. S..