Kitaplarım... (3) ve (4) ''Keloğlan'' ve ''İbiş ''

Türk kültürünü çağlar öncesinden günümüze, elinde ''Bilgi kepçeleriyle'' taşıyan ve belgeleri '' imbikten ''geçirerek edebiyatımıza kazandıran abide şahsiyetlerimiz vardır.

Masal dünyamızın lideri merhum, EFLATUN CEM GÜNEY'İ de burada rahmetle anıyoruz.Bu altın kilometre taşlarımızı, günümüzün medya kuşatmasına uğrayarak hedefi şaşırtılmış insanımıza tekrar anımsatmak ve onları yaşatmak bu ülkenin ekmeğini yiyen, pınarlarından su içen her aydının boynunun borcudur.

Emperyalist devletler, yıllardır uyguladıkları planlı senaryolarla başta Afrika ülkeleri olmak üzere bugün yüzlerce geri kalmış ülkelerin geçmişiyle bağlarını kopararak kendilerine birer ''Uydu ''haline getirmeyi başarmışlardır.

Bugün Pakistan'da, Hindistan'da çöpçülerin bile ana dili gibi İngilizce konuşmaları onların çok bilgili oldukları anlamına gelmemektedir tabi...Sıcak çöllerde susuzluğa dayandıkları için ''Regl dönemi '' sorunları zenci kadın askerlerin seçilmesi de tesadüfi değildir. İnsanların bedenleriyle birlikte kültürleri de sömürülmüştür.

Atatürk'ün ve Türk Ulusu'nun şanlı Anadolu İhtilali olmasaydı, bugün hangi sıkıntılar içinde olabileceğimizi hayal bile etmek istemeyiz.Marşal planları dahilinde yoksul ülkeler kategorisine alınarak, ABD'li ve İngiliz çocukların eski giysilerinin bizlere giydirildiği günleri az çok anımsarım.

İngiliz Bayraklı çuvallardan çıkan ne idüğü belli olmayan ''Süt Tozları '' içirilmiştir bizlere...Arkasından Amerikan subaylarının lideri ''Kahraman Tommiks''in(?) , ''Teks''in, ''Teksas''ın ''Vahşi Kızılderililerle (?) yaptığı ve her seferinde muzaffer oldukları renkli kitaplar girmiştir çocuk dünyamıza...

Tommiksin arkadaşları olan sarhoş konyakçı ve kırmızı yanaklı şarapçı profesörün sayesinde içki kültürümüz(!) artmıştı...Suat Yalaz'ın ''Karaoğlanı'' ve Ersin Burak'ın ''Tarkanı'' da olmasaydı ''Çilli kız'' Rodi'nin aşkıyla gezen nesiller;Orta Asya güzellerini hiç tanıyamayacaktık.

Bir zamanlar Cumhurbaşkanımızın bile hayranlıkla okuduğu ve bugün hala tiryakileri olan ''Ret Kit'' önceleri ağzından düşürmediği sigarasını atıp son yıllarda ''Maydanoz''çiğnemeye başlamıştır.Tabi ABD patentli sigaralara müptela ettikten sonra...Dalton Kardeşler de süper güçlerin zoruyla, ailemizin bir parçası olmak zorunda kalmışlardır...

Bu hengame içinde medya maymunlarından da nasiplenen halkımız gerçek kültürünü, masallarını, destanlarını unutmuştur.Yıllarca masal sevgisini çocuklarımıza kazandırmaya çalışan kültür abidemiz, Eflatun Cem Güney, bu uğurda gözlerini yitirerek hayata veda etmiştir.

“Yokuşlarda ter dökerek, inişlerde tırnak sökerek giderken önlerine öyle bir dağ dikilmiş ki, ne dolanı çıkılır, ne tırmana tırmana. Ha işte, bu dağın böğründe bir yol bir iz ararken görmüşler ki, ne görsünler, gözleri ışıl ışıl, tüyleri kolan kolan bir kurt, bir çalı dibinde inildeyip duruyor. Meğer kurdun ayağına öyle bir çakır diken saplanmış, öyle bir çakır diken saplanmış ki, nasıl deyim, kara saplı bıçak gibi, ta varıp kemiğe dayanmış...”

Az mı dinledik buna benzer masalları radyonun gözde iletişim aracı olduğu günlerde. Yazı dilinden başka bir anlatım bu; halk hikâyelerinden izler taşıyan, biraz da meddahları hatırlatan. Masallarda böyle kişisel, kendine özgü bir anlatım yolu tutturmuştur.

Eflatun Cem Güney.Oğluyla birlikte Dertli Kaval hikâyesini yazdı, ne yazık ki hikâyenin gazetelerde yayımlanacağı günlerde oğlunu yitirdi. Tarifsiz acılar yaşadı, kırk gün kırk gece kapanarak İnsan Çocuğa Ağıtlar’ı yazdı.

Çalışmaları ilgi ve beğeniyle izlendi. Masal alanındaki çalışmaları uluslar arası bir seçici kurulca dünya çocuk ve gençlik edebiyatının en iyi örnekleri sayıldı, ona Andersen Ödülü verildi. “Hans Christian Andersen Medal Kurumu” çağdaş masal yazarları içinde, Eflatun Cem’in Açıl Sofram Açıl kitabındaki masalları, 55 milletten şeref listesine aldığı 11 eser arasında en mükemmeli kabul etti, ona Andersen Payesi Şeref Diploması ve Dünya Çocuk Edebiyatı Sertifikası verdi (1956). 1960’ta “Dede Korkut Masalları ile aynı ödül bir kez daha verildi Güney’e.(MEB Dergisi)
..........

Bendeniz de masal çorbasında bir tutam ''Tuzumuz'' olur inancıyla ''KELOĞLANIN MACERALARI '' ve 'İBİŞİN MACERALARI'' İsimli masal tadında iki kitap hazırlığım dün sona erdi.Şimdi, kitabını bastırmak için yola çıkmış bulunuyorum.

Her iki eser de müzikli yaratıcı drama türünde yapıtlardır.1200 adet ilköğretim öğrencisinin hayali kurgularından esinlenilerek hazırlanan bu dramalarda güncel sorunlardan eğitim, sağlık, eğlence, beslenme, çevre koruma, basın, magazin ve spor gibi konular çocukların gözüyle eleştirilmektedir.

Ve çocuklarımızın büyüklere vereceği derslerle sonlanmaktadır.Tüm oyunlar müziklidir ve her alanda oynanacak orta oyunu tipinde hazırlanmıştır.

Alanında bir ilki gerçekleştireceğimiz bu çalışmalar ''Yaratıcı Drama Derslerimde'' öğretmen ve öğrencilere, 10 Mart itibariyle seminerler biçiminde de sunulacaktır.

Kitabın basımında bizi şereflendirecek olan ''Sponsorları '' a da bu zevki tattırmak isteriz.

Bol kitaplı günlere...