Kolay para kazanma yolu, telefonla fal bakma

Dün İzmir’de arkadaşımla birlikte Kemeraltı’na alış verişe gittim, Kızlar ağası hanının çevresinde gezinirken, kahve içilen mekânlara bakındık ve o yerlerden birisine girdik. 2 tane hanım oturmuşlardı, görevli ’den kahve istediler, hatta birisi: “ Ben 2 tane ayrı kişiye fal baktıracağım” dedi. Görevli bayan bize: “ fal baktırmak ister misiniz?” Diye sordu, bende fala inanamadığımızı belirttim. Derken insanlar akın akın gelip sıraya girdiler, herkes fal bakacak hanımın her şeyi çok güzel bildiğini söylüyorlardı. Yanımdaki hanım: “Yukarıdaki falcı sayesinde iflastan kurtuldum, mahkemeyi kazandım” diyerek herkesi özendirmeye çalışıyordu. Bu tip kişilere eskiden “tırnakacı” derlerdi. Belki o yerden para alıyor, insanları fal bakmaya yönlendiriyor.

Kahve falı oldukça eski ve son derece klasik kehanet yöntemidir. Öncelikle Müslüman ülkelerde, özellikle de Türkiye’de çok geçerli bir fal şeklidir. Kahve fincanı telvesinin oluşturduğu şekillere bakarak yorumlanır. Bazı kişilerin altıncı hissi kuvvetlidir buna dayanarak fal bakan kişinin içinde hissettikleri ağırlık kazanır.

Oturduğumuz mekândaki hanım telefonla da fal bakıyormuş. Kahve 3,5 TL, fal 25 su ile birlikte 30 TL. Doğrusu çalışıp yorulmadan kolay para kazanma yolu. Yetkililer acaba o tip yerleri hiç kontrol etmiyorlar mı bilemem.

Üniversite son sınıfta idim, arkadaşlarım Ankara’nın Altındağ semtinde bir mahallede bir bayanın çok güzel kahve falı baktığını ve falının çıktığını ısrarla belirterek fal baktırmaya gitmemiz için ısrar ettiler. Kahveler evde içilecek fincanlar fal için kapatılacak ve falcıya götüreceğiz. Biz beş kafadar arkadaş kahveleri içip kapattık, otobüse binerek belirtilen adrese geldik. Kapının önünde lüks arabalar park edilmişti, içeriye girip fal baktıracağımızı belirttik, bize dışarıda beklememiz söylendi.

İyi ki dışarıda ir ağacın altında bekledik, biraz sonra polis ekipleri gelip evi bastılar, polisler, orada fal baktıracak on kadar hanımı alarak arabalara bindirip götürdüler. Anamızın duası başımızdaydı, biz içeri girdiğimizde o baskın olsaydı yanmıştık.

Ertesi günü Ulus Gazetesinde, “Sosyetenin ve öğrencilerin dolandırıcı falcısı gözaltına alındı” diye bir haber çıktı. O olaydan sonra fal baktırmamaya yemin ettik ama,  arkadaşlar kahveleri içince fal kapatıyoruz, laf olsun diye birkaç şey söyleniyor. Bazen de altıncı duygusu kuvvetli olan arkadaşlar yüzümüze bakarak gerçeğe uygun şeyler söylüyorlar. “Fala inanma, falsız kalma” Sözü atalarımızdan kalma.

NAHİDE ÇELEBİ