Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Ağustos '10

 
Kategori
Anılar
 

Komik miyim ne?

Komik olaylar mı beni buluyor? Yoksa ben mi komik biriyim? bilemiyorum. Ancak zaman zaman Murfy nin kurallarını birebir yaşadığım öyle kör talih durumları oluyor ki anlatamam. Öyle arkadaşlar seçmişim ki onlarda benden beter. Lorel Hardy gibi dolaşıp duruyoruz. 

Öğretmenlik yaptığım yıllarda tanıyıp, hep çok sevdiğim insanlardan olan matematik öğretmeni arkadaşım otobüse binmiş. Oturacak yer olmadığı için dikey duran direklerden birine tutunmuş ve otobüs hareket etmiş. Birkaç durak sonra hemen yakınında koltukta oturan adam “Müsaade eder misiniz? Ben ineceğim de” demiş. Arkadaşım da direği bırakıp geri çekilmiş. Adamcağız direği de alıp otobüsten inmiş. Kızcağız aptallaşmış bir şekilde bakakalmış. Sonradan anlamış ki o direk adamınmış otobüsün değil. Hani şu banyo perdesini takmak için kullanılan borular var ya işte onlardanmış. Adamcağız büyük bir sorumlulukla arkadaşım düşmesin diye 4 durak boyunca direği hiç kıpırdatmadan tutmuş e pes doğrusu….Böyle sadık erkekler de var demek ki…

Başka bir dünya tatlısı arkadaşım daha var. Kendisi Çalışma Bakanlığında çalışırken bütün arkadaşları koşturup Atakule de ki bir mağazadan çok ucuz ama az defolu giysiler alıyorlarmış. Bu da çok özenmiş. Koşmuş gitmiş. Mağazada bir hengame her şeyler havada uçuşuyor. Bu da bir bluz kapmış inanamamış bir tek defo bile yok. Çok şanslı olduğuna inanıp hemen almış. İşyerine gelip sevinçle bluza baktığında tek kolunun olmadığını görmüş. O defo diye küçük delik falan aradığı için koskoca kolun olmadığını fark edememiş. Tekrar taksiye binip geri gitmiş. Bluzu değişmiş. Ucuz bluz ona normal bluz fiyatına denk gelmiş. 

Çok eski bir arkadaşım giriş katta oturuyor. Yaz günü pencere açıkmış. Oğlu salonda oynuyor kendisi de mutfaktaymış. Büyük oğlunun öğretmeni de oradan geçiyormuş. Camdan bir sesleneyim demiş. Ama arkadaşımın ismini hatırlayamamış. Küçük oğlana” annenin adı neydi?” diye sormuş. O da çok muzur bir çocuk ya annesinin ismi Nilüfer olduğu halde o “Münife “demiş. Kadıncağız başlamış” Münife hanım “diye bağırmaya. Arkadaşım duyuyormuş ama hiç aldırmıyormuş. Kadın bir hayli seslendikten sonra arkadaşım ne oluyor diye gelmiş. Sonra kendine seslenildiğini anlayınca oğlanın yaptığın kızmak gerektiği halde oturup gülmüşler. 

Başka bir arkadaşımın bir anısını anlatmazsam bana küser. Birgün alışverişte nasıl kendini kaybetmişcesine rafları ve askıları karıştırıyorsa artık.. Sırtına dokunan eli epey sonra fark etmiş. Efendim diye dönmüş. Tezgahtar kız” hanımefendi onlar personelin paltoları, lütfen karıştırmayın” demiş. Tabii bizimki mosmor… 

Opera izlemeye meraklı bir dostumun anısı da hatırı sayılır cinsden. Ankara Opera ve Balesinin Binasında sergilenen adını hatırlayamadığım bir oyunda oyunun en can alıcı anında tenor artık alkış toplayacağı en güzel çıkışını yaparken birden sahnede bir kedi peydahlanmış Kedi baritonun ayaklarının dibinden ayrılmayıp kıyafetinin eteklerine dolanıyormuş. Bir iki itekler gibi yapmış ama kedi hiç oralı değil. Sonunda adamcağız aryasını söylemeye devam ederek kediyi kucaklayıp sahneden aşağıya bırakmış… 

Babamın bir arkadaşı babama Muzaffer bey deyip duruyormuş. Birgün babam dayanamayıp Benim adım Necati demiş. Adam şöyle bakıp” aa o zaman neden sana Muzaffer diyorlar “demiş. 

Akçakoca da MTA nın kampı vardı. Biz her sene oraya giderdik. Yine böyle bir gidişimizde adı Cengiz olan bir vatandaş bizim sabah gazetemize dadanmıştı. Bizden önce kapıp okuyordu.(gazete parayla isteniyordu) Her sabah bu işi yaptığı için bizde ona beleş Kemal(güngörmüşler adlı çizgi romanın bir karakteri) ismini takmıştık. Annem de adamın ismini Kemal zannetmiş. Bir gün annem adamın karısıyla oturup sohbet ederken, ” Kemal bey nasıl?, Kemal bey şöyle yaptı . Şöyle dedi” diye kadınla konuşmaya başladı. Bir müddet sonra kadın” pardon Kemal bey kim? “deyince biz oradan kaçtık. Sonra annem durumu çok zor düzeltmiş tabikii. 

Kendi şapşallıklarımı başka bir yazımda paylaşacağım. Çünkü benimkiler bir roman oluşturur. 

 
Toplam blog
: 80
: 640
Kayıt tarihi
: 06.07.10
 
 

Fizik Mühendisiyim. Ankara'da oturuyorum.Türkiye' radyoaktif kaynak giriş ve çıkışını takip eden bir..