Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mart '16

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Komşunun komşusu vardır

Komşunun komşusu vardır
 

Çiğ köfteci Ali var aklımda, iş yapsın dükkanı kapanmasın istiyorum.

Kısa boylu, bıyıklı, çekingen, konuşmayı sevmeyen bir adam, fayans ustasıymış daha önce, ne olmuşsa olmuş, çiğ köfte dükkanında buluvermiş kendini...Evi yakın olsa gece on ikiye kadar beklermiş de ev uzak, araba da olmayınca erken kapatıyormuş,şimdilik.

Yaz aylarında bisikletle gidip geliyormuş fakat o da ayrı bir dertmiş, rahat bırakmıyormuş mahallenin köpekleri, bilmiş bilmiş " gayet iyi bilirim arkadaşım" dedim, "zamanında" diye başlayan bir hikayenin girizgahına hazırladım kendimi, baktım kahramanlık hikayesi yerine geçecek, laf havada kalacak gülümsedim...

" Bir şey söyleyecektin ağabey?"

" Unuttum yahu elli tane tilki var kafamda, kuyrukları birbirine değdim mi..." cümlem bitince önemli bir adammış gibi hissettim kendimi...

 

Hafta sonu balık planımız vardı lakin olmadı, hava da güzel olunca ellerim ceplerimde yollara vurdum kendimi, eski mahalle, ondan daha eski mahalle, en eski mahalle, aynı kentte ne çok taşınmışım yahu! Bildiğin komşu koleksiyonum var.İş isimleri hatırlamaya geldiğinde çuvallıyor, sohbet ederken çıkarmaya çabalıyorum;

" Emekli oldun mu ağabey?"

" Yenge, çocuklar nasıl?"

" Selam söylersin çok...Bize de bekleriz." Komşuyken de gidip gelmişliğimiz yok halbuki, merdivenlerde, asansörde, otoparkta tesadüf karşılaşmalar, selamlaşmalar hepsi o diyecektim, değil, aynı sitede yaşayan insanların aylarca içlerinde biriktirdiklerini kustukları site toplantıları var.

Yahu ne komik şeydir o öyle!

Mühim adam pozları, iş kadınıyım havaları, yoğun olmasam yöneticiliğin kralını yaparım tavırları, dikkat çekme, öne çıkma çabaları, arada utanıyor kıpkırmızı kesiliyor,gülmemek için dudaklarımı ısırıyordum.

" Bir yönetici olarak, profesyonel yorumumu isterseniz..."

Konu; bacaları tıkayan kargalar.

Cümle sahibi; muhasebe sorumlusu...Kargalara verdikleri zarardan dolayı fatura kesecek olsak!

" Fransa müthiş bir yer, hele Paris, gittiniz mi hiç Ali bey?"

" Arabayı değiştirmeyi düşünüyorum, Mersedes mi BMW mi kararsız kaldık, siz ne önerirsiniz?"

Arkadaş sanki ben hayatımda o arabalara bindim de!

" Görüyorum siz hafta sonları balığa gidiyorsunuz, müsait bir zamanda ben de gelmek isterim."

Şimdiye kadar komşulardan kimseyi balığa götürdüğüm olmadı, geride şahit bırakmamak lazım! Sabaha kadar bekleyip, tek derya kuzusu yakalayamadığım oluyor, yılların balıkçısıyım icabında, iki balık için karizmayı mı çizeceğim, parası neyse verip, alıyorum levrekleri...

Püf nokta farklı cins balıklar almakta, iki levrek aldıysan, bir mercan, bir karagöz sıkıştıracaksın araya ki; vatandaş uyanmasın.

Komşuyu götürdün yanında;

" İki gözüm önüme aksın para ile aldı balıkları!"

Doğrularlar hemen, anında satarlar...

Hadiste de öyle geçer zaten; " Komşusu aç yatarken, tok yatan bizden değildir"

" Al komşunu balığa götür" diye hadis var mı?

Yok.

Bundan işte!

 

Çiğ köfteci Ali'nin dört tane çocuğu varmış, ellerinizden öper, yaşı kaç, başı kaç, ne ara oldu, nasıl oldu?

Aklım ermedi benim de fakat var işte...

İş yapsın, dükkan kapanmasın hatta bir de araba alabilirse, çok güzel olur.

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..