- Kategori
- Kişisel Gelişim
Korkunun İncisidir Ümit...
Yine korktuğum anlardan biriydi, tanımıştım içimdekini ve ürperdim.
Korkma dedi ümidim. Korkarsan karşındakine yemeği hazır sunarsın.
Korkum yatıştı ve kendime geldim.
Yine de yol zorluydu. Yatışmış olsam da iniş çıkışta takılmama engel olmayacaktı, biliyordum.
Biliyordum ki yanımda korkunun üstesinden gelecek cesaretin içinde tutunan heveslerim vardı. Suyun yüzeyini örten yapraklar gibi. Derinlerine işlememiş. Batarsa çıkamayacağını bilen ürkek bakışlar gibi bedeni de saran. Su akıldır yapraklar ise duygular. Üzerini bir kere kapladı mı yapraklar suyun, görünmez olur akıl. İşte o vakit yaprakların kenara çekilip temizlenmesi için yardıma gereksinimindir ihtiyaç olunan. Sebep olanı bulmak gerek. Cesaretin ana dilini kullanarak bulup karşısına geçerek gülüp es geçmek.
Korkuyu okumuştum. Tehlikeye karşı oluşan normal bir duygudur aslında.. Normalinde sorun yoktur. Sorunlu olana nedense duygunun insan beynine normalmiş gibi salgılanıp her kıvrıma sızmasına benzeyendedir.
Abartılır ve yaşantıyı zora sokarsa müdahale edilmelidir. Çoğu zaman önerilen budur. Kaygın olmazsa korkuyu hissetmezsen devinim de olmaz ki bir paradoks gibi. Şaşmamalısın. Yoksa sabahın kör vakti evinden çıkıp dükkânını açıp işine varıp rızık peşinde koşmazsın. Hazırlanmazsın zor zamanlar için. Deprem korkusu olmazsa sağlamlığı önemsemez önlem almaya gerek duymazsın. Hissiyatsız kalamazsın bu denli korkunun yaydığı hastalığa.
Korkunu normal sınırlarda tutarsan sözüm yok sana.
Ama en ürkek olanı belirsizliği yarıp içine çekilen ve ipini kaçırdıkların.
Uçsuz bucakmış gibi olduğunu sandığın ağaç köklerine sarılan ve inatla gün yüzüne çıkmasına izin vermediğin korkuların.
Daha gerisinde daha da derken kökeninde cevabı bulunan ama çekingenliğin yüzünden serbest kalmasını istemediklerin.
Adı üstünde oysa ki. Gerçek değil. Hastalanma korkusu hastalanmak değil. Kazandıklarını kaybetme korkusu kaybetmek değil. Aç kalma korkusu aç kalmak değil. Asıl olan suyu hapseden yüzeydeki yaprağın sudan başka bir şey olmadığını görmektir.
Korku düş gücüyle uydurulan şeydir. Potansiyeldir. Olabilme ihtimaline karşın gerçekleşmeme ihtimali yüksek olan. İhtimaller durumunda olumsuzu değil olumluyu tercih etmek. Program şifrelerimizi değiştirip olumluya odaklanmak. Bilmen gereken ise nihayetinde olumsuzlukların gül ağacındaki diken olduğu asla çiçeğine ulaşmayıp ona zarar veremeyeceği.
Korkunu yalnız başına bırakmamalısın. Yanında daima ümidini de taşımalısın.. Biri olmazsa diğeri de olmazı bilmelisin. Korktuğun için çalışacak ve yenme gayesinde dümene sarılacaksın. İstiridyenin kaybetme korkusuna karşın kabuklarının ikiye ayrılmasına mani olmadan ümidine sarılıp içinde büyüttüğü inci tanesini serbest bırakması gibi.