Krizi fırsata dönüştüren genelev sektörü…

Birilerinin kulağı çınlıyordur, muhakkak…

Ve bildiğimiz kadarı ile, çınlayan kulağa küpe takmak eski bir Anadolu geleneğidir.

<ı>“Bu senin kulağına küpe olsun, ” sözü [yine sanıyoruz] sözünü ettiğimiz bu değerli geleneği günümüz kültürüne kadar taşıyan “veciz” bir deyiştir…

Gelelim kulak çınlatan önemli habere…

Hürriyet Gazetesi iki sütun bir haber yapmış. Şöyle yazıyor haber metninde:

- Avusturya'nın başkenti Viyana'da faaliyet gösteren bir genelev, küresel mali krize rağmen genişleme politikasını finanse etmek için kamuya borçlanacağını açıkladı.

Neymiş efendim?...

İşte size, “krizi fırsata çeviren” bir sektör…

Tıkır tıkır çalışan bir “iş” kolu…

Kapanan fabrikalara inat, sokağa atılan adamlara yönelik bir serbest teşebbüs uyanıklığı…

Yeni Dünya Düzeni nelere kadir Tanrım?..

Sektörün birisi işten atıyor; ötekisi sokaktan adam topluyor…

Ve böylelikle de Avusturya ekonomisinin bir bölümü, “krize teğet geçiyor!..”

Ve fakat, bendenizin nedense, kulakları çınlıyor.

Çın çın!..

Kulaklarımda bir uğultu, bir çınlama, sormayın gitsin…

Acaba, benden başka aynı dertle muzdarip T.C. vatandaşları var mıdır?

Varsa, ne ala…

Yoksa… Bir şubesi de Türkiye’de mi açılmalı acaba, bu iş-bilir sektörün?..

“<ı>Oh ne ala, Mualla, ” der geçeriz o zaman…

Ve kriz Muallalara teğet geçmiş olur; sorun biter ve ülkenin ekonomisi önemli bir ivme kazanır.

Hürriyet’in haberinin devamında Avusturyalı patronun üç şube daha açmak üzere girişimlerde bulunduğu ve pek yakında Borsa’ya kaydının yapılacağını dile getirdiği yazıyor…

Belki de böylelikle işlem hacmi artan Viyana Borsası, tavan yapar ve bu sektörün hisse senetlerini alan delikanlı “mudi”ler, yaptıkları bu küçük yatırım sayesinde seks harcamalarının bir kısmını geri döndürebilirler…

Bu verimli alış-verişten bize ne düşeceği konusunda bir ön-tahminde bulunmak için vakit hayli erken… Biliyoruz.

Ama, ülkenin ekonomisini elinde bulunduran zevat-ı muhterem, bu olayı iyi değerlendirmelidir.

Çünkü, sayın başbakanımızın da dediği gibi, kriz dış kaynaklıdır… Ola ki, krize karşı Avusturyalı “iş” adamlarının geliştirdikleri çözüm de gümrük kapılarımıza dayanır ve bizlere kadar ulaşır…

Ama, hayır!..

Bu işte bir yanlışlık var… Hem biz Gümrük Birliği Antlaşması’nın “ütülen” sıfatı ile saygın bir tarafı değil miyiz?..

O zaman bu haberden çıkartılacak birincil ders, yakın gelecekte bazı Muallaların ülkemize önemli Katma Değerler getireceğidir.

Tüm Türkiye halkını birer müşteri olarak gören maliyemizin ise, olaya kaynama derecesinde sıcak bakacağını da bugünden söyleyebiliriz.