Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ağustos '12

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Lalabey işbaşında...

Lalabey işbaşında...
 

01.08.2012

Günümüzde kişisel gelişim ile ilgili merkezlerin sayısında ciddi bir artış görüyoruz. Hangisinin ne denli yeterli olduğu, kişinin hangi kalitede ve düzeyde eğitim almak istemesi ile ilgili bir konu olduğu tartışma götürmez. Bu bağlamda Lalabey kişisel gelişim enstitüsünün oldukça dinamik olan yapısı hemen göze çarpıyor.

Dilerseniz, Lalabey Gelişim Enstitüsü Kurucusu; eğitmen ve danışman Murat Saymanlar’ın dilinden enstitüyü tanıyalım.

Murat Bey, enstitünün kuruluşundan kısaca bahseder misiniz?

Lalabey Gelişim Enstitüsü, 1979 yılında başlayan; farklı isimler, kurumlar ve alanlarda fakat kesintisiz olarak gelişen bir çalışmanın bugünkü adresidir.

Birey, aile, ekonomi ve iş dünyası, sivil toplum örgütleri, siyaset ve eğitim kurumları üzerinde çalışmalar yapmaktadır.

Çalışmalarının temel formatı; durum, sorun ve ihtiyaç analizler yapmak ve ulaştığı sonuçlar üzerinden özgün ve etkin çözüm önerileri ve projeler üretmektir.

Hedeflerimiz bizi ileriye taşıyan olmazsa olmazlarımızdır. Bize biraz da hedeflerinizden bahseder misiniz?

Ana hedefimiz Türkiye’nin Yeni Seçkinlerini üretebilmektir.

Yeni Seçkinleri dilerseniz biraz açalım.

Keskin ve derin farkındalık düzeyine,

Yüksek sorumluluk duygusuna,

Net amaç ve misyon bilincine,

Bunların gereğini yerine getirebilecek, geniş ve uygun bir perspektife sahip;

Yirmi birinci yüzyıl rekabetinde üstünlük sağlayabilecek ve süreçlerin öznesi olabilecek,

  • Teknik, etik ve yönetsel formasyona sahip olan,
  • Etkin, üretken, adil, istikrarlı, özgür, özgün, bütüncül vasıflara haiz,

Sahip oldukları potansiyelleri;

  • Güncel ihtiyaçlar, stratejik hedefler ve vizyoner projeler için;
  • Kendi doğalarına, ilişkilerin doğalarına, oluşların doğasına ve hukuka uygun olarak harekete geçirebilen;

Bireyler, aileler, kurumlar, meslek, sanat ve sorumluluk sahipleri, siyasiler, bürokratlar, işadamları, sivil toplum örgütleri vs. olarak ifade edebiliriz.

Bunun için neler yapıyorsunuz?

Bunun için özgün bir doktrin çerçevesinde;

Konsept, stratejiler, yöntemler, eğitim programları, atölye çalışmaları, proje grupları, referans havuzları, ağ ilişkileri, danışmanlıklar, Lalabeylik Sistemi, uygulama ve iletişim teknolojileri geliştirilmiştir.

Çekirdek eğitimleriniz çok dikkatimi çekti. Biraz da bu konuda bilgi verir misiniz?

Belgin hanım, çekirdek eğitimlerimiz gerçekten önem arz ediyor. Bilindiği üzere, bireysel ve kurumsal destek sürecinin birinci ve sabit adımı; çekirdek eğitimlerin verilmesidir.

Yukarıda ifade edilen yüksek kalifikasyon ve üretim gücüne sahip olmanın asgari gerek koşulu olan çekirdek eğitimler; bütün alanlarda ortak temel oluşturma ve payda sağlamak işlevi görmektedir.

Çekirdek eğitimler dört bölümden oluşmaktadır:

  1. Perspektif eğitimleri
  2. Çekirdek teknik formasyon eğitimleri
  3. Çekirdek etik formasyon eğitimleri
  4. Çekirdek yönetsel formasyon eğitimleri.

Alanlara göre sekiz farklı çalışma yürütülmektedir.

  1. Özne İnsan – Özne bireyin gelişimi için.
  2. Huzur Adası – Özne ailenin inşası için
  3. Küçük Devler – Özne küçük ve orta ölçekli işletmeler için,
  4. Sivil Toplumun Yeniden İnşası – Sivil toplum örgütlerine lojistik destek sağlamak için,
  5. İnsan Eksenli Siyasetin İnşası – Siyaset çalışmalarına lojistik destek sağlamak için,
  6. Enderun Çalışmaları – Özne kamu değerleri üretebilmek için,
  7. İnşa okulları – Özne insan üretecek okul konsepti için,
  8. Kurumsal şirketler ve örgütlere; butik projeler, kaynak geliştirme ve ilişki yönetimi destekleri sağlamak için.

İster kişi olarak ister kurum olarak bir adım önde olabilmek için fark yaratmak gerekiyor diye düşünüyorum. Enstitünüzün temel farklılığı nedir sizce?

Lalabey Gelişim Enstitüsü’nün temel farklılığı; bilgiden – davranışa veya sisteme kadar olan süreci kapsayan bütüncül bir çalışma gerçekleştirmesidir. Bu çalışmaların bütününü, parçalarını, ilişkilerini ve gerekli bütün hususları kendi mutfağında geliştirmektedir. Yani know how üretebilmek imkânına sahiptir.

Bununla birlikte; etkin, adil, özgün, bütüncül, uygulanabilir, sürdürülebilir öneriler ve çözümlerin geliştirilebildiği bir doktrine de sahiptir.

İfadelendirilen çalışmalar; uzun yıllar boyunca araştırılmış, geliştirilmiş, uygulanmış, alınan sonuçlar üzerinden geliştirmeye de devam edilmektedir.

Paylaştığı programlar, stratejiler, eğitimler, diğer çözüm önerileri; eğer sistem bütünlüğü bozulmadan, istikrarla uygulanırsa;  ortaya mevcutlara göre asimetrik güç, üstünlük, kaynak, imkân ve başarı çıkmaktadır.

Dünya Yaşlılık Derneği ile bir işbirliği protokolüne imza attığınızı biliyoruz. Sivil toplum kuruluşlarının dayanışması adına güzel bir adım. Biraz bundan bahseder misiniz?

Sorunların çözülüp, ihtiyaçlara kavuşabilmesi için mutlaka görev ve sorumlulukların üstlenilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bireyden topluma uzanan sistemin; değişimin yönü, ivmesi, niteliği, hedefi, gideceği yeri ve yeni pozisyonu belirleyeceğini düşünüyoruz.

Küçükleri büyüklerle birlikte eğitmeyi amaçlayan “ekopark” projesinin hayata geçirileceğinin müjdesini buradan verebiliriz.  DÜYADER Başkanı Umut Çınar ile başarılı projelere imza atacağımıza inanıyoruz.

Oldukça değerli paylaşımlarda bulundunuz. Sizi etkileyen bir anınızı dinlemek isteriz.

Tabi anlatacak birçok anımız var. Bunlardan birini sizinle paylaşayım. Çekirdek Eğitimlerin bir bölümünü, yoğunlaştırılmış ve sıkıştırılmış bir formatta uygulamak üzere İstanbul’da bir organizasyon planladık. Organizasyonun gerçekleştirilmesini, İstanbul’dan bir işadamı üstlendi.

Bu arkadaş, önce organizasyonu ihmal etmiş, daha sonrada pişmanlık duyarak son iki günde yapmaya karar vermiş.

Fihristindeki önemli işadamı, bürokrat, akademisyen ve sivil toplum örgütü yöneticilerini arayıp, durumu onlara izah etmiş. Şöyle bir ricada bulunmuş; lütfen gelin ve yarım saat görünün, sonra da mazeret beyan edip gidin yoksa ben rezil olacağım.

Program çok yoğun. Üç gün ve günde kesintisiz sekiz saat sürüyor. Normal şartlar altında davet edilen insanların büyük çoğunluğu böyle bir programa teknik nedenlerden dolayı katılamazlar.

Gelenlerin yüzde sekseni, üç günlük programı tamamladılar. Kapanış değerlendirmelerinde bu durumu itiraf ettiler. Bugünü, gerçekten bir dönüm noktası olarak değerlendiriyoruz, lütfen bu çalışmayı çocuklarımızı da kapsayacak şekilde genişletin diye rica da bulundular.

Buna benzer geri bildirimleri yoğun biçimde almak bizim için de bir inanç ve motivasyon kaynağı oldu.

***

Teşekkür ederek enstitünün sıcak atmosferinden ayrılıyoruz. Doğru eğitimlerin sihirli gücüne inanarak…

e-mail:belginturan@gmail.com

 
Toplam blog
: 439
: 512
Kayıt tarihi
: 04.02.09
 
 

Lisansını Anadolu Üniversitesi/ İşletme Bölümü ve Anadolu Üniversitesi/ Sosyoloji Bölümlerinde “O..