Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Haziran '07

 
Kategori
Özel Lezzet Durakları
 

Lezzet şöleni!

Geçen pazar Suadiye’de Tavacı Recep Usta diye, aslında çok meşhur olan ama benim yeni öğrendiğim bir mekana gittim. Öyle ki karnımız acıkıp yemek yiyebilecek bir yer aramasak burayı hiç öğrenemeyecektim.

Aslında Diyarbakır’lı Recep Usta gerçekten çok meşhurmuş. Kitap kalınlığındaki menüyü elime aldığımda bunu hala anlamış değildim. Meğer menü sadece bir menü değilmiş, tava yemeye gelen ünlülerle çekilen fotoğraflar Diyarbakır’ın tarihini anlatan yazılar ve nostaljik resimler.

Biz; "madem tavası meşhur tava yiyelim o zaman’’ dedik. Zaten tava siparişini verdiğiniz andan itibaren başka hiçbir şey söylemenize gerek kalmıyor. Anında ekşili patlıcan dolma, içli köfte iki çeşit salata ve köpük köpük ayran masanızda. Ayran bakır kase içinde yanında bakır bir kepçeyle servis ediliyor ve ayranı bu kepçe ile içiyorsunuz. Ve tadı harika!

Gelelim salata kısmına... Salatalardan biri rokalı, mısırlı yeşil salata nar ekşisiyle servis edilmiş ve gayet güzel. Diğeri ise bostane salatası -bilmeyenler için- bu salata kaşıkla yeniliyor daha doğrusu içiliyor içinde domates, salatalık haricinde ceviz de var. Hafif acılık veren baharatlar ayrı bir tat katmış. Ben daha önce de bostane yemiştim ama buradaki çok daha güzeldi.

Biz bir yandan içli köfte, salata yiyip bir yandan da menüyü okumakla meşgulken tavamızda -tavasıyla birlikte- masamızı şenlendirdi. Sac tavada kavurma şeklinde yapılan kuşbaşı etler (isteğe göre pirzola yada tavuk eti de olabilir) söylediğim gibi masaya tavayla birlikte geliyor.

Vejetaryenlere pek hitap etmeyen bir yer olduğuna şüphe yok ama et yemeyi sevenler için tam bir lezzet şöleni. Tüm bunları yedikten sonra hala bir şeyler yemeye yerim var, bir de tatlı yiyeyim derseniz yine acele etmenize gerek yok. Çünkü sizin yerinize söylenmiş demli bir çay ve içinde kaymaklı dondurma olan fıstıklı irmik helvası hemen masadaki yerini alıyor.

Bu kısmı bana Alice Harikalar Diyarında masalını hatırlattı. Aklından geçen hemen oluveriyor. Tüm bu yediklerimizden sonra bir servet bırakırız diye düşünürken gelen 50 YTL (2 kişi) hesapla bir kez daha şaşırıyorum.

Recep Usta’nın Diyarbakır’da bulaşıkçılıkla başlayan ve Ankara daha sonrada İstanbul’a kadar uzanan hikayesini restoranın internet sitesinden bulabilirsiniz. Tabi Hıncal Uluç gibi birçok usta kalemde Recep Usta’dan bolca bahsetmiş.

Ben sadece halk gözüyle naçizane fikrimi beyan etmek istedim. Avrupa yakasında oturan ve aslında Anadolu yakasına çok sık geçmeyen bir İstanbullu olarak yeni öğrendiğim bu restoranın lezzetini sizlerle paylaşmak istedim.

Sevgiyle..

 
Toplam blog
: 11
: 900
Kayıt tarihi
: 22.07.06
 
 

1983 İstanbul doğumluyum. Yazarken kendimi her zaman daha iyi ifade ettiğimi düşünüyorum. Mesleğim f..