M.Blog'da müthiş iddialar.

Biliyorum, yine tartışmalara ve kırgınlıklara neden olacak bu yazı. Belki de değerli editörlerimiz tarafından veto edilerek yayına alınmayacak. Ama mecburum yazmaya. Sadece blog yazarlarını değil, sayıları milyonlara ulaşan Milliyet com. tr okurlarını da ilgilendiren bir konu bu.

Susamam! Olacakları olmadan önce söylemeli, çevremi uyarmalıyım. Görünmeyen köylerin kılavuzuyum ben. Acı söyleyen dost, derler bana ama dokuz köyden de kovarlar. Rüyalarım rehber, öngörülerim ise pusuladır ve hiç şaşmaz. Ne yapalım, ben de böyleyim işte.

"Bu sene Beşiktaş şampiyon olacak!" diyorsam eğer, geriye tartışılacak tek bir konu kalır...

"Lig ikincisi kim olacak?"

Ben şahsen bu konuda fikir beyan etmeyeceğim; çünkü beni zerrece alakadar etmiyor. Şampiyon belli olduktan sonra, ikincinin hangi takım olacağı, o takımı tutan taraftarların sorunudur. Ama illaki fikrimi soracak olursanız, sizi iki kelimeyle yanıtlarım:

"Yesinler birbirlerini!"

Niyetim iddialaşmak değil elbette. Ama minderden de kaçmam. 23 yazımdan elde ettiğim servet meydanda. Bugüne kadar kaç kez "tıktıklandıysam" hepsini sürerim masaya... Rest derim yani, ona göre! Halep oradaysa arşın da burada.

Şimdi geçelim başka bir konuya...Evet efendim, olmayan zamanımızı vererek yeni bir araştırma gerçekleştirdik bizim çarşıda...1550 blog yazarının profillerini ve eserlerini inceledik. "Olsa olsa" yöntemiyle gerçekleştirdiğimiz bu araştırmanın ilginç verilerine gelince...

970 Blog yazarının Karakartal sempatizanı olduğunu tespit ettik.

Gassaraylı olduklarını iddia eden yazarların sayısı ise 271(Gönül bu, nereye konacağını bilemez bazen)!

Sarı Kanaryalara da 241 kişi gönül vermiş( Eh, ne yapalım, zevkler ve renkler tartışılmaz)!

Yaklaşık 130 yazar ise muhelif takımları tutuyorlar(Benim için sorun değil Valla).

Görüldüğü gibi Karakartal'ın bariz bir üstünlüğü göze çarpıyor. FB ve GS ise (her zaman olduğu gibi) ikincilik için yarışıyor.

Örneğin Kerem Oğuz arkadaşımız koyu bir FB'liymiş(olmaz olsun)... Metin Özkaya Bey de öyle(hiç ummazdım)! Tarihçi Vakayinüvis Hanım İse Gassaraylı(Mekteb-i Sultani'den dolayı)... Hülya Hanım da (Hülyalar) Cimbom demiş(Metin Bey'le tartışıyorlarmış her pazartesi).

Karakartal'a gönül veren değerli yazar arkadaşları tek tek yazmaya kalksam sayfalar yetmez. O güzel insanlar kendilerini biliyorlar. Reklama gerek yok!

Esas incelenmesi gereken kesim üç büyükler haricindeki takımlara gönül veren yazarlarımız. Örneğin Kevser Şekercioğlu Hanım ile Neşe Evrim Hanım Boluspor sempatizanı. Gül'ün içinden Hanım Çanakkale diyor da başka bir şey demiyor. Nazan Köseoğlu Hanım "Es Es" liymiş. Sevim Özkan Hanım ise koyu bir Göztepe düşmanı, "Kaf kaf"lı yani.

Blog yazarı olan ablamın Göztepeli olduğunu biliyorum( Göztepe'de oturur çünkü). Dün gece kendisine "Abla, Göztepe amatör kümeye düştü" dedim, sevindi tabii. Amatörlüğü savunur benim ablam.

Beni en çok şaşırtan, kötü senaryoların usta yazarı Solohan Bey oldu... Kendisi "Gastomonusporluymuş". Şaşırmadım desem yalan olur.

Nilgün Hanım ise her zaman olduğu gibi diplomatik...Milli takımı tutuyor yani... Nilgün Akad Hanım'a ayrıca sordum..."Ben takım tutmam Ümit Bey, ben sizi tutuyorum" dedi ve beni her zaman olduğu gibi sevindirdi. Sağolsun(Eh, Beşiktaşlı sayılır yani)...

En çok Ali Gülcü'yü merak ettiğimden, bir e posta yolladım kendisine..."Ben takım tutmam Usta, balık tutarım" diye bir yanıt yolladı. Saygıyla karşıladım.

Aşk ve evlilik kategorisinin usta kalemleri Ayna ve Ayda Hanımlar takım tutmuyorlarmış(Şaşırdım Valla)...Ersen Gürpınar gediklim ise "Muhafızgücü'nü" tutuyor, Muhafızgücü de onu. Ayrıca Bursa'da oturup "Kırcaalispor'u" tutan yazar arkadaşlar da var. Mustafa Kemal Yarbayım (Emekli bir subay) Sivassporlu. Homeros Bey ise koyu bir "Panatinaykoslu"... Aydın Tiryaki Bey ise Türk Telekom'u destekliyor.

Niyetim, "profillerdeki" bir eksikliği M.Blog idaresine hatırlatmak. Onca soru arasında "Hangi takımı tutuyorsunuz?" diye bir bölüm yok! Bence büyük bir eksiklik bu! Olan bana oluyor yani.

Evet efendim, bizdeki istatiktikçilik sonradan olma değil, doğuştan. Blog kategorisini kendimize mekan yaptıysak bu bize çok görülmemeli. Bir bildiğimiz var ki bu kategoride yazıyoruz ve çevremizi aydınlatıyoruz. Çok isterseniz "Arkeoloji" kategorisinde de yazarım yani. Sonuç değişmez!

İddiamız ise geçerliliğini koruyor..."Tıkına tık" işte. Gerekli olan centilmence yarıştırmaktır, fanatikliğin lüzumu yok!

Karakartal Ole!