Maçın kahramanı Tudor

Sezon başında Karabükspor'un başına geçtiğinde bir çok insan tanımıyordu Tudor Hocayı, ama ligin ilk haftasında son dakika gölüyle mağlup olmuş olsa bile Galatasaray'ı karşı oynattığı oyun ve kurduğu sistem ilgi çekmişti. Nitekim daha sonraki haftalarda özelikle iç saha maçlarında çok başarılı sonuçlar almaya devam edince, lige yeni çıkmış bir takıma verdiği hava ve felsefesi olan bir oyun sistemi ile epey konuşulmaya başlandı  İgor Tudor ve Karabükspor takımı...Aslında kariyerine baktığımızda ne kadar disiplinli, hırslı ve istikrarlı bir insan olduğu net bir şekilde ortaya çıkıyor. Bütün kariyeri Hajduk Split ve Juventus'ta geçen bir futbolcunun, hocalık kariyerinde de italyan esintileri taşıyan sistemi olan disiplinli ve hırslı bir hocaya dönmesi de bunun bir göstergesidir. Nitekim dün akşam ki maçta bu söylediklerimize net bir örnektir. Hem oynattığı oyun, hem de ligin en iyi hücum yapabilen takımı Bjk'ın nasıl durdurulabileceğini göstermesi açısından çok önemlidir.. Rakibini, bütün maçı nerdeyse kanatları kullanmadan, sadece kaleci çalıştıran yan ortalar yapabilen bir takıma dönmesini sağlayan İgor Tudor tamamen maçın kahramanı haline geldi..Görünen o ki Tudor'un Türkiye'de ki kariyeri çok erken bitmeyecek, daha önemli takımlarda devam edip başarılı olmaya devam edecek..

Gelelim Bjk takımına; bazı maçlar vardır kırılma maçıdır, bir önceki hafta yaşadığınız ve kötü sonuç aldığınız travmatik bir  maçın ardından oynarsınız, galip gelmeniz gerekir.. Eğer galip gelirseniz travmayı çabuk atlatırsınız, yok yenemezseniz bir de üstüne üstlük yenilirseniz, işte o zaman işler karışır kaotik bir ortama doğru sürüklenirsiniz. Görünen o ki Bjk takımı kupa maçından sadece elenmeyle değil hem fiziksel hem de mental olarak yıpranarak çıkmış.. Çünkü bu maça hiçbir şekilde motive olamamışlar. Öyle ki Biliç döneminden beri oynanan en kötü hücum perfonmasıyla karşı karşı kaldık.. Bunu ister Tudor'un alan kapatan güzel kurgulanmış defansif örgüsüne bağlayın, ister Şenol Güneş'in külübede olmayınca takıma etki edemeyip elinin kolunun bağlanmasına bağlayın, isterseniz Bjk takımının isteksiz ve sistemsiz oyununa bağlayın, nereden bakarsanız bakın ortaya çıkan Bjk adına çok kötü bir futbol ve kaybedilen önemli bir üç puan oldu.. Geçen haftaki kupa maçı ve bu maç Bjk takımını durdurma adına karşı takımlara çok net ipuçlarıyla doluydu.. Bundan sonra ki maçlarda karşı takımlar bu maçları örnek alırsa Bjk adına zor günler başlıyabilir.. Çünkü Bjk'ın en önemli özelliği olan, ortasaha'da hem defansif hem ofansif olarak hem top tutan hem de karşılayıp karşı sahaya hızlıca top geçiren, topu da çok iyi kullanan iki oyuncusu olan Atiba ve Oğuzhan'ın pas bağlantılarını kesip, en önemli hücüm opsiyonu olan Ouresma'nın da önüne kapatırsan, ortaya vasat, sıradan bir takım çıkıyor..O yüzden Şenol Hoca'nın acilen yeni bir B planı devreye sokması lazım, yoksa işler arap saçına döner, işin içinden çıkılmaz bir hal alır..Sonuçta şampiyonluk bile gidebilir.. Acil önlem, Dikkat!!!

Tabi bir de Bjk takımının devre arası transfer planlamasıyla ile ilgili bir kaç şey söylemek lazım..Son üç dört haftadır, Bjk'ın benchten gelip oyuna giren oyuncu sayısı genelde iki oluyor. Üç oyuncu değiştirme hakkı olmasına rağmen Şenol Hoca'nın neden iki oyuncuyla yetindiğine bakmak için son üç dört haftanın yedek külübe esame listesine bakmak gerekiyor. Çünkü üç tane aynı tipli ortasaha oyuncusu, bir stoper, bir sağbek ve elde var ise forvetle yedekliyor takımı Şenol Hoca, ama maçlar devam ederken Tolgay ve elindeki forvet opsiyonu dışında kimseyi oyunu değiştireceklerini inanmadığı için oyuna sokmuyor.. Devre arasında eldeki iki tane iyi yedek olabilecek kanat adamlarını satarsan, bügün oyuna sokucak kanat opsiyonu olabilecek bir adamı bulamazsın.. Hadi Olcay ile Kerim Frei'yı sattın, bari elindeki tek yedek opsiyon olan Aras'a şans ver, onu da yapmayınca elinde Babel ve Ouresma'ya iyi oynamaları ve sakatlanmamaları için dua etmekten başka bir şans kalmıyor.. Yanlış strateji uygularsan ilerleyen günlerde zorlanmak matematiksel bir gerçekliktir, unutmamak lazım.. Elde tek bir sol bekin var ve iyi bir striker forvetin yokken, gidip elde 5 stoper var iken üç aydır oynamayan Ersan Gülüm'ü ile forvete 7 aydır sakat olan Dembaba'yı almak hakikaten akılalır bir şey değil.. Umarım biz yanılırız, yönetim doğru karar vermiş olsun ve bu oyunculardan faydalansın.. Yoksa çok ağır eleştiriler alabilirler, bizden söylemesi..

Son olarak maçın hakemi için de bir kaç söyleyelim.. Anlaşılan ligin ilk yarısının sonunda yapılan Bjk'ın maçlarını hakemlerle kazanıyor algısı işe yaramış gözüküyor.. Bir kaç haftadır hakemlerin verdiği kararlara bakarsak, Bjk için işlerin tersine döndüğünü söyleyebiliriz.. Geçen haftaki FB maçından sonra bu maçta'da verilmeyen çok net bir penaltı, yenilen golde görülmeyen ofsayt, onca sertliğe rağmen karşı takımın hiç kart görmeden maçı tamamlaması, tamamen Bjk'ya karşı yapılan algı operasyonun başarıya ulaştığını gösteriyor..Yönetimin dikkatine, fazla efendi olmak Türkiye şatlarında pek işlemez.. Bizden söylemesi, Dikkat!!!