Medyanın Sarıgül sevgisi, destek mi, köstek mi? (Sarıgül’ü, Kılıçdaroğlu'nun ağzıyla parlatmak!..)

Bir önceki yazımıza bir haberden bir alıntı yaparak başlamıştık. Alıntı yaparken bir yeri (...) biçimde geçmiştik. Şimdi geçtiğimiz yeri, bu kez ayraç içine koyu harflerle alarak verelim:

“Kılıçdaroğlu, (pazar akşamı, CHP'nin Washington temsilciğinin açılışını resmen yapmak üzere, temsilciliğin verdiği bir resepsiyona katıldı. Bu resepsiyonda,) ilk kez, Mustafa Sarıgül'ün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olacağını söyledi. Kılıçdaroğlu, soru üzerine 'İstanbul adayımız belli. Mustafa Sarıgül önümüzdeki hafta büyük ihtimalle adaylığını açıklar. Olmazsa bu ay içinde adaylığını açıklarız,'' dedi.”

Bu alıntının yer aldığı haber Vatan’da var; üstelik imzalı. Zaten öteki yerler de Vatan’ı ya da oradan alanı kaynak gösteriyor. Kendilerini sağlama alıyorlar. Hani, yalan olursa, biz kaynak gösterdik, deme kolaycılığına kaçacaklar.

Oysa araştırma diye bir kavram var.

Oysa medyadan kimilerinin temsilcileri Kılıçdaroğlu’yla birlikte.

Haberde imza/ ad olunca, inandırıcı oluyor değil mi?

O zaman inandırıcı yanıt bekleyen, yanıtı “Evet” ya da “Hayır” olacak bir iki soru soralım:

Kılıçdaroğlu, Washington’a gazeteci olarak yanında sadece Vatan’dan birini mi götürdü?

Kılıçdaroğlu, CHP'nin Washington temsilciğinin açılışında konuşurken yanında sadece Vatan’dan biri mi vardı?

Kılıçdaroğlu, “temsilcilik açılışı”nda konuşurken Kılıçdaroğlu’yla birlikte giden gazetciler,  Washington  turuna mı çıkmışlardı?

Fazla soruya gerek yok. Çünkü soruların yanıtları kocaman “Hayır”dır

****

“Kılıçdaroğlu, Sarıgül’ün İstanbul adayı olduğunu gerçekten açıkladı mı?” yazımızda, sorusu belli olmayan, Kılıçdaroğlu’nun ağzından yanıt olarak verilen üç cümleden özellikle üçüncüsü “yalan”ı ele veriyordu.

Dedik ki:

Yanıt olarak verilen üçüncü cümle, bize zorlama, uydurma geldi.

Akşama kalmaz bir açıklama yapılır.

Açıklama akşamı geçe geldi, Kılıçdaroğlu dedi ki:

“İstanbul Büyükşehir Belediyesi adayımız Mustafa Sarıgül’dür” şeklinde herhangi bir ifade kullanmadım.

Ve ekledi:

“Adaylık için önce aday adaylığını açıklaması gerekir.”

*****

Haberde imza/ ad olunca, inandırıcı oluyor değil mi?

Öyle de, haberi yazanın haberi, acaba yazdığı gibi mi gazeteye giriyor?

Haberler, çoğuz kes, haberlerde adı geçenlere zarar verir. Lehte gibi gözüken haberler, kişileri yıpratmaya bire birdir. Kurumların yıpranmasını da göz ardı edemeyiz.

Aylardır, bir Sarıgül türküsü tutturulmuş gidiyor.

Sarıgül'ün, aday adaylığı için başvurup başvurmayacağı belli değil. Buna karşın Kılıçdaroğlu’nun ağzından “Adayımız” denmesinin kimseye bir yararı yok.

Şimdi ne olmalı?

Olması gereken belli:

Tartışmalara, kırgınlık ve küskünlüklere son verecek yöntem, önseçimdir.

Son söz:

Haber uydurmak, uydurulan haberin üzerine balıklama atlamak, sonra da halkın yalanlarla avutulduğundan dem vurmak, medyada söz sahibi olanların “umursız hastalığı” olsa gerek.
 

http://www.facebook.com/turgutcelik

https://twitter.com/#!/turgutcelik

turgutce@yandex.com