Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Haziran '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Menfaat işte, Neylersin !!

Menfaat işte, Neylersin !!
 

Adalet herşeyi doğru söyler belki ? Ama ya toplumsal adalet ?


Yine uzun zaman oldu burada yazı yazmayalı. Bir dosttan bir mail aldım, <ı>“uzun bir tatile mi çıktınız, yeni yazınız yok” diyordu. Hayır, fiziksel olarak tatile falan çıkmadım ama ruhen çıktım diyelim.

Sözün kısası, en son Beşiktaş’ın şampiyonluğu ile ilgili bir yazı yazmışım. Ondan sonra da yazmamışım. Aslında arşiv klasörümde epeyce yazı var ama gündem o kadar değişiyor ve bazıları o kadar mide bulandırıyor ki, sormayın gitsin. Ben de bu süre zarfında izlemeye koyuldum olan biteni. Baktım işler epeyce durgun, haberlere göz gezdirirken, okuduğum bir haber, buna benzer bir konuda yazı yazdığımı ama yayınlamadığımı hatırlattı. Şimdi bazı yerlerinden alıntı yaparak sizlerle paylaşmak istedim..

Aslında örnekleri çok ama iki olayı alıntı yaparak, tartışmaya açmak istiyorum. Bu olaylardan bahsederken de isimleri telaffuz etmemeye gayret gösteriyorum ki, hem yanlış anlaşılmaları önleyelim, hem de farklı mecralara çekilmesin..

Olaylardan ilki, yakın zamanda İstanbul’da öldürülen bir transseksüel ile ilgili. Bu zat çevresinde epeyce tanınan ve sevilen bir zat olmalı ki, sonradan değiştirdiği cinsiyeti ile epeyce de güzel ve alımlı, genç bir kadın haline gelmiş ve menfur bir olay neticesinde öldürülmüş ve yapılan araştırmalarda da not defterinde kayıtlı, işadamı, siyasetçi, sanatçı gibi oldukça ünlü isimlere rastlanılmış. Tabiki bu bizi ilgilendirmez. Zaten asıl konu da bu değil. Asıl konu ise şu :

Bu transseksüel şahıs, kendi evinde hunharca öldürüldükten sonra, öğreniyoruz ki vaktiyle, belli ki, cinsel eğilimleri nedeniyle öz ailesi tarafından ret edilmiş, istenmemiş ve dışlanmış. Hayatla baş başa kalan bu şahıs, daha sonra, nasıl olduysa cinsiyetini değiştirmiş, güzelleşmiş, alımlı çalımlı, erkeklerin ağzının suyunu akıtacak genç bir kadın oluvermiş. Tabiki, bizim toplumumuzda böyle cinsiyet değişimleri kolay kabul görmediği, sahiplenilmediği ve sosyal statü tanınmadığı (bazı isimler sanırım istisna) için haliyle bu eğilimde olan insanlar fuhuş gibi farklı işler yapmaya başlıyorlar. Bu şahıs da böyle işler yapmış uzun süre. Bu süre içinde ailesinin bundan haberi oldu mu, var mıydı bilinmez ama bu şahıs, evine girip çıkan biri tarafından para uğruna (!) öldürüldükten sonra, yapılan araştırmalarda, bir hayli yüklü para ve oldukça değerli mal varlığı (lüks apartman dairleri ve arabalar) tespit edilince, cenazesine bile ilgi göstermeyen öz ailesi, ölen oğulları, pardon kızlarının mal varlığının miras ile kendilerine verilmesi için adli makamlara başvurmuş, dava açmışlar. Neticeyi bilmiyorum.

İkinci olay ise, daha taze. Geçenlerde, sevgilisinin evinde, ayrılma talebine sinirlenen sevgilisi tarafından boğularak öldürüldüğü belirtilen 26 yaşındaki bankacı genç bir kadının hazin hikayesi. Genç kadın yıllar önce öz ailesi tarafından terk edilmiş ve evlatlık verilmiş. Genç kadın başka bir aile tarafından himaye edilerek büyütülmüş. Yıllar sonra (öldürülmeden önce), genç kadının üvey annesi vefat edince, kendisinden değerli taşınmazlar miras olarak bu genç kadına kalmış. Yakın zamanda, bu genç kadın da öldürülünce, cenazesine bile gelmeyen öz annesi birden peyda olmuş ve adli makamlara başvuruda bulunarak, kendisinin ölen şahsın öz annesi olduğunu, geçim sıkıntısı çektiğini ve sözde öz kızının mal varlığının miras yolu ile kendisine verilmesini talep etmiş.

İki olay arasında ne kadar da ok benzerlik var değil mi? Aslında benzer özellikle daha birçok olay muhakkak vardır. Aklıma gelenler ve örneklediğim yalnızca bunlar. Adliye koridorlarına taşınan bu iki olay nasıl sonuçlandı dersiniz? İkinci davada, aksine bir hüküm bulunmadığı, yani ölen kişiden kalan miras’ın başka şahıs ve makamlara verilmesine dair bir tutanak ve kayıtlı bir vasiyet bulunmadığından dolayı, tereke sistemi gereğince öz anneye (!) verilmesi uygun bulunmuş. Birinci olayda da benzer bir durum söz konusu ise, ölen transseksüel şahsında bırakıt’ı, miras hukuku gereğince, sanırım öz (!) ailesine verilecektir.

Her iki olay da aslında vahim bir sosyal durumu ortaya serse de, netice de hukuk ile çevrelendiğinde ve sonuçlandırıldığında her şey normal gibi gözüküyor. Zaten bir zaman sonra unutulacaktır da. Fakat bu olay sosyolojik yönden araştırılıp, tartışılmalıdır.

Adaletin kestiği parmak acımaz derlerse de, şimdi hadi şimdi söyleyin bakalım, bu dünyanın gerçekten menfaat dünyası olmadığını !..

../..

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..