Mesleğim emlakçılık!

Biz emlakçılar, yeni adımızla gayrimenul danışmanları ya da Sevgili Celal Çelik’in deyimiyle ‘’emlak aracıları’’... Gün içinde tam bir sinir harbi içinde ama yine de zevkle çalışıyoruz. Müşavirlik yasasını umutla beklerken ve aslında o yasaya da uygulanamayacak bir çok hayal yüklerken; yetki belgemiz, vergi karnemiz, kestiğimiz faturalarla; tam bir işletme olarak faaliyet gösteriyoruz.
Ancak vatandaşımızın bize bakış açısı ve pazarlık tarzı bizim bazen iş mi yapıyoruz, oyun mu oynuyoruz şeklinde düşünmemize neden oluyor.
Mesela;
Pazar günleri de tatil yapmadan yoğun bir şekilde çalışmamız gerekir. Malum herkesin tatilde olduğu ve uygun ev aradığı bir gün... Neyse günü atlatıp akşama dönüyoruz ve kendimize biraz zaman ayırmak istiyoruz. Diyelim gece saat 23.00 ve yoğun bir günün ardından iyi bir duş hayaliyle kendimizi suyun altına bırakıyoruz. Fakat telefonumuz çalıyor. İnternette yayın yaptığımıza göre cevaplamamız gerekiyor. Bornozumuzu sırtımıza geçirip, su kaçan kulağımızı temizlemeye çalışıp; bir taraftan da yanıtlıyoruz telefonu...
-Aloooo, şu kiralık daireniz var ya, kaç para o?
-Hangi daire efendim?
-Şu internete yazmışın ya kardeşim, bilmiyon mu neresi olduğunu?
-Beyefendi ben emlakçıyım o ilanda belirttiğim gibi ve çok sayıda kiralık yayını yapıyorum. Biraz bilgi verseniz....
-Hani 3 kattaki, kirası 750 ytl olan daire!
-Anladım efendim, ne öğrenmek istiyorsunuz o daire hakkında? (Çünkü tüm özellikler yayında belirtilmiştir.)
-Nerde o ev?
-Cumhuriyet mahallesinde efendim.
-Tamam anladık kardeşim, hangi site?
-Özür dilerim efendim, mal sahibiyle sözleşmem yok şifahen bana bildirdi bu daireyi. O yüzden başka emlakçı arkadaşlar da çalışıyor ve evde ev sahibinin telefonu da olduğundan, ofiste sözleşme yapmadan açık adres veremiyorum. Yarın gelebilirseniz....
-Nasıl yani, ev sahibinden habersiz mi kiralıyosun burayı?
-Hayır efendim, çabuk kiralanması için....
-Ben anlamam kardeşim, zaten 500 etmeyen eve 750 diyosun; şimdi sen komisyon da istersin. Kaç para alıyosun?
-Bir kira bedeli çalışıyorum efendim fakat evin fiyatını rayiç belirler genellikle. Yani o ev benim değil ben demiyorum, aracıyım.
-Ya bu ev, hani şu okulun yanındaki ev değil mi?
-Fakat beyefendi, ben biraz önce....
-Biliyom ben orayı kardeşim, gördüm; sen pahalı söylüyosun, orası o para değil!
-Nereyi biliyosunuz beyefendi?
-İşte o okulun yanındaki daireyi.
-Fakat bu daire okulun yanında değil!
-Tamam işte zaten okulun değil, ilerdeki marketin yanında...
-.... (Az daha oyuna geleceğiz bu saatte, neredeyse adresi ağzımızdan alacak. Toparlanıp devam ediyoruz.)
-Sen sor bi ev sahibine bakalım, burayı 550’ye verirse yarın hemen tutalım. Hem sana da bi şeyler atarız!
.............
Sıkıldınız değil mi? Biz sıkılmadan bu ve bunu defalarca aşan bu tür yaklaşımlarla neredeyse tüm gün ve gece devam ediyoruz çalışmaya.
Tabi ki, her zaman uyanık olamayıp amme hizmetiyle çalıştığımız ve ev sahibi adına çok güzel dilekleri karşılamaya çalıştığımız zamanların dışında; çalışmaya uğraşıyoruz.
Şu ara neredeyse tatilde emlak piyasası, ancak hala akıllı yatırımcı(!) bu tür oyunlarla piyasamızda cirit atıyor. Böylece biz de sıkılmadan karşılıklı anlayışla; müşteri adaylarımızla paslaşıp duruyoruz.
Bu mesleği icra etmeye çalışan tüm arkadaşlara selam olsun.