Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Temmuz '07

 
Kategori
Psikoloji
 

Mevsim bahar

Mevsim bahar
 

Mevsim bahardı. Dün gibi aklındaydı bakışları. Gözünde ne kadar büyümüş, nasıl bir yer edinmişti kalbinde .Öyle ki kimseye yer yoktu ondan başka. Deli dolu lise çağlarının geride kalacağı son bahar dönemiydi okulun. Dört sene deli gibi sevdiği çocuğu bir daha hiç bir zaman göremeyecekti belkide. Deli gibi sevdiği , sır gibi kalbinde sakladığı yeşil gözlüsünü. Herkes kendine bir hayat kuracaktı. Hepsinin bir hedefi vardı , ama ayrılmak çok koyacaktı sınıfından , özelliklede Serdar'dan.
Dört koca yıl. Ona yazdığı bütün şiirleri, onun için tuttuğu bütün günlükleri saklamıştı. Bir daha nerden görecekti ki onu. Vermek istiyordu bunları ona. O da bilsin artık karşılıksız hislerini diye. Bilsinde varsın sevmesin, varsın dalgasını geçsin.

Okulun ilk günü aklına geldi. İlk onu fark etmişti koskoca okulda. Nasıl farkedilmezdi ki o yeşil gözler. Dört sene onunla çok iyi arkadaş oldu ama hiç bir zaman açılamadı.

Mevsim bahardı. Duygularını açmak için çağırmıştı okulun karşısındaki parka onu. Cesaretini toplamak ve söyleyeceklerini düşünmek için randövü verdiği saatten yarım saat önce geldi parka kız. Dakikalar saat gibiydi, ve heyacandan terliyordu vücudu. Bekledi, bekledikçe kelimeler içinde düğümlendi. Bekledi, saatler geçti, akşam oldu. Hiç böyle yapmazdı oysa. Umutla bekledi, umutsuzlukla. Gelmedi. Belkide anlamıştı , belkide hiç sevmemişti. Belkide bir köşede gizlenip gülüyordu kıs kıs içinden. Nefrete dönüştü ona olan büyük sevgisi bu bekleyişte. Bahardı, baharı kış oldu...

Eve gidip sabaha kadar ağladı. Zar zor uykuya daldığı sabah saatlerinde kapı ısrarla çalmaya başladı. Açtı yarı uyku halinde. Karşısında sevdiği çocuğun annesini gördü. Gözleri yaşlı, elinde bir mektup ve birde kırmızı gül. Anlam veremedi.

Onunla buluşmaya gelirken trafik kazası geçirip hayata veda etmişti sevdiği çocuk. Annesi seni çok seviyordu dedi. Bu mektupta sana olan hislerini yazmıştı, bu gülüde sana verecekti nasip olmadı derken kızın gözlerinden yaşlar süzüldü birden. Annesiyle sarılıp ağlamaya başladılar. O kadar acele etmiştiki geç kalmamak için, karşıdan karşıya geçerken koskoca kamyonu bile görmemişti. Evden çıkarken annesine sana bir gelin getirecem, ilerde gelinin olacak demişti , sevdiği çocuk onun için.

Annesi gittiğinde yazdığı mektubu okudu kız...

Seni okulda ilk gördüğüm zaman tutuldum. Sonra çok iyi arkadaş oldu seninle. Bu bile yetti bana, korktum hep arkadaş bile olsak bozulmasından aramızdaki bu bağın. Ama bir gün okulun biteceği, ayrılacağımız ihtimalini düşünmedim hiç. O gün yaklaştıkça seni kaybedeceğim ihtimalini düşünüp, kahroldum. Eğer bugün sen beni çağırmasaydın ben seni çağıracaktım. Benimle ne konuşacaksın bilmiyorum ama ben belki kelimeleri bir araya getiremem diye sana bu mektubu yazdım. Bil istedim. Seni çok seviyorum ve ilerde biriyle evleneceksem bu senden başkası olamaz...Senden son isteğim olurda birlikte olamazsak, sen başkasını seversen ya da ben başka bir yerde olursam sakın beni unutma.

Kız onu hiç unutmadı. Evlendi bi oğlu oldu. Gözleri aynı onunki gibiydi. Adını Serdar koydu. O aşkını yaşayamadı, ama çocuğu onu yaşatacaktı....


Bloğumdaki resim www.passive.wordpress.com adresinden alınmıştır.

 
Toplam blog
: 63
: 512
Kayıt tarihi
: 21.03.07
 
 

1984 zonguldak doğumluyum. İkizler burcuyum:) Z.K.Ü endüstriyel elektronik mezunuyum. İlgi alanla..